‘Tayyip’in ölümünü bekliyor!’

‘Tayyip’in ölümünü bekliyor!’

Tayyip Erdoğan Avrupa Birliği ile köprüleri attı. Keza af bekleyen Öcalan dışındaki PKK güruhunu topyekün karşısına aldı.

Yönetim üslubu, IŞİD-Hamas olayı ve toplumu dönüştürme derken dışarıdan-içeriden tehdit gibi görülerek kalemi kırıldı.

Karar verildi lâkin deliğe süpürme süreci bitirilemedi.

Yapılan seçim MHP-HDP olgularından ötürü çözüm getirmedi.

Derken Ahmet Sever’in kitabı bahane edilerek Abdullah Gül gündeme sokuldu.

Düşünülen Gül’ün AKP’nin başına monte edilmesi veya yeni bir parti kurup AKP’den parça koparmasıdır.

Peki mümkün olabilir mi diye sorarsanız mümkün derim zira;

Abdullah Gül lider değil, meydan okuyamaz. Fırsatçı ve konjonktür siyasetçisidir.

İsrail parlamentosu Knesset’e gidin; en iyi dostumuz Abdullah Gül derler.

Aynı şey Avam Kamarası ve ABD Meclisi için geçerlidir.

Herkese gülümser ve kime sorsanız Gül onların adamıdır.

Döneme ve şartlara göre fikir ve kanaat değiştirir.

Cemaat güçlü iken onlarla yoldaş, bugün ise onlardan ne kadar uzak olduğunu Ahmet Sever’in kitabı ile anlatmakla meşgul.

İşte böyle biri, Tayyip Erdoğan’ın gücünü kırsın diye piyasaya sürülmek isteniyor.

Altını çizerek yazıyorum; Abdullah Bey, Erdoğan’a meydan okuyamaz.

Değil karşısına yeni bir siyasi oluşum ile çıkmak, açıktan aleyhine tek kelime bile etmez.

Hayır, siyaseti ve Başbakanlığı çok istiyor ama bunun için zerre bir riske girmez. Dolayısı ile Gül’e yatırım yapanlar iflastadır.

Diyeceksiniz ki Abdullah Gül o zaman siyasetin kapısını niye açık tutuyor?

Bu soruyu Gül’ü 40 yıldır tanıyan ünlü Profesör ve eski siyasetçi şöyle cevapladı:

- “Tayyip Bey malum kolon kanseri. Ona emri hak vaki olursa, siyasi boşluğu doldurma adına akla hemen ben geleyim ve posta kurulayım diye.”

İfade onun, yorum sizindir...

PAN-SÜNNİZMDEN KÜRDİSTAN’A!

Suriye’de yaşanan dramlar, emperyalizme ideoloji yapılan Sünnicilik adına büyük bir faciadır.

Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın efendileri ABD ile beraber sorumlu olduğu bu facianın şu gün için bilançosu şudur:

- Yüzbinlerce ölü.

- Milyonlarca mülteci.

- Yıkılan koca bir ülke.

- Bütün bölgenin terör üssü olması.

- Büyük Kürdistan’a alan açılıp adım adım inşa edilmesi ve Akdeniz’e koridor açılması.

2 TÜR HABER KONUSUNDA İHTİYAT!

20 küsur sene gazete ve televizyonlarda haber yöneticiliği yaptım.

Bu deneyimimden hareketle şu birkaç hafta iki konuda yapılan haberlere ihtiyatla yaklaşın tavsiyesinde bulunuyorum.

Bunlar koalisyonla ilgili haberlerle ve futboldaki transferlerdir. Muhabirler işleri gereği haber yapmak zorunda. Dolayısı ile haber olmayınca bazen kendi kafalarında kurguladıklarını birilerini alet ederek haber haline dönüştürürler.

İlaveten siyasetçilerle futbolcular ya da takımlar, gazetecileri kullanabilirler..

BAHÇELİ’NİN PALASKASI!

Adamın MHP’de tek bir işi var.

Bahçeli ve politikalarını eleştirenlere amiyane tabirle palaska çekip hücum ediyor.

Önceki akşam bir TV kanalında seçim sonuçları konuşulurken bağlandı ve MHP ile ilgili aslında hiç sert olmayan eleştiriler için tehditler savurdu ki aynı şeyi gündüz vakti CHP’li Haluk Koç’a yapmıştı.

Bu isim Semih Yalçın diye biridir.

Memleketi Sivas’ta sevilmediği için kovulunca Bahçeli geçen dönem onu Gaziantep’ten aday yaptı... Bu dönem Antep’teki ülkücüler “O adamı istemeyiz” diye ayağa kalkınca Bahçeli onu İstanbul’a liste başı yaptı... Antep sonuçları ortada. Semih Yalçın gitti MHP’nin oyu yüzde 100 arttı. Semih, İstanbul’a gönderildi, MHP orada PKK’dan daha az oy aldı.

Sabahattin Önkibar

Aydınlık

abdullah gül sabahattin önkibar yazdı