Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Amerika'dan talepleri sıraladı
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Trump'ın danışmanı McMaster'la görüştü. Amerika Türkiye'ye yine "YPG'ye silah vermeyeceğiz" sözü verdi. Ankara ise artık söylem değil eylem istiyor
Ankara-Washington diplomasisinin gündemi yine Amerika'nın terör örgütü PKK/PYD'ye verdiği silah ve mühimmatlar oldu. Amerika yine "YPG'ye silah vermeyeceğiz" dedi. Türkiye ise artık laf değil icraat bekliyor.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ile görüştü. Anadolu Aajansına (AA) göre görüşmede, McMaster, "YPG'ye silah veremeyeceğiz" dedi.
Kalın, Amerika'nın Türkiye’nin meşru güvenlik kaygıları dikkate almak zorunda olduğunu vurguladı. Yanlış anlamaları önlemek için yakın koordinasyon içinde olunması konusunda mutabık kalındı.
Amerika'nın defalarca tekrarladığı söze Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu yanıt verdi.
Antalya Kültür Merkezi'nde İl Danışma Meclisi toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, Amerika'dan talepleri sıraladı.
Çavuşoğlu şunları söyledi:
"Daha önceki konuşmada Sayın Trump, artık YPG onların tabiriyle SDG'ye silah vermeyeceğini söyledi. Ve bu konuşmada da artık silah vermediklerini, 'artık vermiyoruz' diyerek vurgulayarak söyledi. Ama Amerika'dan farklı sesler geliyor, tabi McMaster ulusal güvenlik danışmanı ve bu işleri koordine etmesi gereken de kişi Washington'da. Dolayısıyla artık Amerika'nın somut bir şekilde bunları göstermesi gerekiyor. Çünkü bir güven bunalımı var. 'Vereceğiz' diyen var, 'vermeyeceğiz' diyen var. Başkan bir şey söylüyor, Pentagon'dan başka şeyler geliyor. Burada, arazide onlarla iç içe girmiş insanlar var, ABD askerleri var. Onlar farklı şeyler söylüyor. Ciddi bir devlete yakışır bir şekilde artık, söylemden çok somut adım görmek istiyoruz.
İşte silah vermediğini görmemiz lazım. Bir terör örgütüyle ABD'nin bağını koparması gerekiyor. Ve onlara da tamamen silahı bıraktırması gerekiyor. Kendi verdikleri silahları geri alması gerekiyor. Münbiç'ten derhal çekilmeleri gerekiyor. Dolayısıyla terörle mücadele ettiğini söyleyen bir ülkenin terör örgütüyle ki kendileri de itiraf ediyorlar PKK'yla bir farkı yok diye, dolayısıyla tüm bağını koparması gerekiyor. Bir de kaybolan güveni tekrar tesis edecek adımların atılması lazım. Bunları bize göstermesi gerekiyor. Ama McMaster o gün Trump'ın Cumhurbaşkanımıza telefonda söylediğini teyit ediyor.
Geçen gün Amerika'dan bir heyet geldi, bir çalışma grubu oluşturmuştuk. Bu çalışma grubu çerçevesinde terörle mücadele, terörün finansmanıyla mücadele gibi çok önemli konularda toplantılar yaptık. Konsolosluklar, mülki, adli meselelerle ilgili bu diyalog zaten devam ediyor, kopmuş değil. Ama bir güven zedelenmesi oldu, bu da bizden kaynaklanmadı. Çünkü biz söz verdiğimiz zaman bu sözü yerine getiriyoruz. Bugün dünyada Recep Tayyip Erdoğan'ı seven de sevmeyen de 'Recep Tayyip Erdoğan bir söz verdiği zaman yapar' diyor. Biz bu imajı ABD'de de görmek istiyoruz. Maalesef bugüne kadar çok söz verildi. Münbiç'te, en son Rakka'da silah verme konusunda bunlar maalesef tutulmadı. Dolayısıyla tüm bu alanlarda söylemden çok somut adımları görmek istiyoruz
Gittiği yere kadar gidecek. Terörle mücadele ederseniz, teröristler bitinceye kadar mücadeleyi sürdürmeniz lazım. Bize yönelik tehdit neredeyse orada onu yok etmemiz lazım. Bizim söylediğimiz gayet açık net."
ulusal.com.tr