Kurum Kanal İstanbul Projesi ile ilgili açıklama yaptı
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum: "Kanal İstanbul Projesi'nde yatay mimari esas alınacak; insan ölçeğinde, kadim değerlerini koruyan çevre dostu ve aynı zamanda afet riskini bertaraf eden sağlıklı ve güvenli yaşam alanları planlanacaktır."
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, bakanlığı ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 2019 yılı bütçesinin sunumunu yapan Kurum, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle birlikte TOKİ, Emlak Bankası, Milli Emlak ve Yerel Yönetimler Genel Müdürlüklerinin bağlanmasıyla bakanlığın yeniden yapılandığını söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "2019 Yılı Bütçe Teklifinde, Bakanlığımız bütçesi 2 milyar 573 milyon 286 bin lira, bağlı kuruluşumuz Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü bütçesi ise 1 milyar 113 milyon 861 bin lira olarak belirlenmiştir." bilgisini verdi.
Atık yönetiminin önemini vurgulayan Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde başlatılan Sıfır Atık Projesine ilişkin açıklamada bulundu. Kurum, projenin 2017'de ilk defa Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Bakanlıkta hayata geçirildiğini anımsatarak, "Proje bugün artık 8 bin 680 kurum binasında uygulanmaya başlanmıştır." ifadesini kullandı.
"Evsel atık geri kazanım oranımızı en az yüzde 35 seviyesine çıkartacağız"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, atık yönetimine ilişkin Meclis'te görüşülerek kabul edilen kanun teklifinde ambalaj atıklarının zorunlu depozitoya tabi olmaları, sıfır atık uygulamasına geçen yerlere teşvik verilmesi ve plastik alışveriş poşetlerinin tüketiciye ücretli verilmesi yönünde düzenleme yapıldığını hatırlattı.
Sıfır Atık Yönetmelik Taslağı'nın da hazırlandığını aktaran Kurum, "Bunları başardığımızda 2023 yılında evsel atık geri kazanım oranımızı en az yüzde 35 seviyesine çıkartacağız." diye konuştu.
Katı atık düzenli depolama tesisi sayısının 2018 yılı kasım ayı itibarıyla 88'e ulaştığını belirten Kurum, bu tesislerle bin 142 belediye nüfusunun yaklaşık yüzde 75'i olmak üzere 55 milyon kişiye hizmet verildiğini bildirdi.
2023'te tüm vatandaşların katı atık düzenli depolama hizmetine kavuşması için çalıştıklarını dile getiren Kurum, Türkiye'de bu yıl itibarıyla 5 adet yakma ve 41 adet beraber yakma olmak üzere atıkları enerji kaynağı olarak kullanan tesis sayısının 46'ya, tehlikeli atık geri kazanım tesisinin de 468'e ulaştığını aktardı.
Yerel yönetimlerin çevre yatırımlarına 1 milyar 712 milyon lira destek
"Yerel yönetimlerin çevre yatırımları için son 15 yılda 13 bin projeye 1 milyar 712 milyon lira nakdi yardım verilmiştir." diyen Bakan Kurum, atık su arıtma hizmeti verilen belediye nüfusunun da yaklaşık yüzde 86'ya ulaştığına dikkati çekti.
Kurum, 2023'te hiçbir atık sunun arıtılmadan doğaya deşarj edilmeyeceğinin altını çizerek, Ergene ve Gediz havzalarındaki Arıtma Çamuru Yönetim Planının Hazırlanması projelerinin tamamlandığını ayrıca Türkiye genelini kapsayan "Türkiye'de Arıtma Çamuru Yönetimi ve Eylem Planının Hazırlanması Projesi" ile ilgili çalışmaların da devam ettiğini söyledi.
Türkiye'de mavi bayraklı plaj sayısının 459'a ulaştığını bildiren Kurum, bu konuda hedeflerinin dünya birinciliği olduğunu vurguladı.
Kurum, hali hazırda 296 adet kıyı tesisinde gemilere atık alım hizmeti verildiğini ve kaza kaynaklı deniz kirliliğini önlemek amacıyla bugüne kadar 352 kıyı tesisinin risk değerlendirmesi ve acil müdahale planının tamamlandığını ifade etti.
"2019 yılı sonuna kadar da 20 ilin gürültü haritaları hazırlanacak"
Gürültü kirliliğini önlemek amacıyla yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Kurum, 25 ilin ve 41 havalimanının gürültü haritalarının hazırlandığını belirtti.
Bakan Kurum, "2018 yılı sonuna kadar 21 ilin ve 2019 yılı sonuna kadar da 20 ilin gürültü haritaları hazırlanmış olacaktır. Ulaşımdan kaynaklanan gürültüye maruz kalan kişilerin yaşam kalitesini arttırmak amacıyla önümüzdeki 5 yılda 60 bin metrekarelik gürültü bariyeri yapımı için de destek verilecektir." diye konuştu.
