Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik: CHP’de neler oluyor?

İsmet Özçelik'in Aydınlık gazetesindeki yazısı şöyle:

ABD’nin AKP’nin iktidara getiriliş sürecini nasıl yönettiği biliniyor. Erdoğan’ı Beyoğlu ilçe başkanı iken izlemeye aldılar. Sonra da adım adım önünü açtılar. 20 Ekim 1996 tarihli Aydınlık dergisinin kapak haberi şöyle:

“Abramowitz, Tayyip’i Erbakan’ın yerine hazırlıyor.”

Abramowitz ABD’nin Ankara Büyükelçisi.

Dahası da var. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek 16 Şubat 1997 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi’nden Leyla Tavşanoğlu’na verdiği röportajda aynen şunları söylüyor:

“ABD Tayyip Erdoğan’ı Başbakan, Abdullah Gül’ü de Dışişleri Bakanı yapacak.”

PLAN YÜRÜDÜ

Plan yürüdü. Önce ekonomik kriz çıkarıldı. Arkasından hükümet krizi. Irak işgali öncesinde Ecevit Hükümetini dağıtıp, AKP iktidara getirildi. Bir süre sonra Erdoğan Başbakan, Abdullah Gül Dışişleri Bakanı oldu.

Sonrası malum.

AKP Mİ BAŞARILI CHP Mİ BAŞARISIZ

AKP 2002’den beri iktidar. Şu anda oyu yüzde 50’lere yakın. Siyasi kulislerde, AKP’nin bu kadar süre iktidarda kalmasının sırrı konuşuluyor.

“AKP mi başarılı, muhalefet mi başarısız?” sorusu tartışılıyor.

Daha çok da CHP’nin durumu sorgulanıyor.

‘ALTI OK’TAN UZAKLAŞTI

Yaklaşık 40 yıldır CHP’yi (SHP dönemi dahil) izlemeye çalışırım. Öncesini, Atatürk sonrası durumunu da kitaplardan okudum. Amcam CHP milletvekiliydi. Babam yıllarca CHP ilçe başkanlığı yaptı. İster istemez gelişmeleri yakından takip ettim.

Özellikle 12 Eylül sonrası bir türlü dikiş tutmadı. “Altı Ok”tan uzaklaştı. Türkiye Cumhuriyetinin ve CHP’nin kuruluş felsefesi olan “Altı Ok”, “babaannenin resmi” gibi sadece duvarda asılı kaldı.

HALK OYLAMASI SONRASI

SHP dönemi yamalı bohça gibiydi. 1991’de PKK/HEP’le yapılan seçim ittifakı intihar oldu. Halkta güven kalmadı.

Yüzde 40’ları aşma becerisi gösteren CHP’nin yüzde 25’lerde çakılıp kalmasının nedeni oldu.

Bunları niye anlattım?

16 Nisan halk oylaması bitti. CHP’de yine hareketlilik var. Eski genel başkan Deniz Baykal sahneye çıktı. Bir anlamda Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı. Kılıçdaroğlu’na “çekil” dedi.

Kılıçdaroğlu, MYK sonrası yaptığı açıklamada “hayır” mesajı verdi. Muharrem İnce de topa girmeye hazırlanıyor. Bugün basın toplantısı yapacak. Başkaları da sırada..!

NE OLUR?

Kılıçdaroğlu yönetimi, olağan kurultay sürecini başlatarak, “olağanüstü kurultay” talebinin önünü kesti. Arkasından da “Kavga edeni kapının önüne koyarım” diyerek sopa gösterdi.

Ama tartışma pek biteceğe benzemiyor. Üstelik sertleşiyor. Erken seçim gündeme gelirse yine hazırlıksız yakalanacak.

CHP-HDP TUZAĞI

Ama bundan daha vahim şeyler de yaşanıyor. Sinsi bir plan yürürlükte.

“Önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimi var, yüzde 49’u dağıtmayalım” sloganı ile CHP-PKK/HDP ittifakı destekleniyor. Kılıçdaroğlu da Baykal da aynı noktada. Biri doğrudan HDP üzerinden, biri Ahmet Türk üzerinden bu tuzağı savunuyor. Fikri Sağlar zaten projenin içinde.

Bir de FETÖ ayağı var. Ayrıca Abdullah Gül tartışması. Bir paketin parçaları.

Projenin asıl sahibi ise belli. Geçmişte AKP’yi iktidara getiren ABD!

PKK/HDP VE FETÖ’YÜ KURTARMA ÇABASI

ABD’nin hedefi açık. Zor durumdaki “Kara gücü” PKK/HDP’yi ve FETÖ’yü kurtarmaya çalışıyor. CHP’yi de bu projeye ortak ediyor. CHP yöneticileri de çoktan hazır gibi!

Sorun sadece cumhurbaşkanlığı seçimleri değil. Türkiye’nin toprak bütünlüğü.

Zaten bu kafayla giderlerse Erdoğan’ı yine seçtirecekler.

Bir tarafta PKK ve FETÖ ile mücadele eden Erdoğan, diğer tarafta PKK ve FETÖ’yü kurtarma tuzağına düşen CHP.

Sizce bu durumda kim kazanır?

Uyarması bizden!

ulusalkanal.com.tr