Sanayide yaptırdığı protez ayakla dağları aşacak
KOCAELİ Depremi'nde enkaz altında geçirdiği 3 günün ardından kangren olan iki bacağı diz üstünden kesilen ve sporla yeniden yaşama tutunan 38 yaşındaki Ufuk Koçak, tarihi Likya Yolu'nda 509 kilometrelik parkuru yürüyecek. Sanayide 200 liraya yaptırdığı protez ayaklarıyla yürüyüşe başlayan Koçak, 60 gün sürecek zorlu parkuru tırmanış, dalış, yüzme ve sörf yaparak tamamlayacak.
KOCAELİ Depremi'nde enkaz altında geçirdiği 3 günün ardından kangren olan iki bacağı diz üstünden kesilen ve sporla yeniden yaşama tutunan 38 yaşındaki Ufuk Koçak, tarihi Likya Yolu'nda 509 kilometrelik parkuru yürüyecek. Sanayide 200 liraya yaptırdığı protez ayaklarıyla yürüyüşe başlayan Koçak, 60 gün sürecek zorlu parkuru tırmanış, dalış, yüzme ve sörf yaparak tamamlayacak.
Ufuk Koçak, 1999 Depremi'nde Gölcük'te oturduğu 5 katlı binanın yıkılması sonucu 3 gün enkaz altında kaldı. Kurtarıldığında kangren olan iki bacağı tedavi gördüğü hastanede diz üstünden kesilen Koçak, ailesinden ve yakınlarından çok sayıda kişiyi kaybetti. 22 yaşında engelli birey olarak yaşamaya başlayan Koçak, daha önce hobi olarak yaptığı sportif faaliyetleri yaşam tarzına dönüştürdü. Protez bacaklarıyla yeni bir hayata başlayan ve engelini farklılık olarak değerlendiren Koçak; yüzme, dalış, tırmanış, yelken, rüzgar sörfü, kano, su kayağı, motor sporları, tekerlekli basketbol ve tenisle ilgilendi. Aktif spor yaşamında engelli bireylere eğitmenlik de yapan Koçak, Türkiye'nin ilk engelli dalış eğitmeni oldu ve geçen yıl Antalya Demre'de serbest dalış dünya rekoru kırdı. Özel şirketlere engelli bireylerle ilgili sosyal sorumluluk projesi hazırlama sürecinde danışmanlık desteği sağlayan Koçak'ın sıradaki hedefi ise Antalya'daki tarihi Likya Yolu'nda zorlu parkuru yürüyerek aşmak.
'YÜRÜYEMİYORSAK EMEKLEYECEĞİZ'
Kocaeli Depremi sonrası hayata bakışındaki değişimi aktaran Koçak, 'Eğer koşabiliyorsak koşacağız, koşamıyorsak yürüyeceğiz, yürüyemiyorsak emekleyeceğiz, emekleyemiyorsak da sürüneceğiz' anlayışıyla deprem öncesi hayatında yapabildiklerinin daha fazlasını gerçekleştirebilmek için çaba sarf ettiğini belirtti. Halen Kocaeli'de yaşamını sürdüren Koçak, hayatındaki değişim noktası olan depremi ve sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Asıl hikayemin başladığı gün 17 Ağustos 1999 Depremi. Öncesinde de hayata pozitif bakan bir insandım, fakat öyle bir fay hattı geçti ki ömrümüzden o pozitifleri kimi insan için negatife çevirdi. Ailemden ve tanıdığım çok sayıda insanı, yaşadığım kenti kaybettim. Enkaz altında üç gün bekledim ve çıkarıldığımda ayaklarım için yapılacak bir şey kalmamıştı. Hastanede ayaklarım kesildikten sonra her şeye rağmen hayat devam ediyorsa yeniden başlama kararı aldım. Daha önce de kaya tırmanışı yapıyordum iki ayağım olmadan yaptığımda çok zorlandım. 23 yaşında yeniden yüzme öğrenmek çok zordu. Sörf, yelken gibi farklı spor branşlarını ayaklarım olmadan yapmayı öğrendim."
