Cezayir'de yeni bir Arap Baharı mı başlıyor?

Ulusal Kanal'da Umut Tezerer'in sunduğu Gün Ortası programının konuğu Avukat Yazar Onur Sinan Güzaltan'dı. Cezayir'de yaşanan olayları değerlendiren Güzaltan, “Bölgede ve dünyada kartlar yeniden karılıyor” dedi. ABD'nin olayları desteklediğini, Fransa'nın ise sessiz kaldığına dikkat çeken Güzaltan Cezayir'deki dalgalanmanın bölgeyi tekrar hareketlendirebileceğini vurguladı.

Cezayir'de 1999'da yönetime gelen ve 4 dönemdir koltuğunu bırakmayan Abdulaziz Buteflika'nın yaşadığı sağlık sorunlarına rağmen 18 Nisan'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir kez daha aday olması bir süredir ülkede gösterilere neden oluyor.

Bölgeyi yakından tanıyan Güzaltan “Cezayir, Kuzey Afrika'nın Mısır, Tunus ve Fas'la beraber önemli ülkelerinden bir tanesi. Fransa'ya karşı büyük bir kurtuluş mücadelesi verdiler. 1952'den bugüne de Cezayir Ulusal Kurtuluş Cephesi yönetime geldi. Buteflika da 1999 yılından beri görevini sürdürüyor. Tekerlekli sandalyeye mahkum, kısmi felç geçirmiş, bürokrasinin bir kesimi dışında özellikle genç kesim tarafından büyük tepki çekiyor. Cezayir'in yüzde 70'i 30 yaş altı, yeni bir nesil geliyor” diye konuştu.

Avukat Güzaltan “Cezayir'de Ordu'nun içinde olmadığı bir seçenek başarılı görünmüyor. Ordu'nun dışında siyasal islamcıların hareketi yükselirse tekrardan iç savaş tehlikesi de var. Cezayir stratejik bir ülke. Akdeniz'in çıkış kapısı. Cezayir'de böyle bir dalgalanma, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesini tekrardan hareketlendirebilir” ifadelerini kullandı.

'KURTULUŞ GELENEĞİ DEVAM EDİYOR'

Güzaltan, Buteflika yönetiminin izlediği dış siyasetin başarılı olduğunu belirterek Suriye konusunda Beşar Esad hükümetiyle ilişkilerini sağlam bir şekilde tuttuğunu ve Amerikan emperyalizmine karşı sağlam dik duruşu olduğunu dile getirdi. Güzaltan “Kurtuluş mücadelesini vermiş gelenek hala devam ediyor” dedi.

'FRANSA'YA GÖÇ VAR'

99'dan beri devam eden Buteflika iktidarında özellikle yolsuzluk konusunda çok büyük yozlaşmalar yaşandığını kaydeden Güzaltan, genç nüfustan dolayı bir işsizlik sorunu yaşandığını, Fransa'ya yoğun bir şekilde göç yaşandığını aktardı.

Güzaltan ülkede yaşanan gelişmeleri şöyle anlattı:

“Ülkede özellikle üniversite merkezli ve sendikalardan destek alan çok büyük gösteriler meydana geldi. Sosyalist hareket ve siyasal islamcıların kuvvetli hareketleri var. Cezayir Ordusu da çok büyük bir etken. Ordu'dan yapılan açıklamada 'Ülkenin yeniden karanlık senelere dönmesine izin vermeyeceğiz. Güvenlik en büyük kaygımızdır' denildi. Cezayir Başbakanı da 'Suriye'de olanları gördük, Cezayir'de aynısının tekrarlanmasına izin vermeyeceğiz' ifadelerini kullandı.

Bir yandan da toplumsal huzursuzluk çok açık. Ekonomik kriz var. Cezayir'in yeraltı kaynakları özellikle gaz alanı zengin ve verimli. Fakat buna rağmen ekonomik sistem işlemiyor. Bu da toplumsal çalkantılara neden oluyor.”

Cezayir'in önündeki seçenekleri de değerlendiren Güzaltan şunları söyedi:

“Birincisi siyasal islamcı hareket. Bunlar Mısır'daki İhvan'a da yakınlar. Halen kuvvetliler. Yeraltında olsalar da Buteflika'nın devrilmesinden sonra tekrardan yer üstüne çıkmaları olası. İkincisi Cezayir ordusunun içinde, ordunun milli değerlerine bağlı ama daha seküler Buteflika'dan da memnun olmayan bir kanatın olduğu belirtiliyor. Üçüncü kanat da Buteflika'nın temsil ettiği seçenek...”

ABD OLAYLARI YÖNLENDİRMEYE ÇALIŞACAK

ABD'nin yaptığı “Cezayir'de gösteri hakkını destekliyoruz” açıklamasını hatırlatan Avukat Güzaltan “Amerika'yı takip ettiğiniz zaman, bir yarışta 5 at koşuyorsa onun 3 tanesiyle hareket ediyor zaten. Ortaya çıkan bir enerji, toplumsal bir hareket var. Bunu nasıl Mısır'da yapmaya çalıştı, yine yönlendrmeye çalışacak. Fransa sessiz, yetkililerden bir açıklama geldi 'Cezayir'deki gelişmelerle ilgili bir cümle kurmak bizim için kolay değil' denildi.”