'Anız yakmak, toprağın gücünü yakmak demektir'

Türkiye'nin önemli tarım arazilerinin bulunduğu ve GAP'ın merkezi konumundaki Şanlıurfa'da anız yangınları tehlike oluşturuyor.

'Anız yakmak, toprağın gücünü yakmak demektir'

Tarım alanı büyüklüğü bakımından Türkiye'de ilk sıralarda yer alan Şanlıurfa'da, geçen yıl sonbahar aylarında erken başlayan, mayıs ayı ortalarına kadar aralıksız etkili olan yağış nedeniyle otlaklar arttı.

Haziran ayının son haftasından itibaren etkili olan sıcaklar otlakların kurumasına neden olurken bölgede ikinci ürün ekimi için anızların yakılması tehlike oluşturuyor.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, anız yakılmaması için hazırladığı kamu spotu videolarla vatandaşları bilinçlendirmeye çalışsa da kent genelinde artan sıcaklıklarla birlikte son bir ayda bin 300 anız yangını çıktı.

Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Çullu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl mevsim ortalamalarının üzerinde seyreden yağışlarla bölgede meraların genişlediğini, buna bağlı olarak otların artığını söyledi.

Yaz sıcaklarının başlamasıyla meralardaki otların kurumaya başladığını belirten Çullu, "Bu da zaman zaman yangınlara neden oluyor. Bunun önceden tedbirinin alınması gerekiyor. Özellikle ormanların ve ekili alanların bulunduğu yerlerde otların kurumadan biçilmesi ve tedbirlerin alınması gerekir. Bunlar yapılmadığı zaman bazen isteyerek bazen kazayla yangınlar çıkıyor. Zor şartlarda oluşturulan orman alanlarımız yok ediliyor. Bunun yanında ekili alanlar da zarar görüyor." diye konuştu.

"Anızı toprağa kazandırdığınız zaman daha az gübre kullanırsınız"

Çullu, Güneydoğu Anadolu'da son yıllarda artan imkanlarla birlikte ikinci ürün ekiminin yaygınlaştığını vurgulayarak, "Bölgede çiftçilerimiz ikinci ürün ekiminde, özellikle buğday hasadının ardından mısır ve pamuk ekimi yapıyor. Bunu yapmak için de çoğu zaman buğdaydan kalan anızı yakıyor. İstediğimiz bunun yaşanmaması fakat bu yıllardan beri yapılıyor." dedi.

Anız yakılmadan tarladaki kalıntıların toprağa karıştırılması gerektiğini dile getiren Çullu, "Anız yakmak, toprağın gücünü yakmak demektir. Toprağın gücü içindeki gübre, biyolojik canlılardır. Bunlar yakıldığı zaman çiftçi daha çok gübre atmak zorunda oluyor. Anızı toprağa kazandırdığınız zaman daha az gübre kullanırsınız ve veriminiz de ciddi anlamda artar. Çiftçi bunun farkında değil. Anız yakmakla toprağı işlemek kolaylaşıyor fakat toprağın gücünü kaybettiriyor. Ne kadar bitkisel artığı toprağa karıştırırsan o toprağı güçlendirmiş oluyorsunuz." ifadesini kullandı.

Son bir ayda bin 300 anız yangına müdahale edildi

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Yangın Önleme ve Eğitim Şube Müdür Azad Birinci de bu yıl yağışların bölgede ot ve bitki popülasyonunu artırdığını, mevsimle birlikte kuruyan otların da yangın risklerini fazlalaştırdığını belirtti.

Sıcaklıkların artmasıyla otluk ve anız yangınlarının sık sık yaşanmaya başladığına dikkati çeken Birinci, "Geçen yıllara göre bu yıl çok fazla ot ve anız yangınlarıyla mücadele ediyoruz. Geçen yıl verilere baktığımızda çöp, ev, ot, anız ve benzeri yangınlardan 10 bin müdahalemiz var. Bu yıl son bir ay içerisinde anız yangınları sayısı bin 300'e ulaşmış durumda." değerlendirmesinde bulundu.

Birinci, bölgenin kendisine özgü endemik canlı bir popülasyona sahip olduğunu dile getirerek, "Vatandaşlarımızın ve çiftlerimizin anız yakmamaları konusunda çok dikkatli olması gerekiyor. Bunun ciddi zararı ve cezaları var. Her şeyin bir tarafa vicdanen bu işlere girmemeleri gerekiyor. Bazen yangınlar çeşitli nedenlerden çıkabiliyor. Özellikle şehirler arası yollarda yolculuk yapan şoförlerin izmaritlerini atmaması, içtikleri içeceklerin özellikle cam ve alüminyum atıklarını atmamaları gerekiyor. Bunlar ciddi yangın sebepleri." diye konuştu.

şanlıurfa