Çiftlerin korkulu rüyası: Vaginismus

Çiftlerin korkulu rüyası: Vaginismus

Vaginismus kadınlarda cinsel birleşmeye engel olacak şekilde vaginanın dış bölümündeki kaslarda istem dışı kasılma olarak tanımlanır. Bu kasılmalara ağrı, cinsel birleşmeden korku ve endişeler de eşlik etmektedir. Çiftler cinselliğin diğer alanlarında genellikle sorun yaşanmazken, birleşme denendiğinde vaginadan giriş mümkün olamamakta ve kadın yoğun sıkıntı duymaktadır. Vaginismus, genital organları içeren resimlere, kendi cinsel organlarına bakamamayı, kadın doğum muayenesinden kaçınmayı da içerebilir. Bu bozukluk ilk cinsel deneyimde ya da muayenede farkedilir.

Tedavi edilmediğinde boşanmalarla sonuçlanıyor!

Tedavi edilmediğinde kadının kendisini yetersiz, erkeğin reddedilmiş hissetmesine dolayısıyla ek olarak cinsel isteksizlik, sertleşme sorunlarına da neden olabilmektedir. Çiftlerin ilişkileri de olumsuz etkilenebilmekte, tedavisi mümkün iken maalesef boşanmalarla sonuçlanabilmektedir.

Kadıköy Florence Nightingale Hastanesinden, Uzm. Dr. Emre Tolun tedavi süresinin kişilere ve eşlik eden bozukluklara göre değişkenliğine ragmen, başarısı çok yüksek ve yüz güldürücü olduğunu belirtiyor.

Cinsellikle ilgili yanlış inanışlar, cinsel eğitim yetersizliği; Vücudun yeterince tanınmaması problem doğuruyor!

Vaginismus da pek çok psikiyatrik bozukluk gibi biyopsikososyal nedenlerden oluşmaktadır. İlk cinsel birleşmenin ağrılı, hymen/kızlık zarının yırtılmasının çok kanamalı olduğu, kadının cinsel ilişkide zarar görebileceği gibi cinsellikle ilgili yanlış inanışlar, cinsel eğitim yetersizliği; anatomi ve fizyolojisinin bilinmiyor olması bozukluğa zemin hazırlayabildiği gibi, cinselliğe karşı katı ve yasaklayıcı tutumu olan toplumlarda sık görülmesi yetiştirilme tarzının da bozukluğun ortaya çıkmasına neden olabileceğini göstermektedir.

Genellikle yaşam boyu olmasına karşın travmatik cinsel deneyimler sonrasında da gelişebilir.

Uzun yıllar evli olup tedavi arayışı olmayan çiftler mevcut!

Vaginismus'un tedavisi bu konuda deneyimli psikiyatristler ve klinik psikologlar tarafından uygulanan psikoterapi/cinsel terapidir. Fakat çiftlerin terapiye başvurması zaman alabilmektedir.

Kliniklere son yıllarda vaginismusu olduğunu ifade edip erken tedaviye başvuranlar olsa da uzun yıllar evli olup tedavi arayışı olmayan çiftler de az değildir. Tedavi arayışlarının gecikmesinin nedenlerinden biri zamanla kendiliğinden düzelebileceğine, geçici bir durum olduğuna ya da kadının isteği ile bozukluğun düzelebileceğine inanılmasıdır. Fakat vaginismus kişinin iradesi ile ve zamanla iyileşebilen bir bozukluk değildir. Yine bu nedenle pek çok çiftin bize başvuru öncesi denediği; alkol alımı, kas gevşetici, psikiyatrik ilaçların alımının, jel ve pomadların kullanımının da faydası olmamaktadır.

Çiftlerin genellikle ilk hekim başvurusu; yapısal, kızlık zarı ile ilgili bir bozukluk şüphesi ve bunun birleşmeye engel olabileceği düşüncesiyle ve ya çocuk sahibi olmak için kadın doğum kliniklerine olmaktadır. Muayene bulguları çoğunlukla normaldir. Düşük olasılıkla gebe kalınabilir fakat normal doğum yapmaları zordur.

Vaginismus kadının değil çiftlerin sorunudur…

Eşler beraber tedaviye alınır. Terapide ilk basamak eşlerden bilgi alınması, varsa vaginismus dışı cinsel işlev bozukluklarının saptanmasıdır. Anatomi ve fizyolojisinin anlatılarak eğitim verilmesi, cinsellikle ilgili yanlış inanışların düzeltilmesi tedavinin diğer ve en önemli aşamasıdır. Ayrıca terapi boyunca kademeli alıştırmayı içeren ev ödevi uygulamaları önerilmektedir.

Uzm.Dr. Emre Tolun

Kadıköy Florence Nighttingale Hastanesi

Tıbbi Birimi: Psikiyatri

ulusalkanal.com.tr