'F-16'mız Yunan füzesiyle düşürüldü'

Yunanistan tarafından 1996'da jetimiz düşürüldü, pilotumuz şehit oldu. ABD'nin Türkiye'ye yaptığı baskı nedeniyle olay aydınlatılmazken Dişişleri Bakanlığı konuyla ilgili arşivlerini hala açmamakta

'F-16'mız Yunan füzesiyle düşürüldü'

Ege Denizi’nde 8 Ekim 1996 tarihinde görev yaparken Yunan savaş uçağı tarafından düşürülen Türk F-16 uçağıyla ilgili çarpıcı ayrıntılar ortaya çıktı. Balyoz davası kapsamında 16 yıl hapis cezasına mahkum edilen emekli Tümgeneral Beyazıt Karataş, Aydınlık'a gönderdiği mektubunda Yunanistan tarafından düşürülen uçağımız konusunda Türk yetkililerin ABD baskısıyla hareketsiz kaldığını ve uçağın enkazının çıkartılması işleminin bu nedenle yarım bırakıldığını açıkladı. Olay sırasında Atina Hava Ataşeliği görevinde bulunan Karataş, yıllardır babası şehit pilot Yüzbaşı Nail Erdoğan'ın naaşının bulunması için yetkililere çağrı yapan Evrim Erdoğan'ın sorularına cevap verilmesi gerektiğini vurguladı.

Emekli Tümgeneral Karataş, mektubunda Yunanistan'daki Atina Hava Ataşeliği göreviyle ilgili bölümde şunları kaydetti:

'F-16'mız Yunan füzesiyle düşürüldü'

"Yunanistan’daki görevime, Türkiye ve Yunanistan’ı savaşın eşiğine getiren Ocak 1996 ayında patlak veren Kardak (İmia) Krizi ile Kıbrıs’ta Yeşil Hatta meydana gelen olaylar sonrası Ağustos 1996 ayında gittim, Eylül 1999'da döndüm. (...) İyi dostluklarımın ve arkadaşlıklarımın olduğu, hükümetlerinin Türkiye politikasından memnun olmayan insanların bunu sık sık bana dile getirdiği güzel ülke Yunanistan’daki görevime başlamamdan yaklaşık 1,5 ay sonra, 8 Ekim 1996 tarihinde çift kişilik F-16D uçağımız, Ege’nin uluslararası hava sahasında Yunan Mirage-2000 uçağı tarafından füzeyle vurularak düşürülmüştür. Pilotlarımızdan Yüzbaşı Nail Erdoğan şehit olmuş, Kurmay Yarbay rütbesindeki diğer pilotumuz yaralı olarak Yunan helikopteri tarafından kurtarılarak Sakız Devlet Hastanesi'ne kaldırılmış ve daha sonra Türkiye’ye getirilmiştir.

'Üstü kapatıldı'

F-16D uçağımızın düşürülmesinden sonra Yunanistan Savunma Bakanı Tanagra Hava Üssünü ziyaret etmiş, basında yer alan haberlere göre uçağımızı düşüren pilotları kutlamıştır. Yunan basınında uçağı düşürdüğü belirtilen pilot ismi ile birlikte itiraf niteliğinde tekrar yer almaya başlamış, aynı haberler Türk basınında da yer bulmuştur. Buna karşılık Türk ve Yunanlı resmi yetkililer yine suskunluğunu korumaya devam etmişlerdir.

Uçağımızın düşürülmesi ve sonrasına ait tüm bilgi ve belgeler; Türkiye’nin en iyi arşivine sahip Dışişleri Bakanlığı’nda, Genelkurmay Başkanlığı’nda, Atina Türk Büyükelçiliği ve Atina Silahlı Kuvvetler Ataşeliği’ndedir.

'Türk yetkililer sessiz kaldı'

8 Ekim 1996 tarihinde Yunanlılar tarafından uçağımızın düşürülmesi konusunda Türk yetkililer ABD baskısıyla hareketsiz kalmışlardır. Bu nedenle uçak enkazının çıkartılması işlemi yarım bırakılmış, sessiz kalma yöntemi uygulanmıştır. Yetkililerin, Yüzbaşı Nail Erdoğan’ın ailesine açıklama yapmak, özellikle de kızı Evrim Erdoğan’ın sorularına cevap vermek zorunluluğu vardır.

Türk subayına ‘uçağımızı düşüreceklerdi’ iftirası

2010 yılında 'Balyoz Tertibi' kapsamında; 'Ege’de Gerginliği Artıracaklardı','Uçağımızı Düşüreceklerdi', başlığı ile basında başlatılan saldırılarda Hava Kuvvetleri Komutanlığı da hedef alınmış, emekli ve görevde bulunan 43 personel soruşturmaya dâhil edilmiştir.

İftira çetesinin yalanlarına göre günlerce basında yer alan saldırılarda özetle; sözde 'Oraj Planı'na göre Ege’de uçuşların sayısının artırılarak gerginliğin tırmandırılacağı, gerekirse uçağımızın düşürüleceği belirtiliyor, Askeri Havacılık konuları hayatında yolcu uçağına dahi binmemiş uzman yorumcular tarafından televizyonlarda tartışma programlarında değerlendirilmeye devam ediliyordu.

Ege’de dar bir alanda sayıca fazla uçakla yapılan yüksek risk gerektiren görevlerde çok az sayıda kazanın olması, Türk Hava Kuvvetleri’nin kendisine verilen görevi nasıl yüksek bir disiplin anlayışı içerisinde yaptığını göstermektedir."

Gamze Çınlar

Aydınlık

abd yunanistan türk pentagon F16 beyazıt karataş