Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Biz yeni anayasa diyoruz birileri de PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpmaya çalışıyor''
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Yeni Anayasa çalışmaları ile ilgili önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk 4 maddenin değiştirilmesi tartışmaları ile ilgili de, ''Biz yeni anayasa diyoruz, birileri de çıkıyor 'Gerekirse ilk 4 maddeyi de değiştiririz.' diyerek hemen PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpmaya çalışıyor.'' dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şu şekilde:
- Yaklaşık 2,5 aylık aranın ardından bir kez daha burada gazi Meclisimizin çatısı altında sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Meclisimizin 27. dönem 5.yasama yılı çok daha verimli bir çalışma dönemi olarak geçecektir. Milli iradenin tecelligahı olan bu kurumda görev alan milletvekillerimiz aynı zamanda halkımızla yönetim organları arasındaki irtibatı icra etmektedir.
- Bugün burada Cumhurbaşkanı ve ülkenin en büyük partisinin genel başkaın sıfatı ile bulunmam bile yeni yönetim sisteminin başarısının ifadesidir.
- Bu Meclis her darbe döneminin ardından milli iradeyi ayağa kaldırmıştır. Demokratik ve ekonomik kalkınma hamlelerine destek olmuştur. Maziden atiye kurduğumuz demokrasi ve kalkınma köprüsünün adeta kilit taşı olan Meclisimiz kurucu ve devrimci vasfıyla ufkumuzu aydınlatmaktadır. İnşallah bu Meclis Türkiye'nin milli iradenin temsilcileri eli ile yapılan ilk Anayasasını yapma şerefine nail olacaktır. İlk sivil anayasayı hazırlama teklifinde gerçekten samimiyiz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak kendi hazırlıklarımızı yapıyoruz.
''YASAMA YILI BİTMEDEN BU İŞİ NETİCEYE ULAŞTIRABİLİRİZ''
Yeni Anayasa çalışmaları ile ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer partilere de seslendi:
- Partilerin kendi hazırlıklarını en kısa sürede kamuoyu ile paylaşmasını bekliyoruz. Diğer partilerin Anayasa teklifleriyle kendi hazırlıklarımızı uzlaştırabilirsek, yasama yılı bitmeden Meclis bünyesinde bu işi neticeye ulaştırabiliriz. Uzlaşma sağlanmazsa 2023 seçimlerinde hep birlikte milletimizin terazisine çıkarız.
- Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle uyumu en üst noktaya çıkardık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemiyle elde edilen avantajların ne kadar önemli olduğunu salgın döneminde gördük. Salgın döneminde sağlıktan sanayiye her alanda kendimizi pozitif yönde ayrıştırmayı başardık.
- Milletimize herhal ve şart altında 2023 sonrası için büyük ve güçlü Türkiye hedefimiz doğrultusunda daha kolay ve hızlı ilerlememizi sağlayacak yeni bir yol taahhüt ediyoruz. Bu yol haritası istikametinde ülkemizi önce 2023'e sonra 2053'e taşıyacağız. TBMM'nin yeni yasama yılı açılış konuşmamda diğer pek çok hususla birlikte ekonomi ile de kapsamlı bir değerlendirme yapmıştım. Demokrasi ve kalkınma hamlelerimizin ekonomimize etkisi IMF borcumuzdan kurtulmuş olmamızdır. Eski Türkiye'yi hatırlayanlar bu başarıyı çok iyi bilecekler. Baskıların, zulümlerin Türkiye'sinden bölgesinin ve dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline gelmesini unutamayız.
''İLK 4 MADDEYİ DEĞİŞTİRME FİKRİ CHP'NİN Mİ? KILIÇDAROĞLU'NUN MU?
Millet İttifakı'nın PKK'nın siyasi kolu HDP'ye olan yakınlığının da altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Anayasa'nın ilk 4 maddesini değiştirme fikri CHP'nin kendi iradesi midir, Kılıçdaroğlu'nun kendi fikri midir?'' dedi
- Biz yeni anayasa diyoruz, birileri de çıkıyor 'Gerekirse ilk 4 maddeyi de değiştiririz.' diyerek hemen PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpmaya çalışıyor.
