St. Petersburg Ekonomi Forumu: ABD’nin yaptırım tehdidi sökmüyor

Dr. Mehmet Perinçek, St. Petersburg Ekonomi Forumu'nu takip etti ve Aydınlık Gazetesi için yazdı. Perinçek forumun ABD'nin yaptırım silahının iyi işlemediğini ve hedefe koyduğu ülkeleri yalıtma politikasının sonuç vermediğini gösterdiğini belirtti.

St. Petersburg Ekonomi Forumu: ABD’nin yaptırım tehdidi sökmüyor

Dr. Mehmet Perinçek / Aydınlık

St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu, 2-5 Haziran 2021 tarihleri arasında gerçekleşti. Forum, pandemi sonrası, dünyada yapılan kendi alanındaki en büyük çaplı etkinlik oldu. Foruma 141 ülkeden 13 bin 500 kişi katıldı. Rusya dışından 43 bakan, 93 ülkenin diplomatik temsilciliği (84'ü en üst düzeyde), Rusya'nın 9 başbakan yardımcısı ve 6 bakanı forum alanında hazır bulundu. Ayrıca katılımcıların 5 bini Rus ve yabancı şirketlerin temsilcileriyken, bin 500'ü ise üst düzey yöneticisiydi. Forumda 46 ülkeden binden fazla medya kuruluşu görev yaptı.

ANA KONUK: KATAR

Bu senenin misafir ülkesi Katar'dı. (2020'de pandemiden dolayı ara verilen forumun 2019 yılındaki misafir ülkesi Çin'di.) Dolayısıyla en yüksek katılım Katar'dan oldu (yaklaşık 400 kişi). Ardından sırasıyla ABD (200'den fazla), Almanya (140'dan fazla), İngiltere (110'dan fazla) ve Fransa (100'den fazla) geldi.

Türkiye'den Büyükelçi Mehmet Samsar foruma katılırken Vatan Partisi de davetli olarak bu uluslararası etkinlikte yer aldı.

AFRİKA'NIN AŞI ÇIĞLIĞI

Forum çerçevesinde 190'dan fazla etkinlik düzenlenirken, 1300 Rus ve yabancı konuk bu etkinliklerde konuşma yaptılar. Açılış oturumunun konukları Rus Başbakan Yardımcısı Andrey Belousov, Katar Ticaret ve Sanayi Bakanı Ali bin Ahmed Al Kuwari ve Ruanda Başbakanı Édouard Ngirente'ydi. Oturumda Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Félix Tshisekedi, Dünya Bankası Başkanı David Malpass ve Vietnam Komünist Partisi Merkez Komitesi Politbüro üyesi ve Parti'nin ekonomik işlerden sorumlu bürosunun başkanı Çan Tuan An ise video konferans yöntemiyle fikirlerini açıkladılar.

Katarlı Bakan Al Kuwari, dünyanın pandemi öncesine dönmeyeceğini, artık yeni bir dünyanın kurulduğunu vurguladı. Afrika ülkelerinin temsilcileri ise aşı dağılımındaki eşitsizliğin üzerinde dururken, aşı meselesinde Afrika görmezden gelinirse, dünyanın pandemiden asla kurtulamayacağının altını çizdiler. Ruanda Başbakanına göre egoizm yerini paylaşıma bırakmalıydı. Vietnam Komünist Partisi yetkilisi ise pandemi döneminde ekonomisi büyüyen nadir ülkelerden biri olduklarını anlattı. Rus Başbakan Yardımcısı Belousov, ''Rusya yüzünü doğuya mı dönüyor?'' sorusunu, ''hep dönüktü'' şeklinde yanıtladı, çift başlı kartala atıf yaparak ''devlet armamıza bakabilirsiniz'' diye devam etti.

