May'den Kuzey İrlanda'da 'sınır' sözü

İngiltere Başbakanı May, "Burada büyük Kuzey İrlanda halkına Belfast/Hayırlı Cuma Anlaşması'na, benim ve bütün İngiltere'nin bağlılığını teyit etmek için bulunuyorum." dedi.

May'den Kuzey İrlanda'da 'sınır' sözü

İngiltere Başbakanı Theresa May, İrlanda adasına barışı getiren Hayırlı Cuma Anlaşması'na bağlılığını teyit ederek, adaya fiziki sınır getirmeyecek bir Brexit sözü verdi.

Brexit anlaşmasının parlamentoda reddedilmesinin ardından verdiği geniş tabanlı diyalog sözü kapsamında Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast'ı ziyaret eden May, burada yaptığı konuşmada, adaya barış getiren Hayırlı Cuma Anlaşması'na bağlılığını yineledi.

"Bugün burada büyük Kuzey İrlanda halkına ve içerdiği bütün köken ve geleneklere, Belfast/Hayırlı Cuma Anlaşması'na, devamı olan St Andrew ve Stormont House anlaşmaları ile mutlak nitelikteki ilkelerine, benim ve bütün İngiltere’nin bağlılığını teyit etmek için bulunuyorum.” diyen May, bu anlaşmalarla şekillenen sürecin İrlanda adasına barışı getirdiğini vurguladı.

İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılma sürecinde Kuzey İrlanda'nın kilit konumuna dikkati çeken May, "Amacım Kuzey İrlanda ile İrlanda Cumhuriyeti arasında fiziki sınıra dönülmemesine yönelik sarsılmaz kararlılığımı teyit etmektir." diye konuştu.

İrlanda adasında şiddetin bütünüyle ortadan kalmadığını ancak bir zamanlar hayal bile edilemeyecek kadar azaldığını anlatan May, "Bazı topluluklar arasında bölünmüşlükler var ancak çoğu insan, buna genç nesil dahil, her geçen gün bu bölünmeleri bir yana bırakıp ortak bir gelecek inşa etmeye daha fazla ilgi gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

AB ile vardığı Brexit Anlaşmasının İngiliz parlamentosunda Kuzey İrlanda ile ilgili "tedbir maddesi" nedeniyle reddedildiğini hatırlatan May, şimdiki amacının AB ile görüşerek bu maddede değişikliğe gidilmesi olduğunu söyledi.

May Brüksel'e gidiyor

İngiliz parlamentosu 15 Ocak'ta yapılan oylamada May'in Brexit anlaşmasını "tarihi" diye nitelendiren bir farkla, 202'ye karşı 432 oyla reddetmişti. May, toplumun bütün kesimleri ile geniş tabanlı bir diyalog süreci başlatarak Brexit sürecindeki sonraki adımları belirleyeceğini açıklamıştı.

Parlamentoda geçen hafta yapılan oylamada da Brexit anlaşmasının, İngiltere'nin parçası Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti arasına fiziki sınır girmemesi için formüle edilen ''tedbir maddesinin'' değiştirilmesi kararı alınmıştı.

Perşembe günü Brüksel’e gidecek olan May, bu maddeye ya bir zaman tahdidi getirmeye ya da İngiltere'nin bu maddenin işlerliğine tek yanlı son vermesini sağlayacak bir mekanizma kurulmasına çalışacak.

Siyasi gözlemciler de May'in yaklaşık 2 yıl süren müzakerelerde elde edemediği tavizi kalan kısa süre içinde AB'den koparmasına zor gözüyle bakıyor.

Tedbir maddesi İngiltere’nin AB ile kapsamlı ticaret anlaşması imzalayana dek gümrük birliği içinde kalmasını, Kuzey İrlanda'nın da buna ilaveten bir dizi farklı AB kuralına da tabi kalmasını öngörüyordu.

Maddeye karşı çıkanlar bunun İngiltere’yi süresiz bir şekilde fiili AB üyesi tutacağını ve Kuzey İrlanda’yı da tedricen İngiltere'den koparacağını ileri sürüyordu.

Kuzey İrlanda sorunu

İngiltere'nin Avrupa Birliğinde (AB) ayrılma sürecini tıkayan en önemli soruna dönüşen Kuzey İrlanda'da terör ve çatışma günlerine geri dönülmesinden korkuluyor. Son olarak ülkenin Londonderry kentinde adliye binasına yönelik önceki hafta bombalı araçla saldırı düzenlenmişti.

İngiliz imparatorluğunun ilk sömürgesi İrlanda adasından elinde kalan kısmı teşkil eden Kuzey İrlanda, 1960'lı yıllardan 1998'e kadar Katolik ayrılıkçılar ile İngiltere ile birlik yanlısı Protestanlar arasındaki çatışmalara ve terör olaylarına sahne oldu.

Ada ancak 1998'de imzalanan Belfast Anlaşmasıyla sükunete kavuşurken, Kuzey İrlanda’da çatışan tarafların ortaklığına dayalı bir bölgesel yönetim kurulması üzerinde anlaşıldı.

Çözüm kapsamında Kuzey İrlanda ile İrlanda Cumhuriyeti arasındaki fiziki sınır da kaldırıldı.

Çatışmalı günlerde ayrılıkçı terörün birincil saldırı hedefleri konumundaki sınır kontrol noktaları da ortadan kalkmış oldu.

Belfast Anlaşması olarak da bilinen metinler, Kuzey İrlanda'da bugün yürürlükte olan bölgesel yönetimin temelini oluşturuyor.

Kuzey İrlanda önceki yıl ocak ayında patlak veren hükümet krizinin ardından erken seçime gitti ancak bugüne kadar hükümet kurulamadı.

Sınırlı özerkliği düzenleyen anlaşmaya göre bölgesel hükümetin ayrılıkçı ve birlik yanlısı en büyük iki partinin güç paylaşımına dayalı olarak kurulması gerekiyor.

Bölünmüşlük sürüyor

Öte yandan barış anlaşmasının üzerinden geçen 20 yılı aşkın süreye karşın anketler, bölge halkı arasında güvenin tam olarak tesis edilemediğini ortaya koyuyor.

Halkın yüzde 51’inin farklı bir din veya mezhebe mensup arkadaşı ya hiç yok ya da sadece birkaç tane. Bu oran, gençler arasında yüzde 58’e kadar çıkıyor.

Bu duruma, bölgede okul sisteminin hala Katolik ve Protestan olarak ikiye ayrılmış olmasının da payı bulunuyor.

Barış anlaşmasının adı bile adada bölünmenin sürdüğünü kanıtlıyor. Katolik ayrılıkçıların Hayırlı Cuma Anlaşması dediği metne İngiltere ile birlik yanlısı Protestanlar Belfast Anlaşması diyor.

Brexit'i takiben fiziki bir sınır kontrol altyapısı kurulması halinde, IRA terörünün yeniden canlanmasından ve bu sınır noktalarını hedef almasından endişe ediliyor.

Bugün iki İrlanda arasındaki sınır geçişleri bugün sadece beyazdan sarıya dönüşen yol çizgileri ile milden kilometreye geçen trafik tabelaları vasıtasıyla ayırt edilebiliyor.

ingiltere