- Buradan soruyorum; acaba Anayasa'nın ilk 4 maddesini değiştirme fikri CHP'nin kendi iradesi midir, Kılıçdaroğlu'nun kendi fikri midir? Eğer bu CHP'nin kurumsal iradesiyse ortada ülkemiz açısından çok vahim bir sorun var demektir.
- HDP'nin Millet İttifakı'nın ortağı olduğu, inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. Bir de CHP'nin başını çektiği ittifakın ortağı ve onun başını çektiği hanımefendi var. HDP'nin Millet İttifakı'nın ortağı olduğu inkarı mümkün olmayan bir gerçek. İyi Parti'nin bu gerçeğe kör kalması artık sürdürülebilir değildir. Başbakanlığa talip olması bu trajikomik görüntü ile ilgilidir. HDP tarafı hanımefendinin Cumhurbaşkanlığı adaylığını kabul etmediğini açıklamıştır. HDP, Millet İttifakındaki gizli ortaklık hakkını kullanarak bu hanımefendiyi veto etmiştir.
''HDP'NİN O DÖNEMKİ YÖNETİCİLERİ ONLARCA İNSANIN KANINI DÖKMÜŞTÜR''
6-8 Ekim olaylarının yıl dönümünde olunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönemin HDP yöneticilerinin bugün ellerindeki kanın hesabını verdiklerini ifade etti. Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bu isimlere arka çıktığını da belirtti.
- Biliyorsunuz bugün 6-8 Ekim olaylarının 7. yıldönümü. HDP'nin o dönemki yöneticileri yandaşlarını sokaklara salmış ve onlarca insanın kanını dökmüştü. Bu gözü dönmüş alçakların masum insanları nasıl vahşice katlettiğini daha dün gibi biliyoruz. Azgın güruhu harekete geçirenler bugün cezaevinde ellerindeki kanın hesabını veriyorlar. Kılıçdaroğlu, hesabı sormak yerine bunlara arka çıkmıştır. Tarih, CHP gibi Cumhuriyetin en eski partisini, HDP gibi bir terör örgütü kuklasının emrine verenlerden elbette hesap soracaktır.
- Gavurun kılıcını çalan bir anlayışla yapılan işin adı muhalefet değil, taammüden bu ülkeye ve bu millete düşmanlıktır.
- Bay Kemal, eğer uyuşturucu arıyorsan aynaya bak. AK Parti çatısı altında uyuşturucuyla iştigal eden insan bulamazsın, böyle bir iftirayı AK Parti'ye atamazsın. Türkiye'de bir iktidar sorunu yoktur ama ciddi bir muhalefet problemiyle karşı karşıya olduğumuz gerçektir.
''MUHALEFET PROBLEMİYLE KARŞI KARŞIYA OLDUĞUMU GERÇEKTİR''
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında muhalefet partilerine de yüklenerek, ''Türkiye'de bir iktidar sorunu yoktur ama ciddi bir muhalefet problemiyle karşı karşıya olduğumuz gerçektir.'' dedi. Erdoğan, 2023 yılını da işaret etti.
- Türkiye'de bir iktidar sorunu yoktur ama ciddi bir muhalefet problemiyle karşı karşıya olduğumuz gerçektir.
- 2023, sadece Cumhur İttifakı eliyle büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasının değil, aynı zamanda muhalefetin bu prangadan kurtuluşunun müjdesini alacağımız yıl olacaktır.
- Ülkemizde herhangi bir bireyin ve kesimin hak, hukuk, özgürlük talebi mi var, çözümü biz üreteceğiz. Dün demokrasi ve kalkınma hamlelerimizle Türkiye'ye her alanda nasıl çağ atlattıysak yarın da büyük ve güçlü Türkiye'yi yine biz inşaa edeceğiz. Nerede bir dikili taşınız var. Ankara, İstanbul büyükşehir belediyelerini kazandınız. Asfaltlarını yenileyemiyorsunuz, asfaltlarını. Çukurlardan geçemiyoruz. Nerede belediye?