''YAPTIRIMPOLİTİKASI PANDEMİ HALİNE GELDİ''

Forumun genelinde de sıkça tartışılan ABD ve Batı'nın tek taraflı yaptırımları konusuna ''Yaptırımların Dünya Finans Sisteminde Yarattığı Riskler'' başlığıyla ayrı bir oturum ayrılmıştı. Oturumun konuşmacıları, yaptırımların uluslararası hukuka aykırı olduğu ve ABD'nin bunları bir silah olarak kullandığı konusunda hemfikirdi. Rusya'nın Daimi AB Temsilcisi Çijov, yaptırımların epidemi olmaktan çıkıp, pandemi haline geldiğini ve ilk önce insanları vurduğunu söyledi. Oturumda rezerv para olarak dolara ve SWIFT sistemine alternatif arayışları da dile getirildi.

ENERJİDE HİDROKARBON DÖNEMİ

Enerji konularına ayrılan oturumlarda ise uzmanlar, tahmine göre 2050 yılına kadar dünyanın enerji dengesinin hidrokarbona dayanacağını ve bunun payının en az yüzde 71 olacağını kaydetti. Uzmanlara göre petrol ve gaz dönemi de yakın gelecekte sona ermeyecek ve geleneksel enerji kaynağına sahip ülkeler rollerini koruyacak.

YENİ NESİL AŞILARIN ÖNEMİ

Forumda ele alınan konuların başında doğal olarak sağlık sektörünün koronavirüs pandemisi ve sonuçları bağlamında gelişimi ve küresel dönüşümü geliyordu. Uzmanlar, olağanüstü durumlar karşısında endüstrinin direncini, yeni tedavi yöntemleri sunma olanaklarını, çığır açan genetik teknolojilerin geliştirilmesini ve sektörün dijitalleşmesi sorununu tartıştı. Hayatı tehdit eden enfeksiyonların önlenmesinde en güvenilir araç olarak etkili ve güvenli yeni nesil aşıların araştırılması gerekliliği vurgulandı. 300'den fazla üst düzey hükümet yetkilisi, sağlık ve bilim endüstrisinde önde gelen uzman, iş dünyası ve STK'ların temsilcileri, güncel sağlık konularını konuşmacı, uzman ve moderatör olarak tartışmak üzere foruma davet edilmişti.

Arktik temasına ayrılan oturumlarda, deniz taşımacılığının geliştirilmesi, yatırım projelerinin finansmanı, telekomünikasyon altyapısının güçlendirilmesi, işletmelerin toplumsal ve çevresel sorumluluğunun artırılması konuları ele alındı.

STALİN DÖNEMİNİN EKONOMİ POLİTİKALARI

Forumda ''Büyüme Kristali: Rus Ekonomik Mucizesine Dair'' başlıklı kitabın tanıtımı da yapıldı. Kitap üç yazarlı: Rusya Federasyonu Halk Meclisi Sekreter Vekili, eski Uzakdoğu Kalkınma Bakanı Aleksandr Galuşka, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı'nın Merkez Federal Bölge'deki Tam Yetkili Temsilcisinin Yardımcısı Artur Niyazmetov ve Rusya Federasyonu Halk Meclisi Sekreter Vekilinin Yardımcısı Maksim Okulov.

Kitap, yazarlarının ifadeleriyle SSCB'de Stalin döneminin 1929-1955 yılları arasında ülke ekonomisinin olağanüstü büyümesinin nedenlerini anlamak amacıyla yazılmış. Birincil el kaynaklardan ve gizli arşiv belgelerinden faydalanılarak kaleme alınan bu araştırmada ekonomik büyüme alanında henüz hiçbir devlet tarafından kırılamamış dünya rekorunu başaran çözümleri ve bu çözümlerin bugün için uygun olup olmadığını inceliyor.

AFRİKA'NIN RUSYA İLGİSİ

Forumda dikkat çeken diğer nokta ise Afrika ülkelerinden katılımın yoğun olmasıydı. 32 Afrika ülkesi, St. Petersburg'daki uluslararası bu etkinliğe heyet gönderdi ve katılımları da üst düzeydeydi. 23-24 Ekim 2019 tarihinde Soçi'de Afrika-Rusya Ekonomi Forumu toplanmıştı. İlk defa yapılan bu etkinlik, Kara Kıta'dan büyük rağbet görmüş ve Rusya, 30 sene sonra Afrika'ya dönüşünün sinyallerini vermişti. St. Petersburg Ekonomi Forumu da bu olguyu bir kez daha teyit etmiş oldu.

