Denizli'deki FETÖ davası
- Tavas ilçesinde 31'i tutuklu 72 şüpheli hakkında açılan davanın ilk duruşmasına beşinci günde devam edildi
DENİZLİ (AA) - Denizli'nin Tavas ilçesinde, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında açılan davanın duruşmasına devam edildi.
Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonuna dönüştürülen Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'nde pazartesi başlayan duruşmaya, 31'i tutuklu 65 sanık ve avukatları ile sanıkların yakınları katıldı.
Mahkeme heyeti, kimlik tespitinin ardından sanıkların sorgu ve savunmasını almaya devam etti.
Sanıklar suçlamayı kabul etmezken, tutuksuz yargılanan sanıklardan Salih Kurun, Tavas'ta gazete dağıtımı yaptığını, geçimini sağlamak için çalıştığını, örgüt üyesi olmadığını belirterek, "Tavas abisi" olarak bilinen kişilerin ilçenin sorumlusu olduğunu, cemaat adına çalıştıklarını, görevlerini bilmediğini öne sürdü.
Kurun, "Gazetenin temsilcisi Turgut Canevi, 7 Haziran seçimlerinde bana MHP'ye ya da CHP'ye oy vermemi söyledi, bundan önceki seçimlerde AK Parti'ye oy vermemi söylemişti." dedi.
"15 Temmuz gecesi nerede olduğu" sorulan Kurun, "Nerede olduğumu bilmiyorum, pazarcılık yapmaya yeni başlamıştım. Ben darbenin olduğu gece ertesi gün gideceğimiz pazar için Denizli'ye gelmiştim. O pazara ilk kez gelmiştim, bu sebeple mahallesini bilmiyorum. Sabah pazara tezgah açmak istediğimizde belediye görevleri darbe olduğunu söylediler daha sonra Tavas'a döndüm." diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Emin Sandıkcı, tutuksuz yargılanan Ahmet Kompas'ın savunması sırasında söz alarak, ''Sanık, savcının ilk huzuruna çıktığında 'senin aklın başına gelmemiş' diyerek geri gönderilmiştir ve ifadesi alınmamıştır. İki gün sonra alınmıştır. Aklı başına bu şekilde gelmiş midir?" diye sordu. Mahkeme Başkanı Sandıkcı'yı uyarırken, ''Bu soru sebebiyle sorunun ciddiyeti ve kendisini savunmaya yönelik katkısı olmayacağı hususlarında uyarıldı." ifadesini kullandı.
Sanıklardan Osman Pakmak, Garipköy beldesinde 1992-1999 yıllarında belediye başkanlığı yaptığını hatırlatarak, bazı beyanlarla kendisine suç isnat edildiğini, belediye başkanlığı yaptığından hasımlarının şikayet etmiş olabileceklerini söyledi.
İzmir'de 1962-1968 yıllarında imam-hatip lisesi ve ilahiyatı okuduğunu sonra öğretmenlik yaptığını dile getiren Pakmak, "İzmir'de İmam Hatip ve İlahiyata Öğrenci Yetiştirme Yurdunda ABD'nin ikinci imamı diye ifade edilen İsmail Büyükçelebi ile 4-5 yıl kadar beraber kaldık. Kardeşi Mehmet Ali Büyükçelebi de bizim kaldığımız yurtta kaldı, abisinden iki yıl sonra geldi. 1966'da lise ikinci sınıfta iken vaiz olan Fetullah Gülen yurda müdür olarak geldi. Benim kaldığım 1968'e kadar yurtta müdürdü ancak kendisiyle birebir görüşmem ve konuşmam olmadı, bazen sıkıştığımızda etütlerde yardımcı oluyordu. Bir daha da görmedim. Fetullah Gülen'in okullarının başarıları sebebiyle devlet büyükleri tarafından taltif edilmesine hayıflandım. Bu sebeple onu daha iyi tanımak için kitaplarını aldım, okudum. Okuduğum kitaplar daha çok ayet, hadis, Peygamberimizin ve sahabilerin hayatı hakkında idi. Evde bulunan bazı kitaplar da oğluma aittir. O da bir süre Denizli'de dershanede çalışmıştı." dedi.
Oğlunun adı ve nerede olduğu sorulan Pakmak, "Oğlum Arif Almanya'da, soyadını Mollaosmanoğlu olarak değiştirdi. Bize zaten öyle derler, köyde sokağımızın ismi de Mollaosmanoğlu'dur." yanıtını verdi.
İsmail Büyükçelebi ile görüşüp görüşmediği sorulan Pakmak, "İzmir'den 1968'de döndükten sonra görüşmedim. Zaten buralara hiç gelmezdi, geldiyse de ben görmedim. Ağabeyinin vefatından sonra başsağlığı dilemek istedim, zaten cenazesine de yetişemedim. Taziyeye gittiğimde bulamadım, yakınlarından telefonunu aldım ama ABD'nin burasıyla saat farkından dolayı bir türlü arayamadım. Bir süre sonra Tavas'ta bir camide denk geldi, o zaman başsağlığı diledim, çok kısa bir görüşmemiz oldu. Onun dışında da görüşmedim." şeklinde konuştu.
Pakmak, üzerinde çıkan dolarlarla ilgili olarak da "Üç-dört yıl kadar önce köyde bir cuma namazı çıkışında yardım toplanıyordu. Yardım kutusunda dolar çıkınca, imam 'Bunu ne yapalım, tutanak matbu olduğundan nereye yazalım' dedi. Ben de iki doları 5 lira vererek aldım. Bulunan 2 dolar odur." şeklinde savunma yaptı.
Evinde yapılan aramada bulunan fotoğrafta Fetullah Gülen'in yanındaki kişiyi tanımadığını öne süren Pakmak, daha önce bu fotoğrafın nerede olduğunu unuttuğunu, arama sonucu ortaya çıktığını kaydetti.
Sanıklar, terör örgütü üyesi oldukları iddiasını kabul etmezken, mahkeme başkanı duruşmaya pazartesi devam etmek üzere ara verdi.
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının koordinesinde, Tavas Cumhuriyet Başsavcılığınca "FETÖ/PDY'nin Tavas'taki çatı yapılanması"na yönelik soruşturma kapsamında 31'i tutuklu 72 kişi hakkında hazırlanan ve Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, FETÖ'nün örgütlenme şekli, hiyerarşik yapısı, bu yapıya bağlı kişilerin hareket tarzları anlatılıyor.
İddianamede, FETÖ/PDY'nin Tavas'taki mütevelli heyet oluşumu, dershane, yurt, pansiyon ve okullardan oluşan eğitim yapılanması, ilçedeki kadın yapılanması ve ışık evleri yapılanması yer alıyor. "ABD imamı" olduğu belirtilen İsmail Büyükçelebi'nin Tavaslı olmasından dolayı ilçeye büyük önem verildiği belirtilen iddianamede, Büyükçelebi'nin 2014'te geldiği Tavas'ta 70 kadar kişinin katılımıyla toplantı yaptığına ilişkin bilgilere de yer veriliyor.
Zanlılar hakkında "örgüt üyesi olmak" ve "örgüte yardım yataklık etmek" suçlarından 5 ila 10 yıl arasında hapis cezası isteniyor.