MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: ''Kıbrıs'ta iki devletli çözümden başka bir yol kalmadı''
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Bahçeli konuşmasında, Kıbrıs'ta bağımsız, eşit, egemen iki devletli çözümden başka bir yol kalmadığını belirtti. ABD Başkanı Joe Biden'ın ''soykırım'' açıklamasının ardından ''S-400'ü aktif hale getirmek ilk işimiz olmalıdır'' diyen Bahçeli, HDP'ye tepki göstermeyen CHP ve İyi Parti'yi hedef aldı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Devlet Bahçeli'nin gündeminde Cenevre'de düzenlenen Kıbrıs konulu konferans vardı. Bahçeli konuşmasında, Kıbrıs'ta iki devletli çözümden başka bir yolun kalmadığını belirtti.
Devlet Bahçeli konuşmasında ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olaylarını ''soykırım'' olarak tanımlamasına da tepki gösterdi. Bundan sonraki ilk işin S-400'leri aktif hale getirmek olması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, HDP'ye tepki göstermeyen CHP ve İyi Parti'ye de yüklendi, ''ASALA'nın çizgisindeler'' dedi.
Devlet Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan satır başları şu şekilde:
Terörle mücadele esas itibarıyla çok boyutlu ve karmaşık bir süreç. Türkiye bunun hakkını her saha ve zeminde kahramanca verdi.
- Yalnızca seri katillerle değil, aynı zamanda onları kiralayan, kullanan, bölgesel çıkarları uğruna silah, eğitim, mali ve lojistik destek sağlayan ülkelerle de kıran kırana bir mücadele sürmektedir.
- Artık kiminle mücadele halinde olduğumuzun tanım ve tarifini net bir şekilde yapmak lazımdır. Demem odur ki, terörle mücadelenin asıl ve arkada duran şirret faillerini deşifre etmek, bunların yüzüne ayna tutmak şarttır. Çünkü bir yanda elimizi sıkmak için öne çıkan, diğer yanda kolumuzu kesmek için ön almaya çalışan ülkelerin ikiyüzlü tavırları iyice sabırları taşırmıştır.
- Dost ve müttefik sandığımız, hatta NATO şemsiyesi altında birlikte oyalandığımız bu ülkelerin asıl gayesi, asıl gayreti Türkiye'nin boyun eğmesidir. PKK/YPG cinayet ve ihanet kuklasıdır, kuklacılar ise perdenin arkasında saf saf toplanan karanlık ve kahrolası emperyalist kumpasçılardır.
- Dostumuzun da düşmanımızın da her an değişeceğinin, nihayetinde devletler arasında bu çerçevede kalıcılık ve süreklilik olmayacağının bilincindeyiz. Buna karşılık bizim değişmez inancımız ise şudur: Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur. Muhtaç olduğumuz tek bir kudret varsa o da damarlarımızdaki asil kandır.
- Karadan sızan, ayrıca hava hücum harekatıyla hedef bölgeye intikal eden komandolarımız Allah nazarlardan esirgesin, tespit ettikleri teröristlerle birlikte, sığınak, barınak ve mühimmatları birer birer imha etmişledir. Pençe-Şimşek ve Pençe Yıldırım operasyonlarıyla hainler korkuya kapılmışlar, kaçacak ve saklanacak delik aramışlardır.
- Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizle övünüyorum. Operasyona katılan evlatlarımızın alınlarından öpüyorum. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Milli Savunma Bakanımızı, komuta heyetimizi ve bütün kahraman askerlerimizi kutluyorum. Rabbim gazalarını mübarek etsin. Hepsinin yanındayız, hepsinin arkasındayız, hepsine dua ediyoruz.
''KIBRIS'TA İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMDEN BAŞKA BİR YOL KALMADI''
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Kıbrıs'ta bağımsız, eşit, egemen iki devletli çözümden başka bir yol kalmadığını belirtti.
- KKTC'nin bir önceki Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın, Cenevre sürecini baltalamak için devreye girmesinin, ayıplı bir üslupla mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ı hayasızca eleştirmesinin uyuyan Komünist hücrelerin tekrar harekete geçtiğinin işareti.
- Nereye ve kimlerin bataklığına aktığı az çok belli olan bu ahmağın, Sayın Tatar'a yönelik 'Cenevre'de Türkiye'nin papağanı olacak' açıklaması tam manasıyla EOKA'cı bir ağzın hezeyanıdır. Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar papağan değildir, Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını milli hassasiyetlere muvafık şekilde savunan cesur bir yürektir.
- Kıbrıs'ı ayak oyunlarıyla Rumların üzerine geçirmek için elinden geleni ardına koymayan Akıncı ve zihniyetine yakışan tek sıfatın Rum Palikaryalığı. Rum'un tasmasını başına geçiren vatansızların tahrik ve tertiplerine aldanacak yoktur.
