Büyükelçi Karlov suikastı davasına devam edildi

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Duruşmada eski polis Cüneyt Saatçi ile bulunduğu Tokat'tan video konferans sistemiyle bağlantı kuruldu ve "tanık" olarak ifadesine başvuruldu.

Polislikten ihraç edildiğini ve sanıklardan Kaan Bülbül'ü aynı polis okulunda eğitim görmeleri nedeniyle tanıdığını bildiren Saatçi, şu beyanı verdi:

"17-25 Aralık'tan önce birkaç defa Bülbül'ün davetiyle FETÖ mensuplarına ait eve iki ya da üç kez gittim. Dini kitaplar okuyor, sohbetler yapıyorlardı. FETÖ videolarını da seyrediyorlardı. Ancak ben kısa süre zarfında buradan ayrıldım. Evde Kaan Bülbül'den başka aynı sınıfta olduğumuz Ufuk Gül, Kadir Şamlı, Mevlüt Mert Altıntaş ve Sercan Başar da vardı. Polis okulunda eğitim almayan 'Hamza' kod isimli, gerçek ismini bilmediğim şahıs da vardı. Kitapları okutan, videoları izleten bu şahıstı. Bu kişi, polisliğe başladıktan sonra fakir aile çocuklarına yardım etmemizi söylüyordu. Ben kısa süre sohbetlere katıldım. Bu sohbetlerde polis okulundaki amirlerimiz ve sınıftaki öğrenci arkadaşlarımız hakkında bizden herhangi bir bilgi talebi olmadı. Sercan Başar ile Mevlüt Mert Altıntaş çok samimiydi. Mevlüt Mert, genelde Sercan ile gezerdi."

Saatçi, okulun bitmesinin ardından Diyarbakır'a atandığını ve "Fetullahçı Terör Örgütü'ne üye olduğu" gerekçesiyle de bu ilde halen yargılandığını bildirdi.

Duruşmaya video konferansla cezaevinden bağlanan sanıklardan Bülbül söz alarak Saatçi'nin yargılandığı davada adli kontrolle serbest olduğunu ifade etti ve "Okulda devre kaybı olmuştur, her şeyi yapabilecek biridir. Bunu kendi söylemiştir. Adli kontrolünü yakmamak ya da beyanlarıyla ters düşmemek için yalan beyan veriyor. Kabul etmiyorum. 33 aydır tutukluyum. Ailem de maddi ve manevi sıkıntı yaşıyor. Tahliyemi talep ediyorum." diye konuştu.

Tutuklu sanıklardan Hüseyin Kötüce ise suikastla alakası olmadığını savunarak, "Benimle bu dava arasında illiyet bağı kurmak için ortada bir tane somut delil yok. Masumum ve beraatımı istiyorum." dedi.

Suikastın işlendiği "Kaliningrad'dan Kamçatka'ya Rusya" adlı serginin organizatörü olan tutuklu sanık Mustafa Timur Özkan, FETÖ'nün talimatıyla sergiyi organize etmekle suçlandığına işaret etti. Özkan, "Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Sergiyi organize eden diğer iki kişi Rus'tur ve görevlerine devam ediyor. Onlar hakkında işlem yapılmazken ben iki yıldır özgürlüğümden mahrumum." diye konuştu.

Sanıklardan eski polis Ramazan Yücel, "Suikastçıyı tanımıyorum. Polis okullarımız, memleketlerimiz, görev yerlerimiz farklı. Olay gerçekleştiğinde Gaziantep'te tutukluydum. ByLock kullanmadım. 37 aydır tutukluyum." dedi.

İddianamede Altıntaş'ı cinayete azmettirmekle suçlanan sanık Şahin Söğüt de "ByLock kullandığına, suikast talimatı verdiğine, Mevlüt Mert Altıntaş'ı tanıdığına dair hiçbir delil bulunmadığı"nı iddia etti.

Şahin Söğüt'ün eşi Ayşe Söğüt ise 4 yaşındaki çocuğuyla yeterince ilgilenemediğini anlattı ve hakkında uygulanan elektronik kelepçeyle konutunu terk etmeme şeklindeki adli kontrolün kaldırılması talebinde bulundu.

