Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan 31 Mart yerel seçimleri en son seçim anketleriyle ilgili değerlendirme ve yorum

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN TÜRK-Kanal D ortak yayınına konuk oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhurbaşkanı ile Özel” adıyla canlı olarak ekranlara getirilen ve Mabeyn Köşkü’nde gerçekleştirilen programda, Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat ile Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik’in sorularını cevapladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan; yerel seçim süreci, dış politikadaki gelişmeler, Suriye’deki durum, terör örgütlerine karşı yürütülen mücadele, ekonomi başta olmak üzere çeşitli konulardaki soruları cevapladı ve değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, olası İstanbul depremiyle ilgili konuştu. Erdoğan, "Kaçak yapılaşmayla devam edersek depremin faturası çok çok ağır olur." dedi. Seçim anketleriyle ilgili konuşan Erdoğan, "Ankete pek güvenim kalmadı. Geçen seçimde çoğu açık ara kaybetti" şeklinde konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan 31 Mart yerel seçimleri en son seçim anketleriyle ilgili değerlendirme ve yorum

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN Türk-Kanal D ortak yayınında açıklamalarda bulundu.

OLASI İSTANBULDEPREMİ

Olası İstanbul depremine dair konuşan Erdoğan, "Kaçak yapılaşmayla devam edersek depremin faturası çok çok ağır olur. 3 katlık yer 10 kat olursa bedel ağır olur. En ufak taviz, verilmemeli. TOKİ'yi para kazanmak için kurmadık. Vatandaş, bize yardımcı olmalı" ifadelerini kullandı.

SEÇİM ANKETİ

Seçim anketleriyle ilgili konuşan Erdoğan, "Ankete pek güvenim kalmadı. Geçen seçimde çoğu açık ara kaybetti" şeklinde konuştu.

Erdoğan şunları söyledi:

"Kaçak yapılar, plansızlıklar hakkaniyetle hazırlanmadığı için bedeller ödendi. Kesinlikle hakkaniyete uygun şekilde bu planlar uygulanacak. Bizde bir anlayış var. Her evde bir tane otomobil olurdu, şimdi yetmez iki olsun, üç olsun böyle bir anlayış var. Fazla otomobil anlayışı olunca da araç parketmede sıkıntı yaşanıyor. Dikey mimarinin getirdiği anlayışla onların altında otopark oluyor ancak daha önceki yapılaşmalarda apartman altında otopark yok. Sokağa otomobilini parkediyor. En ufak bir yangında itfaiyenin girmesini engelleyen durumlar.

En son bir felaket yaşadık Kartal. 3 kat izin almış, 3 kat izni 8 kadar 10 kata çıkarmış. Bu tamamen kaçak yapılaşma. İstanbul'un da Türkiye'nin de değişik yerlerinde hepsinde buna benzer kaçak yapılaşmalar var. Bu kaçak yapılaşmalar bizi tehdit ediyor. İstanbul'un deprem bölgelerinde bu sıkıntılar var. Buralar deprem bölgesi, buralarda sıkıntılar var. Büyük depremde faturası ne olur belli değil. Ama ben bundan endişeliyim, korkuyorum.

Kentsel dönüşüm dedik çalışma başlattık. Kentsel dönüşümde biz burada oturanlara kiralarını verelim, kendileri hemen kiraya geçsinler. Biz sonrasında burayı gönüllülük esasına göre yıkalım, TOKİ ile olmazsa müteahhit ile burada konutları yapalım ve bu konutlara kendilerini oturtalım. Başka yerlerde TOKİ konutları var buyursunlar orada otursunlar.

Kentsel dönüşüm şehir güzelliğini de getirecek. Benzersiz şehirler anlayışı ile de tarihten gelen hikayelere uygun inşa edelim. Bunu yaparsak daha güzellik katacak.

'DİKEY MİMARİ' ELEŞTİRİSİ

Gerçekçi olmak lazım. Bazı konularda, belediye başkanları, belediye meclisleri sizler gibi düşünmeyebilirler. Benim arsam buradaki nüfusa cevap vermiyor. Onun için burada zemin +3 ile hareket edersek, buradaki vatandaşın konut ihtiyacını karşılayamayız diyorlar. Bunun için mecburuz diyorlar. Burada haklı oldukları yerler de var ama TOKİ aracılığıyla bazı farklı adımlar atılabilir.

TOPLU TAŞIMA YAYGINLAŞMALI

Mesela Marmaray... Şuanda Marmaray milyonlarca insanı Üsküdar'dan Sirkeci'ye geçirmiştir.

Zamanı en değerli şekilde kullanmalıyız.

İSTANBUL DEPREME HAZIR MI?

Bu konu ile ilgili her şeyden önce, depremin sebepleri, sebep-netice ilişkisi açısından önemli. Kentsel dönüşüm neden gündemimize geldi? Biz kaçak yapılaşma ile devam edersek fatura çok çok ağır olur. Japonya'ya bakıyorsunuz 8.5-9 şiddetinde deprem oluyor, neticeye bakıyorsunuz. Zemin etütleri ona göre, inşaatlar ona göre yapılıyor.

