Aşık Mahzuni'siz 19 yıl
Anadolu Aşıklık geleneğinin son ve en önemli temsilcilerinden… Bağrında yetiştiği ulusun gözü pek sözcüsü bir büyük ozan. Aramızdan ayrılışının 19. yılında Aşık Mahzuni Şerif, halkına, yurduna duyduğu aşkla genç nesillere yol göstermeye devam ediyor. Türküleri, şiirleri, deyişleri yurdumuzun göğünde sonsuzluğa kanat çırpıyor.
1939’da Kahramanmaraş Afşin Beçenek köyünde Şerif Cırık olarak doğdu. Elinde sazı Anadolu bilgelerinin, aşıkların izini sürerken, Mahzuni mahlasını aldı. Kadim Anadolu Ozanlık geleneğinin son ve en büyük temsilerinden olan Aşık Mahzuni Şerif, insan sevgisini bütün aşklardan yüce sayan felsefenin ışığıyla aydınlattı yolunu. Kimi gün çeşmi siyahının sevdasına tutundu…Kimi gün üreteni, çalışanı kuru soğana muhtaç eden ağalık ve sömürü düzenine isyan etti. Çağın tanıklığından çıkıp, gerçeklerin sözcüsü olma yolunda, bedel ödemekten korkmadı.
Aşık Mahzuni, Atatürkçü, vatansever bir aydın olarak dönemin ağır koşullarında mevzisini hep bağımsız Türkiye’den yana belirledi. Türküleriyle Amerikan emperyalizmi ve onun yarattığı düzene karşı mücadele çağrısı yaptı. Omzunda taşıdığı saz bu sorumluluğu yüklemişti ona. Çünkü kendi deyişiyle o; ulusal kurtuluş savaşını veren, bağımsızlığını kazanan bir ulusun ozanıydı. “Emperyalizm Türk devletinin bağrında yaşayamaz” diyerek Amerika Katil türküsünü yazdı. O türkü dalga dalga büyüyen bağımsızlık hareketinin adeta marşı oldu.
1989-1991 yılları arasında Halk Ozanları Federasyonu tarafından dünyanın en büyük 3 ozanı arasında gösterilen Aşık Mahzuni Şerif 453 plak, 58 kaset, 8 kitap, 890 şiir ve yaşadığı çağdan geleceğe akan yüzlerce türküyü milletine emanet etti. Sazı, sözü, duruşu, geleneğe yönelen genç kuşaklara esin kaynağı oldu. Her dem diri yapıtları bugün de, yarın da Türk Milleti’nin acısını, umudunu, sevdasını, direncini en yalın dille anlatmaya devam edecek. Bağrında yetiştiği ulusun gözü pek sözcüsü büyük ozanı Aşık Mahzuni Şerif’i aramızdan ayrılışının 19.yılında özlemle ve türküleriyle selamlıyoruz.