Kalkınma Bakanı Elvan 1. Türk-Arap Ekonomi Zirvesi'nde konuştu
- Kalkınma Bakanı Elvan: "Biz üretelim sizler alın demiyoruz. Gelin birlikte şirketler kuralım. Yemen'den, Suudi Arabistan'dan, Katar'dan, Kuveyt'ten, Lübnan'dan ve diğer ülkelerimizden gelin bir Türk firmasıyla birlikte çalışalım, kazanalım, refah seviyemizi artıralım diyoruz. Yoksa başka birilerinin yaptığı gibi bire imal edelim bine satalım demiyoruz. Bunu birlikte üretelim birlikte pazarlayalım. Birlikte kazanalım diyoruz" - "Bir ve beraber olduğumuz sürece başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. Kimseden de korkmayın"
Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, "Biz üretelim sizler alın demiyoruz. Gelin birlikte şirketler kuralım. Yemen'den, Suudi Arabistan'dan, Katar'dan, Kuveyt'ten, Lübnan'dan ve diğer ülkelerimizden gelin bir Türk firmasıyla birlikte çalışalım, kazanalım, refah seviyemizi artıralım diyoruz. Yoksa başka birilerinin yaptığı gibi bire imal edelim bine satalım demiyoruz. Bunu birlikte üretelim birlikte pazarlayalım. Birlikte kazanalım diyoruz." dedi.
Elvan, Kalkınma Bakanlığı ile Mersin Valiliği himayesinde, Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı, Çukurova Kalkınma Ajansı ve Türk-Arap Ülkeleri İş Adamları Derneği (TURAB) koordinasyonunda Mersin'de gerçekleştirilen 1. Türk-Arap Ekonomi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, zirvenin başaralı geçeceğine, buradan çıkacak sonuçların ülkeler arasındaki dostluğu daha da pekiştireceğine inandığını söyledi.
Türk ve Arap toplumlarının uzun süredir aynı coğrafyada kader birlikteliği yaptığını hatırlatan Elvan, toplumlar arasında sosyal, kültürel ve dini gönül bağlarının yanı sıra ekonomik ve ticari ilişkilerde de güçlü bir birlikteliğin söz konusu olduğunu ifade etti.
İlişkilerin son dönemde daha da geliştiğini aktaran Elvan, şöyle konuştu:
" 2002 yılında ülkemize Arap ülkelerinden gelen toplam turist sayısı 400 bin civarındayken, bu rakam 2016 yılında 2,5 milyonu aşmıştır. Ülkemizin Arap ülkelerine yaptığı toplam ihracat 2002 yılında 3,2 milyar dolar düzeyindeyken, bu tutar 2016 yılında 29,4 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Benzer şekilde, 2002 yılında 1,5 milyar dolar olan Türkiye'nin Arap ülkelerinden toplam ithalatı 2016 yılında 10,5 milyar doları bulmuştur. Son 30 yılda küresel düzeydeki iktisadi, ticari ve üretim ilişkilerinde önemli bir dönüşüm yaşanmaktadır. Dünya artık iktisadi ve ticari alanda sınırların kalktığı, üretimin dahi küreselleştiği bir çağa geçmiş durumdadır. Küresel ekonomide geçmiş dönemin geleneksel Avrupa-Kuzey Amerika odaklı batı ekseni, artık doğu yönüne doğru kaymaya başlamıştır."
Elvan, gelişmekte olan ülke ekonomilerinin dünya ekonomisinde gelecek vadeden piyasalar olarak artık daha fazla öne çıktığını, bu durumun büyüme oranlarına da yansıdığını aktardı.
- Türkiye en fazla büyüyen ülke oldu
Türkiye'nin 2017 yılının 3. çeyreğinde yüzde 11,1 oranında büyüyerek dünya genelinde en fazla büyüyen ülke olduğuna dikkati çeken Elvan, şunları söyledi:
"Bu oranla Türkiye, son 6 yılın en büyük büyüme rakamına ulaşmıştır. Hatırlayınız 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra özellikle yurt dışındaki bazı basın ve yayın organları Türkiye aleyhine inanılmaz bir karalama propagandası yapmaya başladılar. Bir algı operasyonu yürütüyorlardı. Türkiye'nin ekonomide çökeceği, 2016 yılında büyüyemeyeceği ve Türkiye'nin önünde ekonomik açıdan çok zor günlerin olduğunu ifade etmişlerdi. Onlar '2016 yılında Türkiye büyümeyecek' dediler. Biz darbe girişimine rağmen yüzde 3,2'lik bir büyüme performansı gösterdik. 2017 yılında yine uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları ve bir takım uluslararası organizasyonlar, yurt dışındaki bulunan bazı yazılı ve görsel basın, Türkiye'nin 2017 yılında yüzde 2 civarında büyüyeceğini ifade ettiler. Ama son 3 çeyreğe baktığımızda 2017 yılında Türkiye'nin yüzde 7,4'lük bir büyüme performansı gerçekleştirdiğini görüyoruz. Türkiye bugün Çin ve Hindistan ile yarışan bir büyüme performansına sahip. Biz iş dünyamıza ve rekabet gücü, yüksek ve çalışkan, dünyanın dört bir yanında iş ilişkisi olan yatırımcılarımıza güveniyoruz. Girişimcilerimize, hele hele bu yatırımcılarımızın ülkesine ve milletine olan sevgisine ve kendine olan güvenlerine açıkçası güveniyoruz."
