Kızılderilerin ABD’ye karşı verdiği destansı mücadeleyi daha iyi anlamak için bu filmi izleyin

Kızılderilerin ABD’ye karşı verdiği destansı mücadeleyi daha iyi anlamak için bu filmi izleyin

ABD’de yerlilerin direnişi devam ediyor. Kuzey Dakota’ın “Standing Rock” bölgesinde 3 Ağustos’ta başlayan protesto gösterileri gün geçtikçe büyüdü. Bu bayram gününde yerlilerin ‘beyaz adam’a karşı verdiği destansı mücadeleye daha da yakından bakmaya ne dersiniz.

HER ŞEY 1874’DE BÖLGEDE ALTIN BULUNMASIYLA BAŞLADI

Önce bugün yaşanan olayları hatırlayalım. Kuzey Dakota’da yerliler, kutsal saydıkları Ata Mezarlarını yok eden, yine kutsal saydıkları su ve nehirleri kirleten petrol boru hattına karşı amansız bir mücadeleyi sürdürüyopr. Protesto gösterilerine 250 kabile katılıyor. Öte yandan 566 kabilenin birlikteliğiyle kurulan ABD Yerlileri Fedarasyonu’da eylemlere destek veriyor. Yerli halk, ABD Ordusunun inşaasını üstlendiği petrol boru hattına tepki göstermiş, konu mahkemeye taşınmıştı. Mahkemenin yerlilerin aleyhine karar vermesi ile protestolarda şiddetlendi. Olayların daha da büyümesinden korkan Obama hükümeti projenin durdurulmasını istemişti.

Proje durdurulmasına durduruldu ancak yerliler mahkemenin iptal kararı vermesini istiyor. Projenin yapıldığı Standing Rock bölgesi 1868’de Siux yerlilerine ayrılmış bir bölge. 1874 senesinde yerlilerin kutsal saydıkları Black Hills bölgesinde altın bulunması ile başlayan olayların ardı arkası kesilmedi. Olaylar bölgede savaşlara ve katliamlara neden oldu.

1890 WOUNDED KNEE KATLİAMI

Siux lideri ‘Büyük Ayak’ öncülüğünde 350 kadar yerli (29 Aralık 1890) “Wounded Knee” (Yaralı Diz) Irmağı kıyısında kamp kurdu. Olaydan rahatsız olan ABD hükümeti, ABD ordusuna “kampı dağıtın” talimatı verdi. Talimat üzerine ordu kampı kuşattı, “Büyük Ayak”ı tutuklamak ve yerlilerin silahlarına el koymak yönünde emir almışlardı.

Bir zamanların onurlu Siuxları göçebe hayatlarını yitirmişti ve bufalalor ortadan kaybolmuştu. Siuxlar “beyaz adam”ın ‘rezervasyon’ diye nitelendirdiği bölgelere tıkılı kalmışlardı.

Yerlilerin geçimi artık, ‘Kızılderili Temsilcileri’ denilen kişilerin bağış ve yardımlarına bağımlı hale gelmişti.

‘Beyaz adam’ın dağıttığı battaniyeler kızamık, grip, su çiçeği ve pek çok hastalığı da beraberinde getirdi. Ne yazık ki, yerlilerin bu hastalıklara karşı bağışıklıkları yoktu.

‘HAYALET ZİKRİ’ VEYA ‘HAYALET DANSI’NIN ORTAYA ÇIKIŞI

Wovoka adında bir Şaman rüyasında atalarının ruhlarının geri geldiğini görmüş, onların katılımı ile beyaz adamların yenileceğini söylemişti. Rüyaya göre, beyaz adamların yenilmesiyle yerliler eskiden olduğu gibi bolluk ve bereket içinde bir yaşama kavuşacaktı.

Fakat atalarını geri getirmek için yerliler ‘zikir’ yapmalıydı.

Zikir yapıldı. Zikre katılanlar parlak renkte ve üzerinde kartal ve bufala resimlerinin olduğu giysiler giydi. ‘Hayalet Giyisiler’ diye nitelendirdikleri bu kıyafetlerin onları, “mavi ceketliler”in (ABD süvarileri) mermilerinden koruyacağına inanmışlardı.

1890 yılı Sonbahar’ında ‘Hayalet Zikri’ artık Siuxların bütün köylerinde ve Dakota’da yerliler için ayrılan bütün meskenlerde yayılmıştı.

Bu durum, “’beyazlar’ arasında korkuya neden oldu. Bölge sorumlusu, Washington’a telgraf çekerek, durumu bildirdi, “Kızılderililer kar üstünde dans ediyorlar. Çıldırmış gibiler. Korumaya ihtiyacımız var. Hemen takviye birlik gönderin. Liderlerini derhal tutuklamalıyız.”

İşte bugün Dakota’da mücadele eden yerliler böyle zorlu bir sürecin sonunda bugüne ulaştılar.

ABD’DE OLANLARI ANLAMAK İÇİN BU FİLMİ İZLEYİN

Siuxların bu destansı mücadelesini daha da yakından öğrenmek isteyenlere “Bury My Heart in Wounded Knee’ (Kalbimi Wounded Knee’ye Gömün) filmini izlemesini öneriyoruz. Filmi, Türkçe altyazılı olarak internette de bulmak mümkün.

Dee Alexander Brown’un kitabından uyarlanaraki Daniel Giant tarafindan senaryosu yapılan filmi Yves Simeneau yönetiyor. Filmin başrollerinde August Schellenberg var. Schellenberg’i ‘Oturan Boğa’yı canlandırırken izliyoruz./Dinçer Mutlu / Canberra