Forumda Afrika'ya özel bir oturum da gerçekleşti. Rusya-Afrika oturumunun konuşmacıları arasında Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı ve Putin'in Ortadoğu ve Afrika Özel Temsilcisi Mihail Bagdanov, Orta Afrika Cumhuriyeti Başbakanı Firmin Ngrebada, Ruanda Başbakanı Édouard Ngirente, Mısır Uluslararası İşbirliği Bakanı Rania al-Maşat da bulunuyordu. Batı'nın özellikle Kuzey Afrika ve Sahel bölgesindeki yeni istikrarsızlaştırma hamlelerinin karşısında Rusya'nın da bölgede gerek askeri gerekse de ekonomik anlamda etkin bir rol oynayacağı açık bir şekilde ortaya kondu. Forumun atmosferinden Afrika'nın da yeni sömürgeciliğe karşı gözünü Rusya'ya dönmeye başladığı net bir şekilde anlaşılıyordu.

''Rusya-Afrika'' dışında ülke ve bölge bazında şu oturumlar yapıldı: Rusya-Katar, Rusya-Fransa, Rusya-İtalya, Rusya-Latin Amerika, Rusya-Almanya, Rusya-Kuzey Amerika, Rusya-Finlandiya, Rusya-İsveç, Rusya-Japonya ve Avrasya Ekonomik Birliği- Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN).

PUTİN'DEN KÜRESEL ISINMAYA ÖZEL İLGİ

Şüphesiz forumun en önemli etkinliği 4 Haziran günü gerçekleşen Vladimir Putin'in katıldığı oturumdu. Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani ve Avusturya Şansölyesi Sebastian Kurz ise video konferans aracılığıyla oturumda yer aldı. Arjantin Devlet Başkanı Alberto Fernández ve Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'nun video mesajları da oturumda gösterildi.

Putin, konuşmasında ağırlığı pandemi döneminde iç ekonomik meselelere ayırdı. Özellikle küçük ve orta ölçekleri işletmelerin desteklenmesi üzerinde durdu. Putin'e göre kriz dönemlerinde devletin ekonomideki payının artması normaldi.

Rus devlet adamı, konuşmasında aslında çok da beklenmedik bir şekilde küresel ısınma ve buna karşı tedbirler konusunu da ayrıntılı ele aldı. Rusya'nın bu konulara kayıtsız kaldığı fikrinin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Rusya Devlet Başkanı, soru-cevap kısmından önceki ana sunumunda neredeyse uluslararası ilişkiler meselelerine hiç girmedi.

KATAR EMİRİ'NDEN LENİNGRAD DİRENİŞİNE SELAM

Katar Emiri, konuşmasına Leningrad'ın (St. Petersburg) Alman faşizmine karşı kahramanca mücadelesinin altını çizerek başladı. Rusya'yla ilişkilerinin gelişmesinden duyduğu gururu vurguladı. Dünyanın pandeminden kurtulmasında Rusya'nın oynadığı role işaret etti. Aşının dünyada yayılmasındaki adaletsizlik Katar Emiri'nin konuşmasında da kendine yer buldu.

Avusturya Şansölyesi Kurz, AB'nin Sputnik V aşısını biran önce kabul etmesini beklediklerini ve Rus aşısından ülkesi adına yararlanmak istediklerini söyledi. Putin ise aşı konusunun siyasallaşmasının ilk önce Avrupa halklarına zarar verdiğini belirtti.

ARJANTİN'DEN KAPİTALİZM ELEŞTİRİSİ

Arjantin Devlet Başkanı Fernández'in video mesajı ise şu sözlerle son buldu:

''Pandemi öncesinden bildiğimiz şekliyle kapitalizm doğru sonuçlara yol açmıyor, eşitsizlik ve adaletsizlik yaratıyor. Ve başka bir kapitalizm inşa etmek istiyorsak, dayanışma gibi önemli bir şeyi unutmayan kapitalizm olmalı. Çünkü pandemi bize bir şey öğrettiyse, o da kimsenin tek başına kurtulamayacağı ve hem en zayıfların hem de en güçlülerin virüsün kurbanı olduğu bir dönemde yaşadığımız.''

