Ünlü ekonomistten EYT emeklilikte yaşa takılanlar açıklaması
Türkiye'nin en önemli ekonomistlerinden Esfender Korkmaz'dan EYT yorumu geldi. Devletin emeklinin hakkını yediğini söyleyen Korkmaz, "Kazanılmış hakkın elden alınması sosyal bir haksızlıktır. Emekliye hak ettiği aylıkların verilmesi ve emeklilikte yaşa takılanların haklarının iadesi sosyal güvenlik yükünü fazla artırmıyor. Bütçeden yapılan popülist harcamalar yanında devede kulak gibi kalıyor." dedi
Türkiye'nin en önemli ekonomistlerinden Esfender Korkmaz, Yeniçağ gazetesinde "Devlet emeklinin hakkını yiyor" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
"Kazanılmış hakkın elden alınması sosyal bir haksızlıktır." diyen Korkmaz'ın yazısı şöyle:
"Avustralyalı insan kaynakları ve yönetim danışmanlığı firması Melbourne Mercer, her yıl 'Küresel Emeklilik Endeksi '' hazırlıyor. Bu sene bu endekste, Türkiye'nin de içinde olduğu 37 ülke yer aldı. Açıklanan emeklilik gelir sisteminde, Türkiye 37 ülke içinde sondan üçüncü sırada kaldı.
Endekse giren 37 ülkede ortalama endeks değeri yüz üzerinden 59.3 olurken, Türkiye'nin endeks değeri 42.2 ile ortalamanın altında kaldı.
Emekliler hem yoksulluk seviyesinin altında maaş alıyorlar hem de emekli maaşları arasında adeta bir anarşi var.
Türkiye İstatistik Kurumu, 2019 yılı için; dört kişilik bir ailede açlık sınırını 2.067 TL; yoksulluk sınırını: 6.733 TL; Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyetini: 2.559 TL olarak açıkladı.
Halen en düşük emekli maaşları ise;
2000 öncesi emekli olan SGK maaşları 983 TL; SSK 1268 TL, Bağkur emekli maaşları 1775 TL; Tarım bağ kur emekli maaşları 1250 TL ve memur emekli maaşları 2552 liradır.
Demek ki, en düşük emekli maaşlarının tamamı açlık ve yoksulluk sınırı altındadır. Devlet, bir devlet kurumu olan TÜİK'in araştırmasını görmezlikten geliyor ve emeklileri aç ve yoksul bırakıyor.
Emekli maaşların da yapılması gerekenler:
SGK ve memur emekli maaşları tek bir standartta olmalıdır. Farklı maaşların tamamı önce en düşük memur emekli maaşı olan 2552 liraya çıkarılmalıdır.
Emekli maaş artışı enflasyon düzeltilmesi ve artı refah artışı olarak verilmelidir.
Memur maaşları dahil, en düşük emekli maaşı TÜİK'e hükümetin müdahale etmeyeceği varsayımı altında, en az iki kişilik bir ailenin yaşama maliyeti kadar olmalıdır.
Öte yandan bir yılan hikayesine dönüşmüş emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) var. 1999 yılında çıkarılan bir yasayla 4 bin kişinin en doğal hakları olan emeklilik hakları gasp edildi.
Zira 08 Eylül 1999'da emeklilik yasasında değişiklik yapıldı. Bu yasa 1999 sonrası işe girecekler için olmalıydı. Ne var ki kanun geriye yürütülerek eskilerin de kazanılmış haklarını ellerinden aldı.
1999 tarihinden önce 18 yaşında işe başlayan bir kadın yasa gereği 20 yılda ve 38 yaşında, erkek ise 25 yılda ve 43 yaşında emekli olabiliyordu. 1999 yılında çıkarılan bu yasa ile emeklilik yaşı kadınlarda 58, erkeklerde ise 60 oldu. 1999'dan önce işe girmiş olanlar için de kademeli geçiş hükümleri kabul edildi. Çalışanların 15 yıllık kazanılmış hakları ellerinden alındı.
Bu yaşlarda emeklilik yanlış olabilir ve fakat bu hak kanunla verilmiş bir haksa, çalışanın hakkını elinden alarak yanlışı düzeltemezsiniz. Kanundan sonra işe girecekler için düzeltebilirsiniz. Kazanılmış hakkın elden alınması sosyal bir haksızlıktır. Çünkü, önceki hükümetlerin sosyal güvenlik popülizmi, sosyal güvenlik açıkları, yaşanan sorunlar adeta bir yaş grubunun sırtına yüklenmiştir.
Emekliye hak ettiği aylıkların verilmesi ve emeklilikte yaşa takılanların haklarının iadesi sosyal güvenlik yükünü de fazla artırmıyor. Bütçeden yapılan popülist harcamalar yanında devede kulak gibi kalıyor.""
ulusal.com.tr