Esnaf odaları kapının açılmasına ne diyor?
Yayladağ gümrük kapısının açılması ve sınırların terör örgütlerinden temizlenmesini esnaf odalarına sorduk. Esnaf odaları özellikle ayakkabıcılar ve tuhafiyeciler odası Yayladağ kapısının açılması esnafları açısından son derece önemli ve ticaretin başlaması ile yeniden eski günlerine döneceklerini ifade ediyorlar.
Antakya ayakkabıcılar odası başkanı Gökhan Oral, Türkiye-Suriye krizi ile sektörün çok ciddi şekilde etkilendiğinin altını çiziyor. Bu kapının Ortadoğu ülkelerine girişin kapısı olduğunu belirtiyor.
“Hatay uç noktadır. Hatay sınır kapısından Ortadoğu ülkelerine Suriye üzerinden Lübnan gibi ülkelere çok ciddi bavul ticareti yapmaktaydık. Komşumuz ile sürtüşme sonunda ticaretin kesilmesi, kapının kapanması bizi büyük oranda etkilemiştir. Yeniden Yayladağ kapısının açılması Suriye üzerinden Ortadoğu ülkelerine ticaretin başlaması bizim hayatımızda yeniden değişiklik yaratacaktır.
Bizim sektör iç piyasa ile likide sorununu çözeceğine inanmıyorum. Bizim sorunun çözümü dış piyasanın açılması bu da Yayladağ sınır kapısının açılmasından geçmektedir. Hükümeti bu anlamda kendi insanlarımız için bu sorunumuzun çözümü için adam atmasını beklemekteyiz.
Bizim ticari anlamda olsun, insani anlamda olsun iki ülkenin ticaretinin yeniden gelişmesi, iki ülkenin yeniden barış içinde birlikte hareket etmesi bizim için bir mutluluk kaynağı olacaktır. Hükümet umarım bizim bu talebimizi ciddiye alır ve harekete geçer diye bekliyoruz.” Dedi.
Antakya Tuhafiye ve konfeksiyoncular odası başkanı Ahmet Beşir Güney ise sınır kapısının kapanması ile neler kayıp ettiklerini ve yeniden açılması ile neler kazanacaklarını belirtti. Sorularımızın esnaf açısından önemli olduğunu daha önce hükümetten bu konuda çözüm beklediklerini belirtti.
“Bu Suriye olaylarından önce kapıdan bize nakit para akışı vardı. Yalnız tuhafiyeciler değil, berberler, ayakkabıcılar, bu nimetten yararlanabiliyordu. Başbakanın Suriye ile ilişkileri iyi ikin esnafımız buna güvenerek, üretimi Suriye’ye yönelik yapmaya başladı. Ticaretimiz Suriye ile geliştikçe bizimde ticari ilişkilerimiz buraya kaydı. Ne zaman Suriye ile ilişkilerimiz bozuldu, esnafımızın Suriye’ye yönelik ürettiği mallar elinde kaldı. Yeniden bu kapının açılması bizi mutlu edecektir.
Biz Antakya olarak turizm şehri değiliz, fabrikalarımız yok, sanayimiz gelişmemiş bizim tek geçim kaynağımız durumundaki sınır ticareti ve bavul ticareti dediğimiz gelirimizdi. Kapı kapanınca esnafımız tel, tel dökülmeye başladı. Bakın çok iflaslar yaşandı, çok parasal kayıplarımız oldu. Bu sadece Yayladağ değil cilve gözü kapısının açılması da bizim açımızdan önemlidir. Devlet Yayladağ kapısını açarsa bizi çok mutlu edecektir. Esnafı çok mutlu edecektir. Bakın Türkiye-Suriye olayları başlamadan önce Antakya merkezine esnafına kapıların açık olduğu dönemde günlük 1 milyon dolar ticaret hacmi vardı. Bu olaylardan sonra bu para artık esnafın kasasına girmez oldu. Acilen ve tez elden bu sınır kapılarını esnafımız adına açılmasını devlet yetkilerinden arz ve rica ediyorum Savaşın kimseye faydısı yoktur. Barışın ise yeniden bizim hayatımızı ve komşumuzun hayatını düzeltecektir.” diye konuştu.
Hüseyin Güler
ulusalkanal.com.tr