Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik: Türkiye ciddi tehditlerle karşı karşıya
24 Haziran Pazar günü yapılacak seçimler siyaseti hareketlendirdi. Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik bugünkü köşesinde AKP'nin depremini yazdı. Özçelik yazısında, "Türkiye ciddi tehditlerle karşı karşıya" uyarısında bulundu.
İsmet Özçelik'in Aydınlık'taki yazısı şöyle:
AKP “24 Haziran’da seçim” kararını açıkladı. Ama rahat değil. Bir tek ortağı Bahçeli keyifli. Kızılcahamam kampında da neşesi yerindeydi. Baraj korkusunu atmış bir hali vardı. “AKP’nın kuyruğuna takılarak durumu kurtardık” havasındaydı.
Milletvekilleri ise kaygılı. Parti barajı aşsa bile illerinde barajı aşacaklarını düşünenlerin sayısı az. Kızılcahamam kampındaki özel sohbetlerde “25 Haziran’da grup kurabilir miyiz” diyenler bile olduğu konuşuluyor.
DEPREM
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan seçim kararı sonrasında ilginç bir açıklama yaptı. “24 Haziran’ı bir çeşit depreme hazırlık faaliyeti olarak görüyorum. Depremin yıkıcı etkilerine karşı hazırlık yapmış olacağız. Biz seçimleri büyük ve güçlü Türkiye için yeni bir çıkış olarak görüyoruz” dedi.
Ülkenin ne hale getirildiğinin ve erken seçim kararının neden alındığının itirafı.
KOMPLO DEĞİLMİŞ
Erdoğan’ın sözünü ettiği depremin en başta ekonomide yaşanacağı açık. Biz “iktidarın 2019’a kadar dayanamayacağını”, işin ciddi olduğunu sürekli anlatmaya çalışmıştık. AKP’liler “komplo teorisi” diye itiraz etmişlerdi. Ben de onlara şu fıkrayı anlatmıştım:
“İki dana çayırda otluyormuş. Biri diğerine, ‘Ben bu işin sırrını çözdüm. Salamla sosisin neden yapıldığını öğrendim’ demiş. Diğeri ‘saçmalama’ dercesine başını çevirmiş, ‘Bırak komplo teorilerini’ karşılığını vermiş.”
Seçim kararının açıklanmasından sonra görüştüğüm AKP’lileri yeniden aradım. Fazla konuşamadık. Çünkü onlar kendi dertlerine düşmüşlerdi.
ENERJİ NASIL BİRİKTİ?
Neyse, artık bunları tartışmanın fazla bir önemi yok.
Peki Erdoğan’ın “yıkıcı etkisinden” söz ettiği depremin enerji birikmesini kim sağladı? Ekonomi neden bu hale geldi. Dış operasyonlara açık hale düşmesinin sorumlusu kim? Yapılan uyarılar niye dinlenmedi. “Bu gidişle duvara toslarsınız” diyenlere neden saldırıldı?
Erdoğan bu konulara girmiyor. Yine aynı taktik devrede. Sanki gelinen noktanın sorumlusu başkasıymış gibi propaganda yapıyor. AKP yine kendine muhalefet ederek oy devşirme peşinde.
SALDIRI DIŞARDANSA
Erdoğan “dış destekli saldırıdan” söz ediyor. AKP kurmayları da aynı şeyleri tekrarlıyor. Erdoğan üzerinden Türkiye’ye yönelik ABD destekli bir operasyon olduğu doğru.
Sadece Türkiye’ye de değil, Rusya ve İran da hedefte. Üç ülkenin ekonomisinin çökertilmeye çalışıldığı, iç kargaşa ile bu ülkelere ayar verilmek istendiği gerçek.
Peki böyle bir durumda yapılması gereken baskın seçim mi?
Cumhurbaşkanı adaylarının “katakulli” ile engellenmesi mi?
AKP YANGINA BENZİNLE GİDİYOR
Ne yazık ki AKP ülkede birliği değil, ayrışmayı körüklüyor. Bir haftadır yaşananlar halkta kaygıyı arttırırken, Batı başkentlerinde herkes sevinçten ellerini ovuşturuyor.
Kurulan tuzak işe yaramış görünüyor. Türkiye’nin Yugoslavyalaştırılmasını, Libyalaştırılmasını, Iraklaştırılmasını, Suriyeleştirilmesini planlayanlar fazla mesaiye başlamış durumda.
İçerde ve dışarıda faaliyetlerini yoğunlaştırdılar.
AKP’nin düşmanların ekmeğine yağ sürdüğü çok açık.
TÜRKİYE BUNU AŞAR
Ama Türkiye bunu da aşacaktır. Tuzağı aşmak için öncelikle AKP’yi devre dışı bırakmak gerekiyor. AKP’nin her konuda isteyerek “kandırıldığı”(!) ortada. Şimdi yeniden “kandırılmak” için Washington’da mesai yapanlar var.
Türkiye ciddi tehditlerle karşı karşıya. İlk yapılması gerekenler belli:
| Halk içinde gerilimin hızla düşürülmesi
| Dışarıdan yapılacak saldırılara karşı birlik
| Üretime dayalı ekonomi
| Bölge ülkeleriyle işbirliği
| Çin, Rusya, İran, Hindistan, ... Asya ülkeleriyle birlikte kalkınma
| Suriye’de Esad yönetimi ile açık ve doğrudan temas
| Irak ile dayanışma
| Avrupa ile gereksiz çatışmalara son verilmesi
| Türkiye’deki ABD askeri faaliyetlerinin durdurulması
| ...
Türkiye’nin acil ihtiyaçları özetle bunlar. Yeni Cumhurbaşkanını da, iktidarı da bu ihtiyaçlar belirleyecek.
Herkes adımını bu gerçeklere uygun olarak atmalı..!"
ulusal.com.tr