Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Murat Baybatur: ''Türk-Rus iş birliği Ukrayna'da felaketi önler''
Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Murat Baybatur Ukrayna sınırındaki gerilimin Türk-Rus ilişkisine nasıl yansıyacağını Aydınlık'a anlattı. Baybatur, ''Ukrayna’da büyük bir kriz çıkarsa Türkiye ve Rusya ilişkileri zedelenmez, daha da kuvvetlenir!'' dedi.
Mustafa İlker Yücel / Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ukrayna sınırında gerilim artıyor. Devlet Başkanı Zelenskiy, NATO’nun Donbas'taki savaşı bitirmek için “tek yol” olduğunu belirtti. Devlet Başkanlığından dün yapılan açıklamaya göre Ukrayna, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’den “NATO’nun Karadeniz'de varlığını artırmasını” istedi. ABD Başkanı Biden de geçen hafta “Ukrayna’yı yalnız bırakmayacağız” açıklaması yapmıştı. Tüm bu gelişmeler, NATO üyesi olan Türkiye ile Rusya’nın karşı karşıya gelme ihtimalini gündeme getirdi.
Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Manisa milletvekili Murat Baybatur’a Ukrayna’daki gerilimin Türkiye ve Rusya ilişkilerini nasıl etkileyeceğini sorduk. Baybatur her iki ülke arasındaki ilişkinin “krizlerde güçlendiğini” vurgulayarak şunları belirtti:
“Ukrayna krizine benzer krizi biz Suriye’de de yaşadık. Karabağ’da da yaşadık. Rusya ile olan ilişkimiz hiçbir zaman kopmadı. Tabi anlaşamadığımız noktalar var. Ama Türkiye anlaştığı noktalarda uzlaşıp işlerini yürütme politikası uygulamaktadır. Biliyorsunuz ki Karabağ’da Azerbaycan’a silahlarımızla destek vererek, aynı şekilde manevi destek vererek Azerbaycan’ın sonuna kadar arkasında durduk. Rusya ile de bir yandan görüşüyorduk. Suriye’de de anlaşamadığımız birçok nokta var. Rus silahlı kuvvetleriyle karşı karşıya kaldığımız kritik anlarda bile sorunları aşmayı bildik. Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve Sayın Vladimir Putin ile geliştirilen ilişkiler, birçok mayınlı bölgede ortak hareket edilmesini kolaylaştırdı. Üstelik bunu her iki ülke kendi menfaatlerini koruyarak yaptı.”
Baybatur’un sorularımıza verdiği yanıtları sunuyoruz:
''GARANTİSİ DİYALOG VE KARŞILIKLI İYİ NİYET''
Türkiye’nin Kırım ilhakını tanımama ve Ukrayna krizindeki tutumu Rusya’yla ilişkilerin gerilmesine sebep olacak mı?
Azerbaycan ve Suriye’de yaşananlar zor koşullarda birlikte hareket edilebileceğini gösterdi. Türkiye Kırım’ın ilhakını kabul etmemesine rağmen Rusya’yla ilişki bozulmadı. Rusya’ya Ukrayna’nın toprak bütünlüğünden yana olduğumuzu defalarca ifade ettik. Buna rağmen Ukrayna’da çıkabilecek büyük bir kriz, Türkiye Rusya ilişkilerini zedelemez. Benim kanaatim ilişkimiz daha da kuvvetlenir. Çünkü Rusya, Türkiye’nin bu bölgede barışın, diyalogun, refahın, kalkınmanın gerçekleştirilmesini istediğini biliyor. Biz Rusya ile masada başka sahada başka işler yapmıyoruz. Masada da sahada da söylediğimiz her şey açık ve net. Putin de Cumhurbaşkanımız için “Sözünün eri, çok açık ve net bir şekilde konuşuyor” diyor. Bu diyalog kanalları açık olduğu müddetçe, karşılıklı iyi niyet olduğu sürece Ukrayna’da oluşabilecek olan kriz, Türkiye ve Rusya ilişkilerini zedelemez, daha da kuvvetlenir.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky, NATO’nun Karadeniz’deki varlığını artırmasını istedi. Türkiye de bir NATO üyesi. Rusya’yla NATO üyesi olarak karşı karşıya gelmek sorunu büyütür mü?
Türkiye NATO üyesidir, doğru. Avrupa Birliği’ne girmek isteyen bir ülkedir. Ama kendine ait jeopolitiği ve jeostratejisi olan bir ülkedir. Rusya ile masada oturduğumuz zaman Rusya bize yardımcı olacak biz de Rusya’ya yardımcı olacağız.
''SURİYE VE AZERBAYCAN’DA ÇOK SINAVLAR VERDİK''
Kışkırtmalar gündeme gelirse?
Kışkırtmalar olabilir. Bazı ülkeler Ukrayna krizi üzerinden Türkiye ve Rusya’yı karşı karşıya getirmek isteyebilir. Ama iki devlet de bu tip sınavları Suriye ve Azerbaycan’da çok defa yaşamıştır. Fakat böyle durumlarda ilişkiler zedelenmedi, aksine daha da kuvvetlendi. Ben aynısının Ukrayna krizinde de bu şekilde gelişeceğini ve Türk-Rus işbirliğinin belki de Ukrayna’da daha büyük felaketleri önleyeceğini düşünüyorum.
''GÜVENLİĞİMİZİ SAĞLAMAYI KİMSE ENGELLEYEMEZ''
ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye’ye yönelik yaptırımların devreye gireceğini açıkladı. Savunma Sanayii Başkanlığı ve görevli dört isme CAATSA (ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası) yaptırımları uygulanacak. Türkiye nasıl karşılık verecek?
Türkiye bağımsız bir devlet. İleri karakol değiliz! Türkiye Cumhuriyeti devleti, savunmasıyla ilgili kendi kararlarını kendisi alacaktır. Daha önce Türkiye, bu konularda ne yazık ki kendi kararını alamayan bir devletti o günkü şartlarda. Ama bugün artık Türkiye Cumhuriyeti devleti bağımsızlığı için dört bir taraftan gelen tehditlere rağmen istediği kararı alır. Hava savunma sistemi ile ilgili açığımız vardı. Özellikle Suriye’deki gelişmelerden sonra. Havadan yapılan saldırılardan, terör faaliyetlerinden sonra. Güvenliğimizi sağlamayı kimse engelleyemez. ABD bu konuda rahatsızlığını dile getiriyor. Getirebilir. Ama Türkiye kendi dış politikasını uygulayacaktır.
Suriye’de oluşturulmak istenen bir PKK devletine karşı çıktığımız için de ambargo uygulanıyor. Savunma sanayimizi hızla millileştiriyoruz. Türkiye bu ve buna benzer yaptırım tehditlerine ya da tabiri caizse restlere karşılık kendi restini gösterecek ve göstermiştir. Bundan dolayı da devletimizi bu konuda sonuna kadar destekliyoruz, doğru olanı yapıyoruz. Desteklemeye de devam edeceğiz. Patriotlara hayır demiyoruz, Amerika eğer patriotları bize satacaksa sistemiyle bilgi teknolojisiyle paylaşacaksa netice itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi menfaatine uyanı yapacaktır. Patriotları da alabiliriz onu da kullanabiliriz, S-400’leri kullanmak istediğimiz gibi. Türkiye kendi geleceği için kendi kararlarını almak zorunda ve alıyor.