Mehmet Yuva yazdı: Haydut füzelerine memnun kalan Çavuşoğlu

Aydınlık gazetesi yazarı Mehmet Yuva, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun ABD öncülüğündeki emperyalist güçlerin Suriye'ye saldırısına ilişkin sözlerini köşesine taşıdı. Yuva, "Haydut devletlerin füzelerinden haz duyan ve memnun kalan Mevlüt Çavuşoğlu, Faruk Sinirlioğlu ve Ahmet Davutoğlu ile danışman oğulları Türkiye’yi yönetmeyi ve bu milletin temsilcisi olmayı hak etmiyor. Hükümete yakın Yeni Şafak gazetesi ve genel yayın yönetmeni İbrahim Karagül Suriye devleti ve Esad iktidarını en çok eleştiren bir medya kuruluşudur. Suriye muhalefetinin sözcülüğünü yapan bir ceridedir. Karagül, Dışişleri Bakanlığının mafyanın haydut füzeleri ile ilgili deklarasyonunu “geleceği doğru okumadan yoksun” bir açıklama olarak eleştirdi. Vicdanlı yandaşını bile ikna edemeyen akla ziyan açıklama ile Dışişleri Bakanlığı Türkiye’yi zora sokmuştur" dedi.

Mehmet Yuva yazdı: Haydut füzelerine memnun kalan Çavuşoğlu

Mehmet Yuva'nın Aydınlık'taki yazısı şöyle:

"Suriye iktidar ve muhalefetin imtihan sahasıdır. Suriye ile ilgili söylem ve eylemleri, yaptıklarının ve yapacaklarının aynasıdır. Zira Suriye, devletlerin, hükümetlerin ve siyasilerin kaderini elinde tutan en önemli ülkedir. Dışişleri Bakanlığı koridorlarında ve beyanatlarında Türk milletinin vicdanını yaralayan ruhsuz ve vicdansız politikalar dolaşıyor. Haydut devletlerin füzelerinden haz duyan ve memnun kalan Mevlüt Çavuşoğlu, Faruk Sinirlioğlu ve Ahmet Davutoğlu ile danışman oğulları Türkiye’yi yönetmeyi ve bu milletin temsilcisi olmayı hak etmiyor. Hükümete yakın Yeni Şafak gazetesi ve genel yayın yönetmeni İbrahim Karagül Suriye devleti ve Esad iktidarını en çok eleştiren bir medya kuruluşudur. Suriye muhalefetinin sözcülüğünü yapan bir ceridedir. Karagül, Dışişleri Bakanlığının mafyanın haydut füzeleri ile ilgili deklarasyonunu “geleceği doğru okumadan yoksun” bir açıklama olarak eleştirdi. Vicdanlı yandaşını bile ikna edemeyen akla ziyan açıklama ile Dışişleri Bakanlığı Türkiye’yi zora sokmuştur.

Suriye bayram gecesi füze saldırılarına maruz kaldı. Saldırıyı yapanlar tespit edilen hedefleri imha ettiklerini iddia etti. Suriye ve Rusya askeri kaynakları ise düşman kuvvetlerin Suriye’ye 103 füze fırlattıklarını, bu füzelerin 71’nin imha edildiğini, birçok füzenin elektronik şok dalgaları sayesinde hedefini bulamadığını bildirdi. Özetle bu saldırının yaratacağı sonuçları ve Türkiye’deki reaksiyonları paylaşalım:

MAZİLERİ KANLI VE KARANLIK

Ne anlamlı bir deyimdir: Önce lafa bakarım laf mıdır diye, sonra lafı edene bakarım adam mıdır diye. Ne lafına ne de adamlığına itibar edilemez olan mafya rejimlerin oligarkları Trump, May ve Macron “kimyasal yalan” bahanesiyle İsra ve Mihrac gecesi Suriye’ye saldırdı. “Bahane” dedik. Zira bu haydut devletlerin bahane üretmede uzman oldukları tarihi örneklerle sabittir. Kendi askeri arşivlerinde yazılıdır. ABD, İngiltere ve Fransa’nın soykırım tarihini yargılayacak adil bir mahkeme olsaydı bu devletlerin en az on kez idam edilmesi kararı çıkardı. Böyle karanlık bir mazinin devamı olan bu devletlerin başka ülkeleri işgal ve talan etmesi için yalan ve her türlü düzenbazlık, olmazsa olmazlarındandır.