Bizde ise bakıyoruz kullanılan malzemeden, Kartal'da gördük, deniz kumundan tutun, inşaat demirlerine kadar, bunların hepsi hurda. Kullanılması gereken çimentosu falan bunlarda bu hassasiyet yok. 3 kat olması gereken yer 8 kat 10 kat olursa bunlar karşınıza bedel olarak gelir.

TOKİ bu hassasiyetlerin içindedir. Tüm hassasiyetlere dikkat ediyor. Biz de bu konuda arkadaşlarımızı sıkıştırıyoruz. En ufak bir taviz, fire vermememiz lazım. TOKİ'yi biz para kazansın diye değil, şehirleşmede güveni, güzelliği yakalayalım diye kurduk. Benim vatandaşım da huzur için de buralarda yaşasın.

Kentsel dönüşüm dediğimiz olay da bu. Ama vatandaşın da bize yardımcı olması lazım.

'Benim binam kaliteli değil' noktasından bakmıyor. O yine 'Benim şuanda 5 çocuğum var en azından 5 çocuğumun da birer dairesi olması lazım' diyor. Buradan baktığı için işimizi zorlaştırıyor. Böyle olunca netice almak zorlaşıyor. Medyanın, vatandaşın bize çok yardımcı olması lazım. Kartal'da olduğu gibi, 21 vatandaşımız öldükten sonra... Sonrasında eyvah eyvah deniyor.

Kartal'da ilk olarak 10 binanın yıkım kararını çıkardık. Orada dinlemedik. Bundan sonra da dinlemeyeceğiz. İhbarlar geliyor. Bakanlıklarımız vasıtasıyla tüm oralarda yıkım noktasında sorunlu olan yerlere Valilik yazılarını gönderiyor. Oraları boşaltılarak, kiralarını biz devlet olarak vereceğiz.

KAYYUM ATAMALARI OLACAK MI?

Terörle ilişkisi olmayan seçim kazanmışsa, o insanlara adımımız olmaz. Ama terörle ilişkisi seçim öncesi tespit edilememişse, daha sonra tespit edilirse onu orada tutmayız. Bunu ben değil yasalar söylüyor. Devletten aldığı parayı Kandil'e boca ediyorlar. Biz bu milletin parasını yatırım yapsınlar diye ödüyoruz.

Tabi ki kayyumlar atanabilir. Bu kanunun, hukukun verdiği bir haktır. Biz halkımızı zulme teslim edemeyiz.

"KAYYUMDA GEÇ KALDIK"

Yerelde beka olmayınca genelde de olmaz.

Zillet İttifakı kendi içinde koltuk kavgasında. Bizim böyle bir derdimiz yok.

Kayyum atamalarında geç kaldık biz geç. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Bu ülkeyi bölmek isteyenlerle yapılan ittifakı ne tarih ne millet affetmeyecektir.

HDP'NİN ADAY GÖSTERMEMESİ

HDP, Güneydoğu'da aday gösteriyor. Onun aday gösterdiği yerde CHP, İYİ Parti aday gösteriyor mu? İYİ Parti'nin aday gösterdiği yerde HDP, CHP aday gösteriyor mu?

İzmir aynı durumda. Mersin'de Adana'da durumlar aynı. Birinin olduğu yerde bir diğeri yok. Bazı yerlerde hesap şaşırması oluyor, buna girmedikleri oluyor. Olay çok daha ileri gidiyor. Pensilvanya'nın talimatları, Kandil'in talimatları var. 'Güneydoğu'da Doğu'da kendi adaylarımızı destekleyeceğiz ama Batı'da AK Parti'nin MHP'nin kazanmaması için biz aday göstermeyeceğiz' diye çok açık net kendi ekranlarından da bunu dinledik.

Bundan sonra da terörle mücadelede aynı ruh ile devam edeceğiz.

"FETÖ VE KANDİL KOORDİNELİ"

Bu tür şeylerde Kandil de Pensilvanya da iletişim ağları kesilmiş değil. Yeri geliyor Pensilvanya bunlarla koordine vaziyette. Bunların siyaset etme anlayışını etkiliyor. Aynı şekilde Kandil'de verdiği mesaj ve isimlerle bunları etkiliyor. Nerede aday çıkaracağız, çıkarmayacağız bunu belirleme noktasında kalıyor.

"KONTROLLÜ DARBE" TARTIŞMASI

Tutarı hiç olmayan 'kontrollü bir darbe girişimidir' diyor. Bu kontrollü bir darbe girişimi ise senin 7 Ağustos'ta Yenikapı'da ne işin var? Neden geldin? Seni o kadar sıkıştırdılar ki Yenikapı'ya geldin. Gece 01.15'te Atatürk Havalimanı'na iniyorum sen ise 23.15'te iniyorsun, FETÖ kontrolündeki tanklar içinden geçip Bakırköy'e gidiyorsun.