KUZEY AKIMI-2 GÜNDEMİ

Forumun ana oturumun en hararetli anları Kuzey Akımı-2 projesinin tartışıldığı zaman yaşandı. Putin, projenin bir hattının tamamlandığını dünyaya ilk kez konuşmasında ilan edince alkışlar koptu. Bu açıklama, rublenin dolar karşısında değer kazanmasına da neden oldu. Avusturya Şansölyesi Kurz da Kuzey Akımı-2'ye yönelik desteğini açık bir şekilde ifade etti. Ancak ABD'yle karşı karşıya gelebileceği soruları cevaplarken lafı dolandırdı ve her seferinde toplamda da 5 kere ''biz küçük ülkeyiz'' dedi. Putin ise Kuzey Akımı-2 projesinin tamamen ekonomik bir proje olduğunu, Ukrayna'yı kastederek başka ülkeleri bypass etmek amacını gütmediğini ve diğer seçeneklere oranla Avrupa'ya daha ucuz, daha güvenli ve daha temiz enerji sağladığını vurguladı.

Moderatörün Kuzey Akımı-2 projesi üzerinden Rusya'nın Avrupa'ya neden dolar üzerinden satış yapıp üçüncü bir gücü araya soktuğu sorusu üzerine Putin, siyasi araç olarak kullanılmasının dolara zarar verdiğini ve her geçen gün ABD'nin müttefikleri dâhil birçok ülkenin dolar rezervlerini azalttığını belirtti. Petrolün borsa üzerinden dolarla satışının yapıldığına ama gazın borsa ürünü olmadığına dikkat çeken Rus Devlet Başkanı, Kuzey Akımı-2 üzerinden avroyla satış yapmaya hazır olduklarını ifade etti.

FORUMA YOĞUN İLGİ

2019'da da katıldığım St. Petersburg Ekonomi Forumu'ndan sonra verilen bir senelik aranın ardından bu sene pandemiye rağmen oldukça yoğun bir katılım söz konusuydu. Katılım, Rusya'nın hala birçok ülkeyle sınırlarının kapalı ya da uçuşlarının sınırlandırılmış olması göz önünde bulundurulduğunda beklentileri aşan bir düzeydeydi. Foruma yoğun ilgi, pandemiyle durgunlaşan ekonominin canlanması için herkesin bir yol aradığını kanıtladı.

WASHINGTON'UN SÖZÜ GEÇMİYOR

Diğer taraftan St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu, ABD'nin yaptırım silahının iyi işlemediğini ve hedefe koyduğu ülkeleri yalıtma politikasının sonuç vermediğini gösteriyor. ABD'nin Moskova Büyükelçiliği, foruma resmen katılmayı reddetmişti, ancak ABD işadamları heyeti, ana misafir olan Katar'dan sonra en kalabalık heyet oldu. Diğer ülkelerden olan katılım bir yana Washington, kendi iş çevrelerine dahi söz geçiremedi. Bununla birlikte forumda Kuzey Akımı-2'nin bir hattının tamamlanmış olduğu duyurusu, ABD'nin bu projeye yönelik yaptırım tehditlerinin sökmediğine, Avrupa'daki müttefiklerinin dahi bu tehditler karşısında boyun eğmediğine işaret etti.

Katar'ın foruma kalabalık ve üst düzey katılımı, ayrıca devlet yetkililerinin açıklamaları da ülkenin eksen değişikliğini kanıtlar nitelikteydi.

St. Petersburg Ekonomi Forumu, Atlantik'ten Pasifik'e kayan ekonominin önemli göstergelerinden biri oldu.

abd rusya Putin silah gazete aydınlık yaptırım mehmet perinçek politika küresel ısınma St. Petersburg yalıtım