''BİDEN HAKİKATEN BAYMIŞ, BAYAT BİR TAT VERMEYE BAŞLAMIŞTIR''
Devlet Bahçeli, Biden'in 24 Nisan 2021 tarihli yazılı açıklamasının tarihe kara bir leke gibi düştüğünü, Türkiye-ABD arasındaki diyalog köprülerini dinamitlediğini söyledi.
- Bizim sorunumuz ABD halkıyla değil, Beyaz Saray'a çöreklenmiş zulüm bekçileriyledir.
- Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır. Türk milletine sözde soykırım gölgesi düşürmek, mazisi toplu cinayetlerle, katliamlarla ve neden olduğu insani felaketlerle dolu bir ülkenin harcı değildir, haddi değildir, hakkı değildir.
- Biden'in sözde soykırım beyanı Türk milleti nezdinde hükümsüzdür, yazılı açıklaması yalnızca kağıt parçasından ibarettir. Çünkü tarihimizin hiçbir döneminde mahcup olacağımız, hesabını vermekten kaçınacağımız, yüzümüzün kızaracağı, başımızı öne eğecek bir suça, bir trajediye, bir barbarlığa, bir vahşete imza atmadık, böylesi bir yanlışın tarafı ve faili olmadık.
- Biden, 24 Nisan tarihli yazılı açıklamasının iki yerinde soykırımdan bahsetmiş, 1915 olaylarında hayatlarını kaybedenleri onurlandırdıklarını dile getirmiştir. Biden iftira kampanyasına kurşun askerlik yapmakla kalmamış, bir de 'Konstantinopolis' ibaresini kullanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda böyle bir isimlendirmeyle anılan bölge veya bir şehir yoktur. Bizim İstanbul'umuz vardır ve dünyanın en büyük Türk kentidir.
- Okyanus ötesinden bakınca nasıl gördüklerinin, neyi görmek istediklerinin bizim nazarımızda bit kadar değeri olmayacaktır. Konstantinopolis sayfası 568 yıl önce kapanmıştır. Sözgelimi, tarihi geriye sarıp 1453 şartlarına dönsek bile dünyayı titreten, gemileri karadan yürüten, toplarla kalın surları döven mutlak ve muzaffer bir Türk varlığını sadece beşeriyet değil, mahlukat bile tasdik ve teyit edecektir.
- ABD yönetimine soruyorum, peki siz neredeydiniz? Ne yapıyordunuz? Avrupa'dan kaçanlar veya sonu belirsiz bir maceraya atılıp okyanusları aşanlar bile o tarihlerde henüz ortalıkta görülmüyordu. Şu anda yaşadığınız coğrafyanın asıl sahipleri, hatta derilerinin renginden dolayı katlettiğiniz milyonlarca insan mutlu ve huzurlu bir şekilde hayatlarını idame ediyorlardı.
- Bay Başkan, Beyaz Saray'da Cumhur İttifakı'nı nasıl yıkarım, zillet ittifakını nasıl kollarım, Türk tarihini nasıl karalarım diye hesap yapmayı bırak ve şunu aklından çıkarma ki Türk milletine sözde soykırım iftirası atacak en son ülke bile siz değilsiniz.
''S-400'Ü AKTİF HALE GETİRMEK BUNDAN SONRAKİ İLK İŞİMİZ OLMALIDIR''
Adana'dan Maraş'a, Antep'ten Erzurum'a, Muş'tan Van'a kadar pek çok vatan köşesinde acıklı anıları nesilden nesile anlatılan Ermeni katliamlarının unutulmadığını vurgulayan Bahçeli, Anadolu'daki toplu Türk mezarlarının izahını kimin nasıl yapacağını sordu.
"ASALA terör örgütünün şehit ettiği diplomatlarımızın ve vatandaşlarımızın hesabını kimler verecektir?" sorusunu yönelten Bahçeli, ABD Başkanı'nın 1915 olaylarına "soykırım" demesinin siyasi olduğunu; hukuki, objektif ve insani hiçbir dayanağının bulunmadığını belirtti.
- Bize göre, ABD ile ilişkiler tarihi bir kavşaktadır. S-400'ü aktif hale getirmek, F-35 projesi için ödediğimiz paraları tahsil etmek bundan sonraki ilk işimiz olmalıdır. Devletimizin ve hükümetimizin alacağı her karara desteğimiz, peşinen söylüyorum, sonucu ne olursa olsun tamdır." değerlendirmesinde bulundu.
