Koronavirüs mücadelesinde çalışma hayatı

Kadim Ülker yazdı

Koronavirüs mücadelesinde çalışma hayatı

Koronavirüs ile mücadele kapsamında “Evde kal” çağrısına Viyanalı büyük ölçüde uymaktadır. Eczaneler, temel ihtiyaç, gıda, temizlik malzemeleri satan dükkanlar ve açık olması gereken resmi daireler haricinde iş yerleri kapandı. Açık olması gereken işletmeler de olasılıklar dahilinde hem evde hem de işletmede çalışmayı devreye soktu. Evden çalışma internet ve telefon üzerinden yapılırken, zorunlu gereksinimler karşılanabilmektedir.

İş yerine zorunlu gidip, çalışması gerekenlere iş yerleri “”anahtar elemandır” belgesi düzenleyerek, sokağa çıkma yasağından muaf tutulmaktadırlar. Bizim evde, bu belgeden iki kişide bulunmaktadır. Sağlıkçı olan eşim ve ben normal çalışma tempomuzu devam ettirenlerdeniz. Bu belgeyi çantamızda her işe gittiğimizde yanımızda bulundurmaktayız. Bugüne kadar henüz belgeyi soran güvenlik güçleri olmadı. Toplu taşıma araçları normal çalışma planını sürdürmesine rağmen, korunma düşüncesinden yola çıkarak arabayla işe gidip gelmekteyiz. Toplu taşıt araçları boş denilecek düzeyde yolcu taşımaktalar. Dünyanın en önemli turizm kentlerinin başında olan Viyana kenti alışılmışlığın dışında çok sakin. Caddeler boş denecek kadar tenha görünmekte. Ne telaşla koşturan insanlar, ne de bir yere delicesine ulaşmak isteyen sürücüler görülmekte. Havaların güzel olduğu günlerde parklarda geziye çıkanlar çoğalırken, polis parklardan insanların evlerine gitmeleri çağrıları yapmaktadır. Ayrıca polis, dışarıda bulunan insanları Avusturya'nın önemli şarkıcılarından Rainhard Fendrich “I am from Austria” şarkısını araçlarından çalarak, evlerine dönmelerine sağlamaya çalışmıştır.

Sokak yaşamının dışında, çalışma hayatında da ciddi sorunlar olmaktadır. Bu sorunlara cevap arayan kurumlardan birisinde çalışmaktayım. İş yerimizde bütün gün telefondayız. Kulakta kulaklık, önümüzde masa üstü bilgisayarlar, birbiri ardına gelen telefonlara cevap vermekteyiz. Çok büyük bir salonda üç kişi çalışıyoruz. Diğerleri evden çalışmaktalar. Birbirimizden metrelerce uzaktayız.

“Bana çıkış verildi, ne yapmalıyım?” “İşveren iş ilişkisini anlaşmalı olarak bitirmek istiyor, imzalamak zorunda mıyım?” “Maaşımı almadım, ne yapayım?” “Maaş alamama durumunda nasıl mahkemeye giderim?” Bunlar en çok sorulan sorular. Bosna kökenli Adalet Bakanı Alma Zadić toplu sözleşmeler ve yasalarla belirlenmiş zaman aşımı ve dava açma sürelerinin 30 Nisan gününe kadar dondurulduğunu ifade etti.

Sorunlara cevap verilen veya başka uzmanlara yönlendirilen telefonlarımızın bulunduğu salona paralel diğer büyük salonumuzda açık olan televizyonda başbakan ve başbakan yardımcısı her gün açıklamalar yapıyorlar. Hükümetin aldığı kararları takip etmek gerekiyor. Zira medyaya yansıyan her açıklamayı anında anlamak istiyor ve telefona sarılıyor insanlar.

Bir Hiristiyan demokrat parti olan Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ile Yeşiller Partisi koalisyon hükümeti temsilcileri Başbakan Sebastian Kurz ve Başbakan yardımcısı Werner Kogler daha ilk günden “Koronavirus ile mücadele neye mal olursa olsun, her şeyi yapmaya hazırız” ortak açıklamasını yaptılar. Bu, “neye mal olursa olsun” açıklamasında, tıbbı çalışmalar, beslenme, işsizliğin artmaması ve iş yerlerinin ayakta kalması kast edilmekteydi. Federal hükümet konuyla ilgili görüşmelere adı ve gücü olup da bürosu bile bulunmayan, işveren ve işçi sendikalarının içinde bulunduğu “Sosyal Partner” kurumunu da görüşmelere çağırdı.

“Alınacak kararlarda ulusal mutabakat olmalıdır” denildi. Hedef, kaosa ve “korona virüsünden daha tehlikeli” sonuçlar doğuracak ekonomik çöküntüye engel olmaktır. İşsizliği sabit tutmak ve iş yerlerini korumak yapılması gereken zorunluluklardan olmalıdır. Bunun için de hükümet şimdilik iki haneli milyarla ifade edilen bütçe ayırdığını duyurdu. Gerekirse ek bütçeler de gündeme gelecektir.

İşçi ve işveren temsilciğinin içinde bulunduğu “Sosyal Partner” paranın dışında, fazla mesai saatlerinin ve eski izinlerin kullanılmasında hem fikir oldu. Bunun dışında ise normal çalışma süresini aşağı çekmek konusunda da anlaşmaya varıldı. Kısa süreli çalışma olarak ifade edilen bu uygulama, normal çalışma süresini yüzde onlara kadar indirilebileceği, maaşın ise yüzde 80’inin ödeneceği ve ödemenin de Çalışma Dairesi tarafından üstlenileceği duyuruldu. Kısa süreli çalışma ilk etapta üç ay devam edeceği ifade edildi. Bu üç aylık süre gerekli olması durumunda üç ay daha uzatılacağı planlandığı topluma izah edildi. Bu sürede çalışanın maaşları firmalar tarafında değil, maaşa ait yan giderlerle birlikte Çalışma Dairesi tarafından ödeneceği duyuruldu. İşverenler çalışılan kısmını ödeyeceklerdir. İşçi sendikaları tarafından şiddetle desteklenen bu uygulamaya rağmen, 10 günlük olağanüstü durum sürecinde Avusturya için büyük bir rakam olan 164 bin kişi işsiz kaldı. İşsizlik oranının da virüse yakalananların sayısına paralel olarak daha da artacak mı, gelecek günlerde göreceğiz. Sağlıklı günler dileklerimle.

Kadim Ülker/ Viyana

ulusal.com.tr

koronavirüs kadim ülker