TÜRKİYE VE SURİYE’YE GÖZDAĞI

Şimdi gelelim saldıran ülkelerin ekonomik ve askeri hedeflerine: “Mekke ve Medine’nin Hizmetkarı” sıfatını taşıyan Kral adayı Suudi Siyonist Selman parasını verdi, mafya rejimlerin oligarkları Trump, May ve Macron Müslüman alemin İsra ve Mirac bayramını füze saldırılarıyla kutladı. “Kalmamı istiyorsanız parasını vereceksiniz. Vurmamı istiyorsanız parasını ödeyeceksiniz. Verirsen veririm” fahişe ilişkileri devrede. Saldırının 400 milyar dolarlık maddi boyutu budur. Bir başka maddi boyutu Doğu Akdeniz havzasında mevcut olan trilyonlarca dolar kıymetindeki doğalgaz ile ilgilidir. “Kimyasal saldırı ve buna mukabil tepki” gerekçesiyle ABD, İngiltere ve Fransa Doğu Akdeniz bölgesine askeri yığınak yapmaktadır.

Buradan Türkiye’ye bir “haddini bil” mesajı verilmektedir. Bu havzadaki doğalgazı Türkiye’ye rağmen yalnız talan edeceklerini gösteriyorlar. İngiltere ve Fransa, Rus ve İran doğalgazına alternatif kaynaklar aramaktadır. İsrail, Mısır, Güney Kıbrıs ve Doğu Akdeniz havzası enerji kaynakları tamahlarını kabartmıştır.

Suriye sahasında yaşadıkları hezimetin intikamını alıyorlar. Suriye Ordusu’nun Guta’da rahatlaması bir sonraki askeri operasyonların önünü açtı. Bu operasyonların bir sonraki ayağı Ürdün, İsrail sınır bölgeleri, İdlib, Afrin ve Doğu Fırat olacaktır. Bunun engellenmesi için çaba harcıyorlar. Esad’ı deviremeyeceklerini biliyorlar. Ancak haddini bilsin istiyorlar. “Doğu Fırat bölgesinden ve Golan’dan uzak dur” diyorlar. “Bizim ve beslediğimiz terör örgütlerinin çıkarlarına zarar vermeye devam edersen, kimyasal yalanları dün ve bugün kullandığımız gibi yarın da başka mekanlarda tekrar istismar ederiz” diyorlar.

‘SIFIR’ BAŞARI

Dünya kamuoyu ve Türkiye’ye silahlarının reklamını yapıyorlar. Şu hızla seyir alan, şu kadar bomba yüklü, radara zor yakalanan, hedefi imha eden akıllı, cici, ve hoş füzelerimiz var diyorlar. Rus askeri savunma sistemlerinin çaresiz, S-300 veya S-400’lerin işe yaramaz olduklarının propagandasını yapacaklar. Rusya’dan alınan S-400 savunma füzelerinin tekrar gözden geçirilmesini ve Türkiye’nin yeniden sahaya dönen Haçlı Batı ile birlikte hareket etmesini sağlamaya yönelik seslerin yükselmesine şahit olacağız.

İsrail’in deyimiyle “sıfır” başarı elde eden bu saldırının haydut devletler için ciddi sonuçlarını, bu saldırıdan memnun kalan Dışişleri Bakanlığı ve iktidarı neler beklediğini, Rusya ve Suriye’nin önümüzdeki yakın dönemde başlatacağı askeri operasyonların AKP iktidarı için getireceği neticeleri analiz edeceğiz."

ulusal.com.tr

abd türkiye suriye Mevlüt Çavuşoğlu mehmet yuva