CHP'li Bülent Tezcan'dan Adalet Bakanı'na 'mail' çağrısı

CHP'li Tezcan, 'Kılıçdaroğlu'nun maillerinin izlendiği' şüphesiyle ilgili Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a çağrıda bulunarak "Açıklamazsa töhmet altında kalır" dedi

CHP'li Bülent Tezcan'dan Adalet Bakanı'na 'mail' çağrısı

CHP Grup Başkanvekili Bülent Tezcan, Habertürk'e konuk oldu. Darbe girişiminin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasının engellendiğini ileri süren Tezcan, Kılıçdaroğlu'nun maillerinin izlendiği iddiası ile ilgili olarak "Adalet Bakanı töhmet altındadır. Açıklamıyorsa demek ki herkesin maillerini izliyor. Bu bir skandaldır" dedi. Tezcan, referandum anketlerinde 'Hayır'ın yüzde 53-60 arasında göründüğünü söyledi. Tezcan'ın açıklamaları:

'KONTROLLÜ DARBE' İDDİALARI

Daha önce de söylemişti. Bütün veriler bu darbe ile ilgili ciddi şüphe uyandırıyor ve bunun üzerine samimiyetle gidilmediğini gösteriyor. Belgeler varsa zaten Sayın Genel Başkan açıklar. Darbenin siyasi ayağına dönük ciddi bir bariyer var. Komisyonun çalışmaları erken bitirildi. Zekai Aksakallı'nın ifadeleri var. 'Kışlalardan çıkılmaması' emrinin uygulanmadığını söyledi. Adil Öksüz meselesi... Özel olarak kaçışının sağlandığı kuşkuları ortada. Siyaseten uzandığı noktalara gitmemek için özel bir çaba harcanıyor. En alt düzeyde memurlar ihraç edilirken bunu kontrol eden, devlete yerleştirenlere yönelik bir operasyon yok. Darbenin siyasi ayağının olmadığı nasıl söylenir? Sistemi kuran kimdi, bunu yaptıran kimdi? Bunları devlete bir tapu memuru mu yerleştirdi. Mehmet Dişli'nin TSK'da önünün açılması için yasal değişiklikleri kim yaptı? OHAL yetkileri darbenin siyasi ayağını önlemek için kullanıldı. Sayın Genel Başkan daha önce de buna dikkat çekti. Anamuhalefet lideri buna dikkat çekmeyecek de kim dikkat çekecek?

"TARTIŞMAYI BAŞKA YERE ÇEKİYORLAR"

Sayın Genel Başkan grup toplantılarında da bunu söyledi. Niye bugün tartışılıyor. Çünkü son düzlüğe girildi. Kampanya başladığından bu yana 'Hayır'ın gerekçelerini anlatıyoruz ama 'Evet' diyenler gerekçelerini anlatamıyor. Bunun için tartışmayı başka yerlere çekmeye çalışıyorlar. Biz kendi açımızdan teklifin ne getirdiğini anlatmaya çalışıyorlar. 'Terörist' dediler, o tartışmaya girmedik. 'Neden parti logosu kullanmıyorsunuz' dediler, o tartışmaya da girmedik. Bizim stratejimiz açık.

"AK PARTİ'DEKİ BYLOKÇULAR" İDDİASI

Ne kadar Bylokçu olduğuna dair sayılar açıklandı. Bylokçu diye sıradan bir memurun ihraç edildiği bir ülkede Bylokçu siyasiler ile ilgili iddialar dolaşıyor. Ne komisyonda incelenmiş ne üzerine gidilmiş. CHP ile ilgili FETÖ konusunda kendince olmayan ilişkileri kurgulamaya çalışanlar, Cumhuriyet gazetesine ilişkiyi yamamaya çalışanlara bizim de bu iddialarla ilgili hangi adımı attığını sormaya ihtiyacımız var. Demokratik bir ülkede bu sorular sorulacak, üzerine gidilecek.

