Enflasyon 10 ayın en hızlı düşüşünü gerçekleştirdi
"Enflasyonun seyri açısından döviz kurları daha belirleyici"
Enflasyon haziran ayında yüzde 0,27 gerileyerek 2016 yılının ağustos ayından bu yana en hızlı düşüşünü gerçekleştirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından bugün açıklanan verilere göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) haziranda yüzde 0,27 azalırken, yıllık enflasyon da yüzde 10,90'a geriledi. Yıllık enflasyon, mayıs ayında yüzde 11,72 seviyesinde gerçekleşmişti. Analistler, enflasyonun baz etkisiyle temmuz ayında da düşüşünü devam ettirebileceğini ve yıllık bazda tek haneye geri dönebileceğini tahmin ediyor. Yıllık TÜFE, bu yılın şubat ayında, nisan 2012'den bu yana ilk kez çift haneye yükselmişti.
AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete göre ekonomistlerin haziran ayın enflasyon beklentilerinin ortalaması yüzde sıfır ve buna göre yıllık enflasyon tahmini de yüzde 11,20 seviyesinde bulunuyordu.
AA Finans Analisti ekonomist Haluk Bürümcekçi, enflasyonun geçen yıla göre düşük gelmesinde, beklendiği gibi gıda fiyatlarındaki düzeltme ve enerji fiyatlarındaki gerilemenin etkili olduğunu söyledi.
Bürümcekçi, vergi indirimine rağmen mobilya ve ev aletleri grubunda fiyat artışlarının devam ettiğini, kurlara hassas olan diğer gruplarda (araç satın alımı, telefon ekipmanı, görsel-işitsel sistemler) ise gerilemelerin gözlendiğini belirterek, gıda enflasyonunun işlenmemiş gıda kaynaklı gerilediğini, işlenmiş gıda fiyatlarında ise yükselişin devam ettiğini vurguladı.
Bürümcekçi, haziranda yüzde 10,90'a gerileyen yıllık TÜFE'nin, Enflasyon Raporu'nda yer alan yıl sonu Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) tahmininin (yüzde 8,5) belirgin üzerinde kaldığını kaydetti.
Gelecek dönem seyri açısından, gıda fiyatlarının belirsizliği ve oynaklığı dışında, ham petrol ve diğer emtia fiyatlarının görünümü, döviz kuru hareketleri ve kamu fiyat/vergi ayarlamalarının enflasyon üzerindeki risklerin yönünü belirleyeceğini ifade eden Bürümcekçi, son bir yıllık dönemde kur sepeti bazında Türk lirasındaki değer kaybının yüzde 20 düzeyinde seyretmesinin kurlardan fiyatlara geçiş riskinin yüksek kalmaya devam ettiği anlamına geldiğini, bu nedenle enflasyonun seyri açısından döviz kurlarının seyrinin daha belirleyici olduğuna dikkati çekti.
Bürümcekçi, manşet enflasyonun baz etkilerini dikkate alınca sigaradaki otomatik vergi ayarlamasının durdurulmasının da yardımıyla temmuz ayında yüzde 10'un hafif altına gerilemesini beklediğine değinerek, "Ağustos-kasım döneminde tekrar yükselmesi ve aralıkta belirgin gerilemesi yani dalgalı seyri söz konusu görünmektedir. Ancak yılı tek hanede kapatmasını halen zor görmekteyiz." dedi.
Merkez Bankasının en son Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, tüm faiz oranlarını sabit bıraktığını hatırlatan Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"TCMB tarafından 'ek parasal sıkılaşma politikası' devam ettirilerek ortalama fonlama maliyeti yüzde 11,96 civarı ve gecelik repo faizi yüzde 12,25 civarında korunarak TL'ye belli ölçüde destek verilmektedir. Ancak ortalama fonlama maliyetini şu ana kadar manşet enflasyona göre ayarlayan TCMB'nin, haziran ayındaki olumlu enflasyon gerçekleşmesine paralel bir miktar likidite gevşemesine gidebileceği beklentisi oluşabilir.
Bu bağlamda, TCMB'nin veri sonrası ilk iş gününde (yarın) repo ihalesi açıp açmayacağı önemli sinyal olacaktır. Bu yönde bir karar, enflasyonun önümüzdeki ayda da büyük olasılıkla gerileyeceğinden ortalama fonlama maliyetinin düşmeye devam edeceği şeklinde algılanacaktır."
