Cerrahpaşa Direnişi 5.gününde

Cerrahpaşa’da rotasyon uygulaması sonucu işten çıkarılan işçilerin direnişi 5.gününde. İşçiler “Umutluyuz, herkes yaptığından utanacak” dedi.

Cerrahpaşa Direnişi 5.gününde

Meryem Yıldırım

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yemek hizmetlerinde asıl işverenin çalışanı oldukları halde taşeron firmanın rotasyonu ( bir birim personelinin düzenli şekilde yer değiştirilmesi) sonucu 31 Aralık’ta hukuksuz bir biçimden işsiz bırakılan Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası’na üye işçiler hastane ve taşeron şirketle yaptıkları görüşmelerin sonuçsuz kalmasının ardından çadır kurarak hastane bahçesinde direniş başlattı. Direniş bugün 5.gününde.

Üstelik İstanbul Üniversitesi’nin bu konuda sabıkası kabarık. Daha önce de Cerrahpaşa ve Çapa tıp Fakülteleri’nde işçi kıyımları yaşanmış, işçiler direniş başlatmışlardı. Yine İÜ’nün gazabına uğrayayıp Cerrahpaşa Hastanesi’nde asıl işverenin işçisiyken taşeron firmanın zulmüne maruz kalan 8’i kadın 11 işçi açtıkları davadan ve başlattıkları direnişten umutlu.

“Bizi almak istemediler’

7 yıldır Cerrahpaşa Hastanesi’nde çalışan Yavuz Direk, kendilerini rotasyonla İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt Kampüsü’ne gönderdiklerini ve geri döndüklerinde yönetim ve şirketten ses çıkmadığını söyledi. “Bizi almak istemediler” diyen Direk, 10 gün boyunca sendikaları DİSK’e bağlı Devrimci Sağlık İş Sendikası ile birlikte hastane yönetimi ile yaptıkları görüşmeleri anlattı. Görüşmelerden bir sonuç elde edemediklerini belirten Direk, “Bizi çadır kurmaya zorladılar” dedi. Çadırı kuracakları ilk gün yoğun bir polis ablukasının olduğunu ifade eden Direk, “Biz birlikteyiz, ayrılma yok. O gün kararlığımızı görünce geri çekilmek zorunda kaldılar” dedi.

‘Dayanışma çok güzel’

Direk, yerel dayanışma ve desteğin de çok güzel olduğunu aktardı. “ Kocamustafa Paşa Dayanışması, TTB (Türk Tabipleri Birliği), Eğitim-Sen ve öğrenciler desteğe geldiler. Kocamustafapaşa’daki yerel dayanışma oturdu, herkese çok teşekkür ederiz. Size de çok teşekkür ederiz” şeklinde konuşan Direk, inançlı ve umutlu olduklarının altını çizdi.

‘2 iş, 12 saat, 805 lira maaş’

İşten çıkarılan işçilerden bir diğeri de 12 senedir hastanede çalışan Hülya Berktaş.

Beyaz Saray firmasının rotasyon uygulaması sonucunda işten çıkarıldıklarını hatırlatan Berktaş 31 Aralık’tan itibariyle yeni yıla işsiz girdiklerini belirtti. Direnişe başlamadan önce sürekli yönetimle konuştuklarını dile getiren Berktaş, “ Yönetime gidiyoruz geliyoruz ama oyalama taktiğiyle bizi yıldırmaya çalıştılar” dedi.

“İş yükümüz arttı, maaşlarımız gittikçe düştü. Mesailerimiz verilmiyor. Normalde 8 saat çalışmamız lazım ama 12 saat çalışıyor, 805 lira maaş alıyoruz. Bundan önceki firmadan paralarımızı alamadık” diyen Berktaş, bu koşullarda firmanın kendilerine angarya iş yaptırdığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Angarya işimiz çok. Mutfakta patates, soğan, köfte gibi gıdaların hazırlanmasında çalıştırılıyoruz. Yemek yapıyoruz. Biz diyoruz ki bunlar hiç hijyenik değil biz kat personeliyiz. Ve bu halde de gidiyoruz insanlara hizmet ediyoruz. Üstümüz başımız et kokuyor, kötü oluyor. Ama kimse sesini çıkarmıyor. Yönetim de buna ses çıkarmıyor taşeron firmada bunu hayli hayli istiyor. İlk defa böyle bir şey oluyor. Biz kat personeliyiz bizim mutfağa girmemiz yasaktı normalde. Daha önce biz mutfağa arkadaşlarımız hasta olup rapor aldığında yani nadir giderdik, o da sadece kepçe tutardık. Biz hastane katında yemek dağıtma personeliyiz. Her işi yaptırdılar bize. Normalde 2 maaş almamız lazım.”

Hukuki dayanaklarının güçlü olduğunu belirten Berktaş, “Elimizde yargıya ve mahkeme kararı var. Orada ‘İlk gün burada sözleşme imzalayan bir personel buranın daimi elemanıdır’ yazıyor. Bizde böyleyiz. Bizi taşeron firmayla karşı karşıya getirmenin bir mantığı yok” şeklinde konuşan Berktaş sendikaları Dev Sağlık İş ile birlikte açtıkları davanın kendi lehlerine sonuçlanacağına inanıyor.

‘Arkadaşlarımızı bize müdahale için yolladılar’

Berktaş, çadır kuracakları gün başhekimlikten uyarı geldiğini ifade etti. “Bunu da hastane güvenliğindeki arkadaşlarımızı gönderip yaptılar” diyerek üzüntüsünü dile getiren Berktaş, sözlerini şu şekilde devam etti: “ Onlar bizim arkadaşlarımız çok üzüldüler. İstemeye istemeye geldiler “Arkadaşlar biz böyle bir şey istemiyoruz, sizin elinizden yemek yedik su içtik. Ne olur Bizi karşı karşıya getirmeyin. Çadırı kurmayın” dediler. Biz de “hayır kuracağız çadırı bu bizim onurumuz sizin utancınız olsun” dedik.

İşçi direnişi korkusu hiçbir şeye benzemiyor

“On kişi için TOMA, polis, çevik kuvvet ve güvenliği Cerrahpaşa’ya yığdıklarını söyleyen Berktaş, sonra sendikamızla birlikte kararlı duruşumuz sonucu başhekimlik “Ellemeyin kursunlar” dedi. Biz umutluyuz. Kazanacağımızdan eminiz, gitmeyeceğiz. Buradayız. Kazanacağız, herkes yaptığından utanacak. Son süreçte (yolsuzluk operasyonu)

her şey ortada. Zaten bu kadar sıkıntı varken şu dönem onlar için kötü bizim için iyi bir dönem. Koskoca Üniversitenin adı batıyor böyle durumlarda. 10 tane elemanıyla üniversite şuan medyada. Yılmayacağz, mücadeleyle başarıyla çıkacağız.”

ulusalkanal.com.tr