Bay Kemal'un kullandığı bu sözü, FETÖ elebaşısı da aynı sözü kullandı. 16 Temmuz'da 'kontrollü darbe' dedi, orada kendisi açığa çıktı. Bunu ilk önce FETÖ kullandı daha sonra da o kullandı. Bay Kemal kendini bununla güvence altına almak istedi ama alamadı. Havalimanından kaçışı görüntülendi. Bay Kemal neden FETÖ ile aynı ifadeleri kullanıyor? Çok ciddi açıkları var. Tüm hayatı yalan ve iftira üzerine kurulu olduğu için bunlardan kurtulamıyor.

EKONOMİDEKİ SPEKÜLASYONLAR

Bu yeni bir kampanya değil. S&P'nin Türkiye'ye karşı politik bir davranışı sözkonusu. Bu değerlendirmeler ekonomik gelişmelerden uzak, siyasidir. Bizim S&P ile bir ilişkimiz kalmadığı için bu onları çıldırtıyor.

Bankacılık sistemimiz sağlam bir şekilde yoluna devam ediyor. Rakamlar da bunu ortaya koyuyor.

BDDK bu yıl sorunlu kredi oranının yüzde 6 olacağını söylüyor. Nereye düştüğü göstermesi açısından bu da önemli. Sektörlerin genelinde bu oran en kötü senaryoda bile çift haneye ulaşmayacak. Bankacılık bu konuda iyi durumda.

TANZİM SATIŞLAR

Bundan özellikle bu zincir marketler rahatsız oluyorlar. Buradan bir açıklama yapayım... Biz nereden bu işe girdik, patates, soğan, sivri biber, patlıcan gibi... Bundan dolayı işe girdik. Patatesler, soğanlar depolanıyordu. Vatandaşım üreticiden 2-3 TL'ye alınırken, vatandaşıma 8-10 TL'ye geliyordu. Çarşı pazara arkadaşlarımızı gönderdiğimizde doğru olduğunu gördük. Zincir marketlerde bunun çok daha üst düzeyde olduğunu gördük. Ben arkadaşlarımı gönderdim, doğru olduğunu gördük. AK Partili belediyelerle bu işe girelim dedik. Bu çadırlarda vatandaşlarımıza bu adımı atalım dedik. Bu adımı attık ve fiyatlar bir anda yüzde 50 düştü. 31 Mart'a kadar bu süreç böyle devam edecek. Ama zincir marketlere ne oluyor, neden rahatsız oluyorsunuz? Siz 250-300 çeşit ürün satıyorsunuz. Neden rahatsız oluyorsunuz?

OTOMOTİVE TEŞVİK GELİYOR MU?

İç pazarı tekrar hareketlendirmek için BDDK kredi kartları ile ilgili bir açıklaması oldu. Taksit sınırında vadenin uzatılması konusunda açıklaması oldu. Bu ciddi manada tüketiciyi rahatlatacaktır.

TRUMP İLE YAPILAN GÖRÜŞME

Açıklamada da anladığınız gibi, aramızdaki ikili görüşmelerimiz genel itibariyle olumlu geçmektedir. Bunda da Suriye konusuna gelince, olumlu bir görüşme yaptık diyebilirim. Savunma Bakanımız Washington'daydı. O da görüşmelerini yaptı. Bu görüşmeler ile birlikte iş daha iyi noktaya gelecek. Net bilgileri Sayın Bakan'dan alacağım. 75 milyar dolar hedefimiz de çok çok önemliydi. Patriotlar meselesi... "Sizin döneminizin değil Obama döneminin getirdiği neticedir. O zaman biz talep ettik. Obama Kongre'den bunu halledebilseydi bu noktaya gelmeyecektik." Kendisi de bana 'çok haklısınız' dedi.

Şimdi Sayın Trump ile görüşmelerimizde netice alabiliyoruz. Geçmişte bunlar yoktu.

ABD-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

Çok önem verdikleri bir ismi Türkiye'ye Büyükelçi olarak atadılar. 1-2 hafta içinde göreve başlayacak.

Kendisiyle konuştuğumda, 'çok önemli bir büyükelçimi gönderiyorum' dedi. Anlık adımları atma imkanımız olacak.

31 Mart'tan sonra belki ben bir Washington ziyareti yapma durumum olabilir. Belki kendisi Türkiye'ye ziyarette bulunabilir. Bu konular bizim için önem arzediyor. 75 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmamız, Rusya ile 100 milyar dolar hedefimiz sıradan olaylar değil. Bu adımları atarak iyi bir konuma geleceğiz.

GÜVENLİ BÖLGE KONUSU

Sayın Trump ile olayı belli bir noktaya taşıdık. Güvenli bölgeyi bizim stratejik anlayışımız dışına taşınırsa bunu kabul etmemiz mümkün değil. Benim sınırım. Kontrolün bizde olması gerekir. Havan topu, füze ilk olarak benim ülkeme geliyor. Yoksa benim ülkeme füze düştükten sonra tedbir alınmaz. Yoksa yerinde bunu imha etmek durumundayız. Bunun için de güvenli bölge diyoruz.

Asla buna müsaade etmeyeceğimizi tüm liderlere, gerek Soçi'de gerek Astana'da gerek ikili görüşmelerde söyledik. "

ulusal.com.tr

deprem istanbul erdoğan