- Baktığımız yer Washington değil başkent Ankara'dır. 'Hepimiz Ermeniyiz' diyenlere açık açık sesleniyorum, sizin ne olduğunuz değil bizim sizi nasıl gördüğümüz önemlidir. Size bakınca boşluk ve hiçlik görüyoruz, ama siz bize bakınca ya Talat Paşa'yı, ya Enver Paşa'yı ya da Mustafa Kemal Paşa'yı gördüğünüzden adımız gibi eminiz. Çünkü biz Türk milletiyiz, Türkiye'yiz, tarihimizle bir ve ayrılmaz bir bütünüz.
''HDP'YE TEPKİ GÖSTEREMEYEN CHP'Sİ, İP'İ VE DİĞERLERİ ASALA'NIN ÇİZGİSİNDEDİR''
Devlet Bahçeli konuşmasında, Meclis'te grubu bulunan, bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içen, devletin hazinesinden geçinip saltanat süren HDP isimli örgütün, PKK'nın uzantısı olmasının yanında ASALA'ya da uyduluk yaptığını cümle alemin gördüğünü ifade etti.
- Bu hainler korosu, Türkiye'nin Ermeni soykırımı utancıyla yüzleşmesini istemiştir. Kürt kökenli kardeşlerim artık gözünü açsın, artık kararını versin; bölücü terör partisi HDP'nin kökü de kimliği de Ermeni'dir. Anadolu'nun Hristiyanlardan arındırıldığını söyleyecek kadar Türk ve İslam düşmanı olan bu soysuzlarla aynı havayı teneffüs etmek bile günahtır.
- Hala 'demokrasi' diyerek HDP'ye destek çıkacak var mıdır? 'Şu kadar oy aldı, bu kadar milletvekiline sahip' diyecek bir köksüz ortaya çıkacak mıdır? Bu şer yuvası, bu ASALA temsilcisi, bu terör acentesi hala faaliyetlerine pişkince devam edebilecek midir?
- 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülmeye başlayan davanın 108 sanığı için gün yüzünü haram edecek karar çok kısa süre içinde alınmalı ve HDP'nin kapısına hukukun mührü vurulmalıdır. Bu parti görünümlü kanlı şebeke kapatılmalıdır. Bunlardan hiç kimse siyasette bulunmamalıdır.
- Milletimize 'soykırımcı' diyen bu canilere Erivan'ın kapıları açıktır. Paşinyan da istifa etmiştir, buyursunlar, çok iyi bildikleri dağ yollarından Ermenistan'a terörist kamuflajlarını giyerek iltica etsinler. Bu milleti sevmeyenleri sevmeyiz, bu devlete 'katliamcı' diyenleri asla affetmeyiz.
- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Biden seçildikten kısa bir süre sonra alelacele tebrik mesajı paylaşmıştı. Aynı aceleyi Biden'ın sözde soykırım açıklamasına karşı göstermedi, henüz çıtını bile çıkaramadı. Dahası HDP'ye tek bir laf etmedi, edemedi. Aynı şey İP'in başkanı için de geçerlidir. O da Biden'a şablon sözlerle, suya sabuna dokunmayan ifadelerle tepki gösterdi, döndü dolaştı aynı Öztrak gibi hükümetin dış politikasını eleştirmeyi tercih etti.
- Özellikle Kılıçdaroğlu'na soruyorum; seni korkutan nedir? Seni sindiren nedir? Seni soykırım suçlamasına karşı sessizliğe gömen hangi açıklarındır? Hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi Allah'tan korkmuyorsun? Bu CHP'yi ne hallere düşürdün? Kendini nasıl pazarladın? Kimden hangi sözleri aldın? HDP'yle ittifak kuranlar bizim gözümüzde tarihi yanlışın içindedir. Tarihle değil zilletle yüzleşmenin vakti gelmiştir.
- HDP'ye tepki gösteremeyen CHP'si, İP'i ve diğerleri ASALA'nın çizgisindedir, Ermeni çetelerinin izindedir, PKK'nın dibindedir. Türk milleti bu zillete katlanamaz, bu hıyanete müstahak olamaz, bu kokuşmalara meydanı boş bırakamaz. Batsın sizin ittifakınız, batsın sizin siyasetiniz. Bu kadar mı düşmansınız Türkiye'ye? Bu kadar mı uşaksınız küresel güçlere? Bu kadar mı satıldınız bedelinizi en çok ödeyenlere?
- Suyun derin olup olmadığını iki ayağımızla test etmeye gerek yoktur. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemeye hakkımız yoktur. Aziz milletim, büyük milletim, oyunu görün, onursuzları bilin, soykırım lobisini tanıyın, yarın geç olmadan zillete hak ettiği dersi verin. Vurun tokadı gitsin bunların alayı.