Şahin ve Ayşe Söğüt'ün avukatı Adem Kaplan ise Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) "tutuklama nedenleri"ne ilişkin 100/2-3. fıkraları ile Terörle Mücadele Kanunu'nun "ceza artırımı"na ilişkin 5. maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunulması ve bu sırada yargılamanın durdurulması talebinde bulundu. Kaplan, gizli tanık "Garson"un da duruşmada dinlenmesini istedi.

Tutuklu sanıklardan Sercan Başar da "Bu menfur olay gerçekleşti ve hayatım değişti. İlk günden itibaren bütün bildiklerimi doğru şekilde anlattım. Hakkımda hiçbir delil olmamasına rağmen tutuklandım. FETÖ ile sınıf arkadaşımın daveti üzerine bilmeden katıldığım iki kahvaltı dışında iltisakım olmadı. 31 aydır tutukluyum. Artık dayanacak günüm kalmadı. Tahliyemi istiyorum." diye konuştu.

Tutuklu diğer sanıkların tahliye talebinde bulunduğu duruşmada, tutuksuz sanıklar ise haklarındaki adli kontrol kararlarının kaldırılmasını ve duruşmalardan vareste tutulmalarını istedi.

Cumhuriyet Savcısı Osman Durmuş firari sanıklar hakkındaki yakalama emirlerinin infazının beklenmesini ve tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını talep etti.

Sanıkların tutukluluklarına devam

Mahkeme heyeti sanıklar Ahmet Kılınçarslan, Hayreddin Aydınbaş, Hüseyin Kötüce, Kaan Bülbül, Mustafa Timur Özkan, Ramazan Yücel, Salih Yılmaz, Sercan Başar, Şahin Söğüt ve Vehbi Kürşad Akalın'ın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu 9 sanık hakkındaki yakalama emirlerinin infazının beklenmesini ve bazı kişilerin tanık olarak dinlenmesini kararlaştıran heyet, dosyaya yenilik getirmeyeceği gerekçesiyle gizli tanık "Garson"un dinlenmesi talebini reddetti.

CMK ve Terörle Mücadele Kanunu'nun bazı maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması, tutuksuz sanıkların duruşmalardan vareste tutulması ve adli kontrol şartlarının kaldırılması taleplerini de reddeden heyet, sanıklardan ByLock kullandığı iddia edilen Bülbül, Sevinç, Kılınçarslan ve Kötüce'nin varsa Bylock çözüm dökümlerinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından istenmesini kararlaştırdı ve davayı erteledi.

Karlov suikastı ve iddianame

Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, 19 Aralık 2016'da katıldığı sergide, polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmiş, Altıntaş da polis tarafından vurularak öldürülmüştü.

Olaya ilişkin soruşturma sonucunda FETÖ elebaşı Gülen'in de aralarında bulunduğu 28 kişi hakkında dava açılmıştı. İddianamede Gülen ile 16 sanığın suikastla doğrudan bağlantıları ortaya konurken "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "terör amacıyla tasarlayarak öldürme" suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yanında "terör amaçlı tasarlayarak öldürmeye azmettirme" ve "terör amaçlı kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından çeşitli sürelerle hapis cezasına çarptırılmaları istenmişti.

Soruşturma kapsamında ulaşılan ve biri suikastçı Altıntaş'ın örgüt içindeki "öğretmeni" Şahin Söğüt'ün eşi Ayşe Söğüt ile İzmir Polis Meslek Yüksekokulundaki eğitimi sırasında Altıntaş ile aynı "örgüt hücresi"nde yer aldığı kaydedilen 12 sanığın ise cinayetle doğrudan ilişkileri açığa çıkartılamazken, FETÖ üyesi oldukları belirlenerek "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapse çarptırılmaları talep edilmişti.

İddianamede Karlov suikastının arkasında 15 Temmuz darbe girişiminin faili ve aynı zamanda casusluk ve istihbarat örgütü olan FETÖ'nün bulunduğu, suikastın "Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilere yönelik provokasyon türünde bir eylem" olduğu kaydedilmişti.

Davanın, örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile Şerif Ali Tekalan ve Emrullah Uslu'nun da aralarında bulunduğu kimi sanıkları firari durumda.