'MHP de İhsanoğlu üzerinden açılıma katıldı'
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İhsanoğlu'nun açıklamaları ve MHP'nin tutumu konusunda basın açıklamasında bulundu.
İşçi Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek yaptığı açıklamada, "Ekmeleddin İhsanoğlu, önceki akşam CNN-Türk ekranlarından Açılım’ı desteklediğini ilan etti. AKP-PKK ortaklığının bu bölücü girişimi her aşamada Kılıçdaroğlu’nun katkılarıyla bugünlere getirildi. Açılım’ı artık MHP de destekliyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösteren Devlet Bahçeli, ABD projelerinde son görevini yapıyor. Böylece Çankaya’nın üç adayı, aynı programda birleşmiş oluyor. Bu birleşme, Madımak ve Başbağlar eylemlerindeki ortaklığın devamıdır." dedi.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in yaptığı açıklama şöyle,
Ekmeleddin İhsanoğlu, önceki akşam CNN-Türk ekranlarından Açılım’ı desteklediğini ilan etti. AKP-PKK ortaklığının bu bölücü girişimi her aşamada Kılıçdaroğlu’nun katkılarıyla bugünlere getirildi. Açılım’ı artık MHP de destekliyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösteren Devlet Bahçeli, ABD projelerinde son görevini yapıyor. Böylece Çankaya’nın üç adayı, aynı programda birleşmiş oluyor. Bu birleşme, Madımak ve Başbağlar eylemlerindeki ortaklığın devamıdır.
Bugün bulunduğumuz yere Madımak ve Başbağlar’dan geldik.
Bütün Türkiye’nin Canları
2 Temmuz 1993 günü Madımak’ta canlarımız yakıldı. Onlar bütün Türkiye’nin canlarıydı. İçlerinde öncü aydınlarımız vardı. Metin Altıok gibi bilinçlerde ve yüreklerde iz bırakan şairimiz ve Parti yoldaşım, Nesimi Çimen, Hasret Gültekin, Asım Bezirci, Muhlis Akarsu, Behçet Aysan, Asaf Koçak gibi ozanlarımız, yazarlarımız, çizerlerimiz ve can dostlarım Madımak’ta yakıldı. Aydınlık gazetesinin o zamanki başyazarı Aziz Nesin o yangından kurtuldu. Madımak tertibinin bir hedefi de, Aydınlık’tı.
Büyük Tertibin Uygulamaları
Madımak’tan üç gün sonra, 21 yıl önce bugün, PKK bölücüleri, Kemaliye’mizin Başbağlar köyünü bastı ve 34 köylümüzü kurşuna dizdi. Başbağlar baskını da, Madımak’ın yakılması gibi halk düşmanı bir eylemdi.
Madımak ve Başbağlar kırımları, insanlığa karşı cinayetler olmanın ötesinde, milleti ve halkı bölmeye yönelik büyük tertibin uygulamalarıdır. Süreç, aslında 24 Ocak 1993 günü Uğur Mumcu’nun ve 17 Şubat 1993 günü Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis’in katledilmeleriyle başlatılmıştı. 1996 Gazi Mahallesi tertibi o sürecin devamıdır.
Halkı Yakanlar ve Kurşuna Dizenlerin Çankaya Seçimi
PKK’nın Başbağlar kırımı, ABD’nin Türkiye halkını bölme tertibindeki rolünü yansıtır. PKK, 1991’den sonra ABD planı içinde aldığı rolü Başbağlar’da kanıtlamıştır. Ve şu anda sistemin içine alınmıştır.
İlan edilen son Açılım’ın ilk uygulamasını Cumhurbaşkanı seçiminde görüyoruz. Cumhuriyetin adayı yoktur, fakat PKK’nın adayı üç seçenekten biridir. İşte Mafya Tarikat rejiminin manzarası budur.
Bugün üç cumhurbaşkanı adayı var. İkisi, Madımak sorumlusu Haçlı irticayı temsil ediyor. Diğeri ise, PKK terörünün temsilcisidir. Madımak ve Başbağlar eylemlerinden beklenen amaca ulaşılmıştır. Varolan rejim, Madımak-Başbağlar rejimidir.
Bu rejim, halkı yakan ve kurşuna dizen eylemlerle kurulmuştur.
Bu rejim, etnik ve mezhepsel düşmanlıklarla kurulmuştur.
Bu rejim, Cumhuriyet yıkıcısıdır.
Bu rejim, yasadışıdır.
Yarılmış Bilinçler Bölünmüş Yürekler
Bizim İşçi Partisi ve Aydınlık olarak, ciğerimiz hem Madımak’ta hem de Başbağlar’da yandı. Yanan ve kurşuna dizilen, her iki yerde bizim halkımız, bizim vatanımız, bizim Cumhuriyetimizdi.