''TÜRKİYE, EN FAZLA ÖĞRENCİ YURDU KAPASİTESİNE SAHİP ÜLKESİDİR''
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeminde yurt sorunu tartışmaları da vardı. Türkiye'nin en fazla yüksek öğretim öğrenci yurdu kapasitesine sahip ülke olduğunu ifade eden Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na seslenerek, ''Bir senede ben bu sorunu çözmezsem siyaseti bırakırım diyor. Sen bunu ilk defa söylemiyorsun ki çok söyledin bunu.'' dedi.
- Türkiye'nin yol aldığı bir alan da üniversite kapasitesiyle, yurduyla, kredisiyle ve tüm unsurlarıyla yüksek öğretimdir. Türkiye, dünyanın açık ara en fazla yüksek öğretim öğrenci yurdu kapasitesine sahip ülkesidir. Türkiye'de 724 bin kamu ve 300 bin özel sektörü ile toplamda 1 milyonun üzerinde yurt kapasitesi varken İngiltere'de 550 bin, Fransa'da 365 bin, İspanya'da 91 bindir.
- Bizden önceki dönemde 180 bin şimdi ise 724 bin yetmez, halen süren yatırımlarla 110 bin kapasite daha ilave edeceğiz. Eskiden 30-40 kişilik koğuşlarda kalan öğrencilerimiz artık 3-4 kişilik interneti, dolabı, tuvaleti olan odalarda öğrenimini sürdürüyor. Bir senede ben bu sorunu çözmezsem siyaseti bırakırım diyor. Sen bunu ilk defa söylemiyorsun ki çok söyledin bunu.
- Bu yıl ortaya çıkan karmaşanın sebebi, geçtiğimiz yıl ile bu yılın başvurularının üst üste gelmesinin yol açtığı yoğunluktur. Bir kaç il dışında başvuran öğrenciler yurtlara yerleştirilmiştir. açıkta kalanlarla ilgili çalışmalar sürüyor. Açıkta kalan öğrencilerimizle ilgili çözüm çalışmalarımız, yatırımlarımız devam ediyor. Göreve geldiğimizde öğrencilerimize 45 liracık burs veriliyordu. Şimdi 650 lira. Gençlerimize aylık 570 lira da beslenme yardımı yapıyoruz bursun dışında.
- Hiç bir evladımızın maddi imkansızlık nedeniyle üniversite eğitiminden mahrum kalmaması için talep eden her öğrencimize burs veya kredi veriyoruz. 76 üniversiteden devraldık. Şimdi 200 küsür üniversitemiz var. Yani üniversitesi olmayan il yok. Hakkari'deki evladımız oradan çıkıp İstanbul'a, Ankara'ya gelmesin diyerek Üniversiteyi onun ayağına götürdük.
- Ayrıca, yaklaşık 1,5 milyon öğrencimize yüksek lisans düzeyinde 1300 lira, doktora düzeyinde ise 1950 liralık kredi veya burs ödemesi yapıyoruz. Bir zamanlar üniversiteler açılırken bir numaralı tartışma sorunu harç sorunuydu. Ülkemizi bu sancıdan biz kurtardık. Harç diye bir şey ortada artık yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Boğaziçi Üniversitesi rektörü Naci İnci'ye karşı yapılan protestoyu da değerlendirdi.
Kendi hocalarına bile saygısı olmayan bu tipleri biz öğrenci olarak kabul etmiyoruz. Adeta terörist tiplere arka çıkılıyor. Bu sorunları da kendi mecrası içerisinde en kısa sürede çözeceğiz. Biz üniversitelerimizi terör kılıklılara bırakamayız. Öğrenci, ilim, irfan, hikmet için gelecek. Bunun dışında asla.