- "Bizim yapamayacağımız hiçbir şey yoktur"
Bakan Elvan, zirveye Türkiye dahil 17 ülkenin katılımı olduğunu, ülkeler arasında ağırlıklı olarak Yemen ve Lübnan olmak üzere Irak, Suriye, Ürdün, Cezayir, Fas, Tunus, Kuveyt, Suudi Arabistan, Filistin, Bahreyn, Katar, Mısır, KKTC'den ve Libya'dan temsilciler bulunduğunu ifade etti.
"Biz aynı coğrafyanın insanıyız, aynı değerleri paylaşıyoruz ama bir taraftan bakıyoruz, aynı değerleri paylaşan ve aynı coğrafyada yaşayan kardeşlerin birbirleriyle savaştığını görüyoruz." diyen Elvan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir ve beraber olduğumuz sürece başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. Kimseden de korkmayın. Bakınız Türkiye'de darbe yapmaya çalıştılar zannediyor musunuz ki bunu FETÖ tek başına gerçekleştirmek istedi. Elbette arkalarında birileri vardı. Ama başaramadılar, başaramayacaklar. Yeter ki biz, ülkemizde değerlerimize, milletimize sahip çıkalım. Millet ne isterse o olur. Milletin dediği dışında başka bir şey olamaz. Kendimize güvenelim birlik, beraberlik, dayanışmamızı daha da artıralım. Bunu yaptığımız sürece bizim yapamayacağımız hiçbir şey yoktur. Bakınız dediler ki 'Türkiye ekonomisi kötü yolda. Türkiye ekonomisi şöyle, böyle olacak dediler.' Bizim ihracatımız yüzde 10'un üzerinde arttı. 'Avrupa'ya olan ihracatlarında sıkıntı yaşanacak.' dediler.
En fazla ihracat artışımız Avrupa ülkelerine gerçekleşti. Bugün yüzde 95'i sanayi ürünü olmak üzere 157 milyar doların üzerinde bir ihracat gerçekleştiriyoruz. Bu bizim için elbette yeterli değil. Daha çok çalışacağız, iş birliğimizi daha da güçlendireceğiz. Biz şunu söylüyoruz. Biz üretelim sizler alın demiyoruz. Gelin birlikte şirketler kuralım. Yemen'den, Suudi Arabistan'dan, Katar'dan, Kuveyt'ten, Lübnan'dan ve diğer ülkelerimizden gelin bir Türk firmasıyla birlikte çalışalım, kazanalım, refah seviyemizi artıralım diyoruz. Yoksa başka birilerinin yaptığı gibi bire imal edelim bine satalım demiyoruz. Bunu birlikte üretelim birlikte pazarlayalım. Birlikte kazanalım diyoruz. Bizim anlayışımız bu ve bundan sonraki süreçte de böyle olacak."
Lütfi Elvan, kuvvetli dostluk ve kardeşlik bağlarına sahip Türk ve Arap ülkelerinin bundan sonra ekonomik ve ticari ilişkilerini daha da güçlendirmek zorunda olduğunu vurguladı.
Güçlü bir iktisadi ve ticari birliktelik sayesinde, ülkelerin önümüzdeki dönemde küresel ekonomide önemli aktörler olacağını bildiren Elvan, "Lütfen buna inanın. Türk ve Arap ülkeleri arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri güçlendirecek her türlü etkinliğin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum." dedi.
- "Mersin üretim ve cazibe merkezi"
Kalkınma Bakanı Elvan, Mersin'in bugün düzenlenen zirveyle beraber 3 gün sürecek olan Türk-Yemen İş Forumu etkinliğine de ev sahipliği yapacağını anımsattı.
Bu etkinlikler kapsamında 250'nin üzerinde misafiri kentte ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Elvan, konukların Mersin'de üretim ve ticaret alanlarını ziyaret edeceğini, aynı zamanda Mersinli iş adamları ile yurt dışından gelen misafirler arasında ticari bağlantılar kurulması için ikili iş görüşmelerinin gerçekleştirileceğini anlattı.
Elvan, Akdeniz'in incisi Mersin'in Ortadoğu, Anadolu ve Kafkasların Akdeniz'e açılan kapısı olduğuna dikkati çekti.
Mersin'in jeostratejik konumuna ek olarak, verimliliği yüksek tarımsal ürünleri, bu ürünleri işlemeye müsait sanayi altyapısı, gelişmiş lojistik olanakları, tarihi ve turistik değerleriyle önemli bir üretim ve cazibe merkezi olduğunun altını çizen Elvan, şöyle devam etti:
"Mersin 2,7 milyar dolar dış ticaret hacmi ve 1,5 milyar dolar ihracat miktarıyla ülkemizin en fazla ihracat yapan 13. kentidir. Mersin ihracatının yüzde 45'ini tarım ve hayvancılık, yüzde 24'ünü ise gıda ürünleri ve içecek imalatı sektörü oluşturmaktadır. Bunların yanı sıra, makine-metal, plastik-kauçuk ve kimyasal ürünler imalatı sektörleri de ihracatta öne çıkan diğer alanlardır. Mersin'den bugün dünyanın 170 ülkesine ihracat gerçekleştirilmekte. İhracatın yoğunlaştığı ilk 10 ülkeye bakıldığında, bunların 5'inin Arap ülkeleri olduğu görülmekte. Mersin'den en fazla ihracat yapılan ilk 10 ülke arasında yer alan 5 Arap ülkesinin kent ihracatındaki toplam payları yüzde 40'ın üzerinde. Ülkelerimiz arasındaki potansiyel, mevcut ilişki düzeyinin çok daha ilerisindedir. Bu zirvenin, bu potansiyelin değerlendirilmesinde önemli bir dönüm noktası olacağına inancım tamdır."
Elvan, Mersin'in ulaşım ve lojistik alt yapısına da büyük önem verdiklerini sözlerine ekledi.