"Enflasyon yılı yüzde 9-9,5 civarında tamamlayabilir"
Ziraat Bankası Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz da enflasyonun gerilemesindeki ana etmenin gıda fiyatlarındaki yüzde 1,2'lik aylık düşüşü olduğunu belirterek, bu sene başında enflasyonun çift hanelere ulaşmasının nedenleri arasında; vergi düzenlemelerinin, petrol fiyatlarının varil başına 60 doalra yaklaşmasının, Türk Lirası’nın sepet bazında yaklaşık yüzde 20 değer kaybetmesinin ve gıda fiyatlarındaki oynaklığın öne çıktığını anımsattı.
Gıda fiyatlarındaki oynaklığın haziran ayı ile birlikte, mevsimsel özellikleriyle uyumlu şekilde azalmaya başladığına dikkati çeken Yılmaz, "Gıda fiyatları, ortalamasına dönme özelliğine sahipler. Geçtiğimiz yıl, yaklaşık yüzde 1 seviyesine kadar yavaşlayan gıda enflasyonu yüzde, 10,1 oranındaki uzun dönem ortalamasına geçen senenin sonuyla birlikte dönmeye başlamıştı. Bu sene başında artan oynaklık gıda enflasyonunun tarihi ortalamanın üzerine çıkmasıyla sonuçlandı. Şimdi tekrar gıda enflasyonunun ortalamasına doğru dönmesini bekleriz." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Gıda Komisyonu’nun devreye aldığı kırmızı et gümrük vergisi gibi uygulamaların da gıda enflasyonunu iyileştirici yönde etkilemesini beklediğine değinerek, gıda enflasyonunun mevcut eğiliminin, merkez bankasının sene sonu yüzde 9 beklentisi ile aynı doğrultuda olduğunu söyledi.
Hem üretici tarafında baskının azalması, hem de kur geçirgenliğinin düşmesiyle dez-enflasyon trendinin belirginleştiğini dile getiren Yılmaz, temmuz ayında enflasyonun geçen sene kaydedilen yüksek baz etkisi sayesinde tek hanede gerçekleşmesinin mümkün olduğunu bildirdi. Yılmaz, yine baz etkisiyle istatistiksel açıdan kasım ayına kadar enflasyonun sınırlı şekilde yükselmesini beklediğine kaydederek, buna karşın aralık ayında keskin bir düşüşle yılı yüzde 9-9,5 civarında tek hanelerde bitirme ihtimalinin bulunduğunu dile getirdi.
"TCMB ortalama fonlama maliyetini sınırlı düzeyde düşürebilir"
DenizBank Yatırım Hizmetleri Grubu Strateji Yönetmeni Orkun Gödek ise haziran ayında manşet enflasyonun düşüşüne çekirdek kalemlerin sınırlı düzeyde de olsa olumlu katkıda bulunduğunu belirterek, endeks içerisindeki ağırlığı nedeniyle belirleyici konumda olan gıda fiyatlarının seyrinin aylık enflasyonun gerilemesine yardımcı olduğunu ifade etti.
Gıda fiyatlarındaki yüzde 1,19 ile gıda ve alkolsüz içeceklerdeki yüzde 1,06’lık gerilemenin manşet enflasyona aşağı yönlü katkıda bulunduğuna dikkati çeken Gödek, aylık enflasyondaki düşüşe rağmen hizmet grubu kalemlerinin yüksek seyrinin devam ettiğini söyledi.
Gödek, sepet kurdaki gerilemenin hız kesmesinin, fiyatlardaki düşüşün ivmelenmesine engel olduğuna değinerek, "Yaz döneminde yıllık enflasyonun gerilemeye devam etmesini bekliyoruz. Yılın dördüncü çeyreğinde ise aralık ayı dışında enflasyonda zorlanma olacağı kanaatindeyiz. Şu an için yıl sonunda enflasyonun tek hanede kapanış yapmasını beklememekle birlikte, yaz dönemindeki olası gelişmelerin ve haziran ayı performansının da yardımıyla gerçekleşme ihtimalinde artış olduğu düşüncesindeyiz." dedi.
TCMB’nin ortalama fonlama maliyetinde sınırlı düzeyde aşağı yönlü güncelleme yapabileceğine yönelik beklentilerini koruduklarını aktaran Gödek, enflasyon verilerini Türk lirası cinsinden değerlenen varlıklar için olumlu gördüğünü ancak yurt dışı tahvil piyasaları gelişmelerinin pozitif havayı sınırladığını dile getirdi.