İntihar mı, cinayet mi?

Cezaevinde 'elleri bağlı' intihara cinayet soruşturması

İntihar mı, cinayet mi?

OSMANİYE'nin Toprakkale İlçesi'ndeki 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tuvalet penceresinin tutma yerine kendini asarak intihar ettiği kayıtlara geçen 30 yaşındaki Kurtuluş Kılıç'ın ablası Nurhayat Şeremet'in, kardeşinin öldürüldüğü yönündeki iddiaları üzerine cezaevi müdürü H.Ö. ile 9 infaz koruma memuru ve 22 mahkum hakkında cinayet soruşturması başlatıldı.

Mersin'de oturan hırsızlık suçundan hükümlü ruhsal sorunları bulunan Kurtuluş Kılıç, iddiaya 16 Ocak'ta Toprakkale Cezaevi'nde saat 18.30 sıralarında iple kendisini tuvalet penceresinin asarak intihar etti. Cumhuriyet Savcısı Engin Şimşek, olay yerinde inceleme yaptıktan sonra soruşturma başlattı. Kurtuluş Şimşek'in cenazesi Mersin'de toprağa verilirken Savcı Şimşek, soruşturmasını tamamlayarak 19 Mart'ta 'olayın intihar olduğu ve kovuşturmaya yer olmadığı' yönünde karar verdi. Savcı kararında, Kurtuluş Kılıç'ın psikolojik sorunları olduğu, bu nedenle koğuş tuvaletine kendini asarak intihar ettiği, ölümünde şahıs dışında kimsenin kusuru bulunmadığı gibi, kamu adına takibi gerekecek herhangi bir suç veya suç unsuru bulunmadığını vurguladı.

CİNAYETTEN SORUŞTURMA AÇILDI

Kurtuluş Kılıç'ın cesedine yapılan otopsiden sonra düzenlenen raporda ellerinin arkadan bağlı olduğunun yazılı olduğunu gören ablası Nurhayat Şeremet, şüphelenerek 'Kovuşturmaya yer olmadı' kararı veren savcılığa dilekçeyle başvurarak, belge ve olay gününe ait cezaevinin güvenlik kamerası görüntülerini aldı. Belge ve görüntüleri inceleyen abla Şeremet, olayın intihar değil, cinayet olduğunu öne sürerek, oturduğu İstanbul'da, Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'kovuşturmaya yer olmadığı' yönündeki kararına itiraz edip cinayet şüphesiyle yeniden soruşturma yapılması için dilekçe gönderdi. Savcılık da cezaevi müdürü H.Ö. ile 9 infaz koruma memuru ve 22 mahkum hakkında cinayet iddiasıyla soruşturma başlattı.

ELLERİ ARKADAN BAĞLI NASIL İNTİHAR EDER?

Kardeşinin ölümüyle ilgili düzenlenen tutanak ve raporlarda birçok çelişki olduğunu iddia eden Nurhayat Şeremet, "Kendini asmadı. İple boğuldu. Zaten boynunda da sıyrık izleri çıktı. Elleri arkadan bağlı olarak kendini asmış. Elleri arkadan bağlı olan insan kendini nasıl asar?" dedi.

Kardeşinin cezaevinde bir cinayete kurban gittiğini öne süren Nurhayat Şeremet, Savcılık dosyasında yer alan ve kendisinde de bulunan kamera görüntülerinde kardeşi sedyeyle götürülürken, infaz koruma memurlarının tek sıra halinde kamera açısını kapattığının görüldüğünü ileri sürdü. Mahkum ve görevlilerin verdiği ifadelerinde büyük çelişkiler olduğunu da öne süren Şeremet, "Buna göre kardeşimin elinin arkadan bağlı olması imkansız, elleriyle ipi boğazından kurtarmak isterken can verip öylece kalmış. Ayrıca savcıya bir saat geç haber verdikleri için intihar süsü vermeye çalıştıklarını düşünüyoruz. Çelişkili ifadeler ve çelişki tutanaklar bunu gösteriyor, ifadelerin yeniden incelenmesi ve görevde ihmali bulunan gardiyanların, müdürünün ihmallerinin araştırılmasını istiyorum. Tüm mahkum ve olay günü görev yapan gardiyanlardan şikayetçiyim"diye konuştu.

DHA