11 FARKLI SPOR BRANŞINDA BAŞARI
'Engelli birey' kelimesini 'engellenen birey' olarak adlandıran Koçak, 11 farklı spor branşıyla ilgilenerek kendisine yeni bir hayat kurduğunu söyledi. Zamanla farklı sporlarda başarı elde ettiğine değinen Koçak, kendisi açısından serbest dalış rekoru kırmanın yanı sıra, engelli bireylerle sportif faaliyetler yapmanın ve onlara eğitim vermenin önemli olduğunu vurguladı. Farkındalık yaratmak amacıyla serbest dalış rekoru kırdığını belirten Koçak, “Dünyada denenmemiş bir şeyi yaparak engellenen insanların da serbest dalış yapabileceğini göstermek istedim. Engelli olan ulaşım araçları, mimari yapılar ve toplum içinde kabullenmeyen zihniyetlerdir. Biz bunun arkasında kaldığımız için engellenen oluyoruz. Bu nedenle kiminin 'özürlü', 'sakat', 'engelli' olarak kullandığı tabiri, ben 'engellenen' olarak kullanıyorum. Ben engellenen kardeşlerimle sörf, yelken yaparak onlara eğitim vererek istediğimi yaptım. Kiminin saçı sarı, gözü renkli benim de farklılığım ayaklarımın olmaması. Bu farklılığı renk olarak kabullenirsek ve rengarenk bir dünya olarak düşünebilirsek, ben bu farklılığımla Likya Yolu'nda yürümek istedim" diye konuştu.
YÜZEREK, TIRMANARAK TAMAMLAYIP, HARİTA ÇIKARACAK
Engelli bireylerin başarısını göstermek amacıyla tarihi Likya Yolu'nda yürüyeceğini dile getiren Koçak, 509 kilometrelik parkuru 60 günde tamamlamayı hedeflediğini söyledi. Parkurun 220 kilometrelik yürüyüş bölümünü dağda kalıp, çadır kurarak geçireceğini kaydeden Koçak, 112 kilometrelik bölümünde ise yelken, yüzme, rüzgar sörfü ile tamamlayacağını dile getirdi. Koçak, engelleri aşmak amacıyla yapacağı zorlu yürüyüşte parkurun bazı bölümlerinde tekerlekli sandalye bazı bölümlerinde ise ATV motosiklet kullanacağını anlattı. Yürüyüşte 35 günün dağda kamp hayatıyla geçireceğine değinen Koçak, Olimpos Antik Kenti'ndeki konaklamasında kano, rüzgar sörfü, kaya tırmanışı, Kaş'taki dinlenme noktasında engelli bireylerle müzik dinletisi ve dalış yapacağını söyledi. Koçak, Kelebekler Vadisi'nde 70 metrelik uçurumdan iniş yaptıktan sonra, 5 kilometre yüzerek Fethiye'ye ulaşıp, 3 Haziran'da rotayı tamamlamayı planladığını kaydetti. Yürüyüş boyunca kendisine iki arkadaşının yardımcı olacağını ve görüntülerini kaydedeceğinden bahseden Koçak, rota sonunda kitap yazmayı ve belgesel yapmak istediğini dile getirdi. Koçak, yürüyüş sonunda 'Engelsiz Likya Yolu' haritası çıkararak, hangi parkurda, engelli gruplarının, hangi aparatları kullanabileceğini açıklayarak, engelli insanlar için rota belirlemeyi amaçladığını kaydetti.
50 BİN LİRALIK PROTEZİ SANAYİDE 200 LİRAYA YAPTIRDI
Yürüyüşe Antalya'nın Konyaaltı ilçesine bağlı Hisarçandır'dan başlayan Koçak, sanayide bir yakınının 200 liraya yaptırdığı arazi koşullarına uygun protez iki ayakla yola çıktı. Yürüyüş öncesi hazırlık aşamasında maddi imkanının yetersiz olması nedeniyle 50 bin lira değerindeki protez ayağı temin edemediğini dile getiren Koçak, “Şehir koşullarına göre tasarlanmış protezim var ama arazi koşullarına uygun protezi maddi imkanların yetersizliğinden alamadığım için sanayide yaptırdım. Orjinali olsaydı benim için dağda, çamurda yürüyüş çok kolay olacaktı. Çünkü esneme, araziyi kavraması daha iyi ama bu da bizim işimi görecek. İhtiyacım olan protez 50 bin liraydı, biz yaklaşık 200 liraya kullanabileceğim protezi sanayide yaptırdık. Daha ağır, daha az konforlu malzemeyle sanayide yaptırdığım protezde titanyum olması gereken bölümü demirden yaptık, vidaladık" diye konuştu.
Tolga YILDIRIM/DHA