Şanal'dan zorlama dava

Antalya'da BDP'nin düzenlediği 'Öcalan'a özgürlük, Kürtlere statü' mitingini protesto eden 7 kişi hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçlamasıyla Ergenekon Eski Savcısı Osman Şanal tarafından dava açılmış, kamuoyuna Bayrak Davası olarak yansıyan ve sanıkların 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılandıkları davada 7 kişi de beraat etmişti. Savcı Şanal aynı iddianameyle, aynı 7 kişiye bu kez de "toplantı ve gösteriş kanununa muhalefet ve polisin 'dağılın' ihtarına uymama" gerekçeleriyle yeniden dava açtı. İlk duruşması bugün Antalya Adliye Sarayı'nda görülen dava 18 Haziran gününe ertelendi. Duruşma sonrasında konuşan sanıklar ve avukatlar, dava hakkında "oradan olmadı buradan verelim diyerek açılan zoraki dava" yorumunda bulundular.

Halkı Tahrikten Olmadı, Toplantı Kanununa Muhalefetten Versek!

Antalya'da 17 Mart 2013 tarihinde BDP tarafından Konyaaltı Açık Hava Tiyatrosu'nda düzenlenen Nevruz kutlamasını protesto eden 7 kişi hakkında "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçlamasıyla dava açılmıştı. Ergenekon Davası Eski Savcısı Osman Şanal tarafından hazırlanan iddianamede, BDP tarafından Nevruz kapsamında etkinlikler gerçekleştirildiği, bu etkinliğe karşı sosyal paylaşım sitelerinde "Antalya'ya sahip çık, 17 Mart'ta Cumhuriyet Meydanı'nda ol" gibi paylaşımların yapıldığı ve bildiri dağıtıldığı iddiaları yer almıştı. İddianamede ayrıca Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan topluluğun, basın açıklaması yaptıktan sonra dağılmaları yönündeki ikazlara uymayıp "Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez", "Hükümet İstifa", "Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" sloganlarını attıkları belirtilmişti. Geçen yıl iki duruşması görülen davanın sonunda 7 kişi beraat etmişti. Savcı Osman Şanal giderayak aynı iddianameyle, aynı 7 kişiye bu kez farklı gerekçeyle yine dava açtı. Savcı Şanal Antalya'dan gitti ama "toplantı ve gösteriş kanununa muhalefet ve polisin 'dağılın' ihtarına uymama" suçlamasıyla açtığı dava bugün Antalya 9. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada hazır bulunan sanıkların ifadelerini verdikleri, 3 kişinin de ifadesinin alınması için davanın 18 Hazirana ertelendiği öğrenildi.

Bu Dava 'Yakanızı Bırakmayız' Hesabı Açılmıştır

Duruşmanın hemen arından Antalya Adalet Sarayı bahçesinde ki Atatürk Anıtı önünde dava avukatları açıklamada bulundu. Avukat Filiz Debreli dava hakkında şunları söyledi; "17 Mart'ta 'Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürtlere Statü' amacıyla yapılan, bizce yasal olmadığını düşündüğümüz bu PKK eylemini protesto etmek isteyen müvekkillerimiz hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçlamasıyla dava açılmıştı. Neden de Türk bayrağı taşımaları, "Ne Mutlu Türküm Diyene" diye bağırmalarıydı. O davadan müvekkillerimiz beraat ettiler. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik unsuru bulunmadığına hükmedildi. Çünkü hukuk dışı olmanın yanında akıl dışı bir ithamla yargılanmak istenmişlerdi. Beraat ettiler fakat bu yeni açılan dava biraz oradan olmadı buradan verelim tarzı bir dava oldu. Madem ondan beraat ettiniz, biz sizin yakanızı bırakmayız hesabı bu ikinci dava açıldı. Oysaki bu dava da suçun yasal unsurları oluşmamıştır. Çünkü PKK'lıların Cumhuriyet Meydanı'nda olmadığını fark eden müvekkillerimiz oradan kendileri ayrılmak istemişlerdir. Onların eylem yaptığı yere doğru gitmek istemişlerdir. Ancak polis zorla müvekkillerimizi orada alıkoymuştur. Bugün savunmalarımızı yaptık. Duruşmamız da 18 Hazirana ertelendi" ifadelerini kullandı.

Savcılık Zorlama İddianame Oluşturdu

Dava Avukatlarından Onur Güner, Savcılığın zorlama bir iddianame oluşturduğunu belirterek davanın sonucunda yargılanan 7 kişi hakkında yine beraat beklediklerini söyledi. Avukat Güner şunları kaydetti; "Her iki davanın da Savcısı aynıdır. Osman Şanal, şuan da Antalya'da görev yapmıyor. İlk dava toplumu kin ve düşmanlığa yönlendirmekten dolayı açılan ceza davasıydı. Tüm sanıklar bu davada beraat etmiştir. Ancak Savcılık Makamı tekrar zorlama bir iddianame oluşturarak, sanıkların bu sefer toplantıya izinsiz katıldığı gerekçesiyle yargılanmasını talep etmiştir. Bu yargılama sonucunda da biz inanıyoruz ki, sanıklar tekrar beraat edecektir. Çünkü hakikaten ortada bir suç yoktur, suçun unsurları oluşmamıştır. Zaten halkın yüce gönlünde sanıkların hepsi beraat etmiş haldedir. Mahkeme kararını da 18 Haziran'da alacağımızı düşünüyoruz."

Türk Milleti'nin Önceden Organize Olmaya İhtiyacı Yoktur

Davada yargılananlardan Feza Yüceler, daha önceki dava da ayrı ayrı katıldıkları eylemi Savcılığın organize gibi göstermek istediğini belirterek kasıtlı bir itamla suçlandıklarını, sonuçta beraat ettiklerini söyledi. Yüceler; "Şuanda da son bir salvoyla, zorlama bir iddianame daha çıktı karşımıza. Fakat bundan da beraat edeceğiz. Çünkü ortada suç unsuru yok. Biz daha öncesinde organize olmamıştık ama şu bilinmelidir ki, Türk Milleti'nin önceden organize olmaya dahi ihtiyacı yoktur. Vatanını seven, bölünmez bütünlüğüne inanan her Türk genci en küçük bir kıvılcımda harekete geçer. Çünkü biz vatanımızın kurucusu, Atası, Başkomutan Atatürk'ün emrine itaat ediyoruz. Bu da böylece biline" ifadelerini kullandı.

Olayın Geçmişi;

Antalya’da 17 Mart 2013 tarihinde BDP tarafından Konyaaltı Açık Hava Tiyatrosu'nda gerçekleştirilen 'Apo'ya Özgürlük, Kürtlere Statü' Mitingini protesto etmek amacıyla yaklaşık 250 kişilik grup Cumhuriyet Meydanı'na gelmiş, "Mustafa Kemal’in Askerleriyiz", "Türküz Türkçüyüz Atatürkçüyüz", "Antalya’da Terörist İstemiyoruz", "Hükümet İstifa", "AKP Şaşırma Sabrımızı Taşırma", "Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez", "Askere Uzanan Eller Kırılsın" sloganlarını atmış, İstiklal Marşı ve Onuncu Yıl Marşını da okumuş, sık sık terörist başı ile yapılan müzakereleri istemediklerini dile getirmişlerdi. Daha sonra BDP mitinginin yapıldığı alana yürümek isteyen eylemcilere polis izin vermemiş, müdahale etmişti. Polisin müdahalesinin ardından bazı eylemciler gözaltına alınmıştı.

Haber: Devrim Dönmez

Fotoğraf: Merve Demirağ

ulusalkanal.com.tr