"ADALET BAKANI TÖHMET ALTINDA"

(Adalet Bakanı Bozdağ'ın 'ABD'den gelen mailleri açıkla' sözleri üzerine Kılıçdaroğlu'nun 'Maillerim mi izleniyor' diye sormasının hatırlatılması üzerine) Sayın Genel Başkanımız orada çok açık bir şekilde 'Bana gelen mail yok' diyor. 'Böyle bir mail varsa açıklayın' dedi. Adalet Bakanı, HSYK'nın başkanıdır anayasaya göre. Yani yargının en tepesindeki kişidir. Adalet Bakanı 'Sizin mailleriniz var' diyorsa ya yalan söylüyor ya da izletiyor. Bu bilgi doğruysa yasadışı bir izleme söz konusu. Her ikisi de vahim. Adalet Bakanı töhmet altındadır. Açıklamıyorsa demek ki herkesin maillerini izliyor. Bu bir skandaldır.

HÜSNÜ BOZKURT'UN AÇIKLAMALARI

Arkadaşımız açıklama yaptı. Bizim hiçbir zaman 'Evet' diyenleri denize dökme gibi bir düşüncemiz yok. Başından bu yana 'Hayır diyenler teröristtir' söylemine itiraz ediyoruz. Israrla bir Evet - Hayır üzerinden bir düşmanlaşma yaratılmak isteniyor. Oradaki heyecanla söylenen sözleri sunmaya çalışıyorlar. Israrla bir kavga kapısı arayışıdır. Kampanya dilini başından bu yana çatışma değil uzlaşma üzerine kurduğumuzu herkes biliyor. Sayın Cumhurbaşkanı Hayır çadırına girdi memnun olduk. Ama orada Genel Başkanımıza 'Yalancı' dedi, biz bunu büyütmedik. Hatta Genel Başkanımız 'Umarız orada Cumhurbaşkanı'na saygısızlık içeren bir tutum omlmamıştır' dedi. Kabul edilebilir sözler değil. Ama bu tartışmayı ısrarla sürdürmenin sebebi 'Evet'i savunmanın haklı yanı yok.

('İhraç edilecek mi?' sorusu üzerine) Parti karar verir.

"CUMHURBAŞKANI ÜZERİNDEN TARTIŞMIYORUZ"

Sistem tartışmalarını Sayın Cumhurbaşkanı üzerinden tartışmıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı bu yetkileri iyiye de kullanabilir. Ama yarın bir gün başka birinin kötüye kullanmayacağının garantisi var mı? Sayın Cumhurbaşkanı 'Kandırıldım' dedi. Bu yetkilerle hata yapmış olsaydı ne olurdu?

"HAYIR YÜZDE 53-60 ARASINDA GÖZÜKÜYOR"

Hayır çıkacağına eminim. Bir defa anketler var. 'Hayır' bandı yüzde 53-60 arasında değişiyor. 'Evet'in bütün gizleme çabasına, tartışmayı başka yöne çekme çabasına rağmen vatandaş bu işi anladı. 'Tek adama bu kadar yetki verilmez' diyor vatandaş. Millet, Meclis'in yetkilerine sahip çıkmak istiyor. Bu işaret, 'Hayır' çıktıktan sonra Meclis'i daha da güçlendiren bir anlayışı ortaya koymak lazım. Bu sonraki iş. Partizan cumhurbaşkanı istemiyor vatandaş.

"HAYIR ÇIKINCA YENİDEN DAYATILMAMALI"

Bu teklifi hazırlayanlar '367'yi de bulsa referanduma sunulacak' dediler. Güzel. Millet de buna 'Hayır' dedi... Siyasetin yapması gereken gerçek gündemine dönmektir. Milletin tek derdi bu değil. Sistem yürüyor, güçlendirmek lazım. Siz 'Hayır çıksa da yeniden dayatacağım' diyorsunuz.

chp kemal kılıçdaroğlu skandal adalet bakanı e posta Bülent Tezcan mail kontrollü darbe kemal kılıçdaroğlu chp