İstanbul Emniyet Müdürlüğünü işgal girişimi davası
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili, aralarında tankın içinden çıkan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 23'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili, aralarında tankın içinden çıkan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 23'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Bakırköy Adliyesi Konferans Salonu'nda yapılan duruşmaya, 19'u tutuklu 20 sanık ile taraf avukatları ve müştekiler katıldı.
Duruşmada beyanda bulunan müşteki Yasin Yavaş, 15 Temmuz'da darbe girişiminden haberdar olduktan sonra Esenler'e gittiğini, bir tankın araçları ezdiğini gördüğünü ve koşarak tankın üzerine çıktığını anlattı.
Tankın komuta kulesinde bulunan eski Yarbay Fatih Sönmez'e durması gerektiğini, insanları ezebileceğini söylediğini aktaran Yavaş, yarbayın ise "Sen kimsin, in aşağı" dediğini ve kendisini tanktan aşağıya fırlatmaya çalıştığını kaydetti.
Tanktan düşmemek için Fatih Sönmez'in hücum yeleğinden tuttuğunu aktaran Yavaş, şöyle konuştu:
"Bir anda havalandım ve sert bir şekilde tanka çarptım, yaralandım. Fatih Sönmez bana, 'Tanktan inmezsen seni vuracağım.' dedi. Tank hızlı bir şekilde gitmeye başladı ve arabaları, insanları ezdiğini gördüm. İki kişi ezildi, kanları üzerime sıçradı. Bunun üzerine 'Sen Yunan askeri misin, insanları böyle ezemezsin.' dedim, yumruk attım. Tankın içerisinde bir asker silahının namlusunu uzatıp 'Aşağı in yoksa seni vururum.' dedi. Yüzyıl mevkisine gelince tank biraz yavaşladı ve tankın üzerine üç dört kişi daha çıktı. Bu sırada yaralandığım için beni indirdiler ve yolun kenarına çektiler. Daha sonra hastaneye götürdüler.
Orada bir sürü insan parçalandı. İnsanlar ikiye bölündü. Amerikan filmi değil ama aslında Amerikan filmi. Türk kimliğine bürünmüş bazı alçak ve şerefsizler bunlar."
Yavaş, davaya müdahillik talebinde bulundu.
Müşteki Recep Çelik ise 15 Temmuz gecesi darbe girişimini televizyondan öğrendikten sonra Vatan Caddesi'ne gittiğini anlattı.
Tankın namlusunun emniyet müdürlüğüne çevrili olduğunu ifade eden Çelik, "Tankın üzerindeki Yarbay Osman Akkaya ile direkt konuşan bendim. 'Siz ne yapıyorsunuz, darbe yapıyorsunuz.' dedim. Osman Akkaya bana 'Araçtan inmezsen seni vururum.' dedi. O sırada iki el ateş etti. Osman Akkaya silahını vermek istemiyordu. Silahını elinden zor aldık. O sırada yaralandım zaten. Arka tankın üzerinde duran Serdar Değirmendere'ye telefonumu göstererek darbe olduğunu söyledim ama hiçbir şey demeden robot gibi duruyordu. Aynen öyle de fotoğrafını çektim." diye konuştu.
Tutuklu sanık Osman Akkaya ise birçok kişiyle konuştuğunu ama Recep Çelik ile bir konuşmasının olmadığını iddia etti.
Duruşma, yarına ertelendi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 15 Temmuz'da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal edilmesine teşebbüs eden ve aralarında tankın içinden çıkan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı, yine olay tarihinde Edirne Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olup İstanbul Emniyet Müdürlüğü binası çevresinde bulunduğu tespit edilen eski Emniyet Müdürü İsmail Uğuz'un yanı sıra Yarbaylar Osman Akkaya ve Fatih Sönmez'in de bulunduğu 23 rütbeli asker ile 44 er "sanık" sıfatıyla bulunuyor.
İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ve 73 kişinin "müşteki" ve 14 kişinin "mağdur" sıfatıyla yer aldığı iddianamede, darbe girişimi sırasında rütbeli askeri personel sanık Ömer Kalın'ın kullandığı tankı, duran araçların ve vatandaşların üzerine sürmesi sonucu Hüseyin Kısa, Muhammet Aksu, Mehmet Şefik Şefkatlioğlu ve Türkmen Tekin'in şehit oldukları anlatılıyor.
Ahmet Kocabay'ın ise sanık Yarbay Fatih Sönmez tarafından silahla vurularak şehit edildiği belirtilen iddianamede, her iki bölgede çıkan olaylarda 30 kişinin de yaralandığı ifade ediliyor.
İddianamede, yapılan araştırmalarda örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandığı belirlenen eski 4. sınıf Emniyet Müdürü Mithat Aynacı'nın üzerinde 1 dolarlık banknot bulunduğu vurgulanıyor.
Aynacı'nın kullandığı telefon hattındaki görüşmeler incelendiğinde 15 Temmuz'da başka dosyadan tutuklu eski İstanbul Jandarma Komutanı Albay Gürcan Sercan ile bu dosyanın sanıklarından Osman Akkaya ve bazı askerlerle birçok kez telefon görüşmesi yaptığı belirtiliyor.
Sanık Aynacı'nın cep telefonu baz bilgisine göre, 15 Temmuz'da saat 20.00 sıralarında Küçükçekmece'deki ikametinde olduğu ve 20.14'te aktif görevde olan bir uzman çavuş tarafından arandıktan sonra ikametinden ayrıldığı belirtilen iddianamede, sanığın, eski Albay Gürcan Sercan'la saat 22.49'da görüşme yaptıktan sonra Küçükçekmece'den ayrılarak İl Emniyet Müdürlüğü'nün bulunduğu Vatan Caddesi'ne hareket ettiği anlatılıyor.
İstenen cezalar
İddianamede, tüm sanıklar hakkında ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme'', ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme'' ve ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Sanıklardan Mithat Aynacı hakkında ayrıca "kasten öldürmeye teşebbüs", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 30 yıldan 55 yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede, kullandığı tankla 4 kişiyi ezerek ölümüne yol açtığı gerekçesiyle sanık Ömer Kalın'ın "kasten öldürme'', kasten yaralama'', ''mala zarar verme'' suçlarından 4 kez müebbet ile 529 yıldan 990 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor.
Maktul Ahmet Kocabay'ın silahla vurularak şehit edilmesi ve diğer maktullerin ölümünden sorumlu tutulan sanık Yarbay Fatih Sönmez hakkında ayrıca "kasten öldürmeye azmettirme" suçundan 5 kez müebbet ve "kasten öldürmeye teşebbüs", "kasten yaralama", "hakaret", "tehdit", "mala zarar verme" suçlarından 559 yıldan 1030 yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, "ana darbe davası"nın sanıklarından eski Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmet Nail Yiğit'in kendisine İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesinin işgal edilmesi talimatı verdiği belirten dönemin 66. Mekanize Piyade Tugayı'nda Kurmay Başkan Vekili Yarbay Osman Akkaya hakkında da ayrıca ''kasten yaralama", "kasten öldürmeye teşebbüs", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 113 yıldan 256 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
İddianamede, diğer bazı sanıkların da yine benzer suçlardan 13,5 yıl ila 990 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılmaları talep ediliyor.