Yazıktır ki, diğer partiler ve çeşitli siyasal örgütler Madımak ve Başbağlar arasında bölünmüşlerdir. Bir kısmı Madımak’ta, bir kısmı Başbağlar’dadır. Bazı solcularımıza, bazı sağcılarımıza ve mezhep tavrı içinde olanlara bakınız, bir kısmı Madımak’ı anarlar; diğerleri ise Başbağlar’ı. Halkı bölen anlayış, çeşitli ideolojik kanallardan onlara da yansımıştır. Bu tutumları nedeniyle ABD’nin Türkiye’yi etnik ve mezhepsel çatışmalara itme planında farklı cephelerde rol almışlardır.
Madımak Ve Başbağlar’da Sınanan Bilinç
Asıl yürekleri yakan ve vicdanları yaralayan gerçek şudur: Başbağlar, Doğu Anadolumuzun unutulmuş bir köyüdür. Onlar köylüdür. Başbağlar köylüsü, Erkan Önsel arkadaşımın deyişiyle “Cumhuriyetin kimsesizleri”dir.
Başbağlar’ın yarası, yalnız Kemaliyeli yerdeşlerimizin ve İşçi Partisi’nin bilincinde ve eyleminde kanar. Her yıl 5 Temmuz günü bu gerçek bir kez daha yaşanır. Başbağlar, yoksul halkın tarihin derinliklerinden gelen terk edilmişliğini yaşar. AKP de cemaatler de ona sahip çıkmaz. Başbağlar’a sahip çıkan Cumhuriyet’in gerçek temsilcileridir.
Kendisine solcu diyenler, ne kadar solcu, ne kadar devrimci olduklarını Başbağlar’da sınayabilirler. Onlar, yoksul halkı ve emekçiyi terk eden veya bölen hakim sınıf tavrını paylaşıyorlar.
Madımak veya Başbağlar’da yarılmış bilinçlerle, bölünmüş yüreklerle insancıllığa kavuşamayız. O tavırlarda halk devrimciliğini veya Müslümanlığı temsil eden bir tavır aramak da boşunadır. Çünkü bilinçlerindeki halk bölünmüştür. İnançlardaki Müslümanlık da mezheplerine göre bölünmüştür.
Bu tavırlar, bizi ne barışa, ne huzura, ne uygarca yaşama, ne de devrime götürür.
AKP-PKK-CHP Ve MHP Açılımda Birleştiler
Madımak ve Başbağlar’da yarılan veya birleşen bilinç, aslında iki karşıt programı, iki karşıt çözümü temsil eder.
Ekmeleddin İhsanoğlu, önceki akşam CNN-Türk ekranlarından Açılım’ı desteklediğini ilan etti. AKP-PKK ortaklığının bu bölücü girişimi her aşamada Kılıçdaroğlu’nun katkılarıyla bugünlere getirildi. Açılımı artık MHP de destekliyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösteren Devlet Bahçeli, ABD projelerinde son görevini yapıyor.
Böylece Çankaya’nın üç adayı, aynı programda birleşmiş oluyor. Bu birleşme, Madımak ve Başbağlar eylemlerindeki ortaklığın devamıdır.
Küresel Bölücülük İle Türkiye Yurtseverliği Karşı Karşıya
Türkiye’nin siyasal partileri ve toplulukları, Madımak ve Başbağlar’daki duruşlarıyla nasıl bir toplum kuracaklarını açıklarlar. Bu duruş, bir program ilanıdır. İki program karşı karşıyadır: Küresel bölücülüğün ve Türkiye yurtseverliğinin programları.
Halkı bölerek yapılan eylemlerden halkın bütününü kucaklayan çözümler çıkmaz. Yürek, halkın bir kesimi için çarpıyorsa, yapılan iş, hiçbir zaman emek, halk ve devrim adına bir başarıya ulaşmayacaktır.
Türk-Kürt ayrımıyla, Sünni-Alevi ayrımıyla yarılmış olan bilinçlerle Türkiye birleştirilemez, bölünür.
Yarılmış bilinçlerle devrim yapılmaz; ancak köle olunur.
Türkiye, bu karanlık süreçten Madımak ve Başbağlar için çarpan yürekler birleştiği gün çıkacaktır. İşçi Partisi, yarılan bilinçleri birleştiriyor ve bölünen yürekleri birbirine kavuşturuyor.
İşte Büyük Çözüm, o kavuşma ve o birleşmededir.
ulusalkanal.com.tr