Kurum, iklim değişikliğiyle mücadele çalışmaları çerçevesinde de Türkiye'nin 21 Nisan 2016'da Paris Anlaşması'nı imzaladığını anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yerel yönetimlerimizde iklim değişikliğiyle mücadele konusunda kapasiteyi artırmak amacıyla Yerel İklim Değişikliği Eylem Planlarının ilk etapta 30 büyükşehir belediyemiz tarafından hazırlanmasını sağlayabilmek için çalışmalar başlatılmıştır. Karadeniz bölgesinde yaşanan sel, taşkın ve heyelan gibi önemli ekonomik, sosyal ve çevresel zararlara sebep olan afetlerin sayı ve sıklığının artması göz önüne alınarak, 'Karadeniz Bölgesi İklim Değişikliğine Uyum Stratejisi ve Eylem Planı' çalışmaları başlatılmıştır. Bu çalışmalar tüm bölgelerimizde yaygınlaştırılacaktır."
33 bin 830 tesis denetlendi
Murat Kurum, çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla ülke genelinde vatandaşların şikayetlerini de dikkate alarak 2018 yılının ilk 9 ayında 33 bin 830 tesiste denetim gerçekleştirildiğine işaret ederek, "Ayrıca, daha riskli tesislerin daha sık denetlenmesine dayalı risk odaklı denetim çalışmasına başladık, şu anda 34 ilimizde bu uygulamayı yapmaktayız." bilgisini paylaştı.
Hava kalitesi izleme ağının 81 il merkezinde 339 istasyona genişletildiğini, atık su izleme çalışmalarında entegrasyonu sağlanan tesis sayısının 256'ya yükseldiğini anlatan Kurum, İstanbul, Samsun, İzmir, Konya, Erzurum, Adana ve Ankara'daki Temiz Hava Merkezlerinin kurulumunun tamamlandığını, ayrıca Diyarbakır'da da kurulum çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
110 bin yavru kaplumbağa denize ulaştı
Bakan Kurum, 81 ilin çevre sorunlarını belirlemek amacıyla Türkiye Çevre Sorunları ve Öncelikleri Değerlendirme Raporu'nun hazırlandığını belirterek, havzalarda 10 bin metreküpten daha düşük kapasiteli tesislere de izleme sistemleri kurulabilmesi yönünde fizibilite ve mevzuat hazırlığı çalışmaları yaptıklarını ifade etti.
Bakanlıkça doğal sit alanları ve Özel Çevre Koruma Bölgelerinde yürütülen çalışmalara değinen Kurum, Ankara'da Türkiye Tabiat Tarihi Müzesi kurulması, Salda Gölü, Karaburun ve Ildır Körfezinin Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmesine ilişkin çalışmaların sürdüğünü bildirdi.
Mogan Gölü tabanından yaklaşık 2 milyon 700 bin metreküp dip çamuru taramasının tamamlandığını aktaran Kurum, "Nesli tehdit ve tehlike altında olan tür ve habitatlarının korunması ve izlenmesi çalışmaları kapsamında; deniz kaplumbağalarının korunması ve izlenmesi çalışmaları yapılmaktadır. 2018 yılında 110 bin yavru kaplumbağa denize ulaşmıştır." dedi.
Kurum, Özel Çevre Koruma Bölgeleri, Doğal Sit Alanları ile tabiat varlıklarının bulunduğu alanlarda çevre altyapı yatırımları için yerel yönetimlere 621 adet proje için yaklaşık 391 milyon lira destek sağlandığını bildirdi.
263 yapı denetim kuruluşunun belgesi iptal edildi
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, Türkiye'de yapı denetiminin önemine işaret ederek, "Yapı Denetim Kanunu kapsamında 453 bin adet işe ait olmak üzere toplam 845 milyon metrekare inşaat alanının denetimi yapılmıştır. Belgelendirilen 2 bin 29 yapı denetim kuruluşu ile 362 laboratuvar kuruluşu faal olarak görev yapmaktadır. Ayrıca Bakanlığımızca bugüne kadar 46 bin 701 adet özel sektöre ait şantiyenin denetimi de gerçekleştirilmiştir. Yapılan denetimler sonucunda 263 adet yapı denetim kuruluşunun belgesi iptal edilmiştir." diye konuştu.
Bu alanda yapılan çalışmalar ve kanunsal düzenlemelere değinen Kurum, piyasa gözetim denetimi faaliyetleri sonucu inşaatlarda kullanılan güvenli ürün oranının 2018 yılında yüzde 97'ye ulaştığını ifade etti.
Bakanlıkça 5543 sayılı İskan Kanunu kapsamında farklı projeler sebebiyle, yerleri kamulaştırılan ailelerin iskanlarının yapıldığını ve bu noktada taleplerin yöresel özellikler göz önünde bulundurularak karşılandığını anımsatan Kurum, "2003-2018 döneminde 3 bin 885 proje desteklenmiş, 2018 yılı ekim ayı itibarıyla toplam 688 milyon lira yatırım yapılmıştır. Planlı alanlarda da toplam da 9 bin165 konut tamamlanarak hak sahiplerine teslim edilmiştir." dedi.
Bakan Kurum, Türkiye'nin 7 bölgesinde 256 yöresel konut ve 42 köy konağı olmak üzere toplam 298 tip projenin hazırlanarak vatandaşlara ücretsiz olarak sunulduğunu bildirdi.
"Kanal İstanbul projesinde yatay mimari esas alınacak"
Ulusal Coğrafi Bilgi Stratejisi ve Eylem Planı'nın yılsonuna kadar tamamlanacağını dile getiren Kurum, Bakanlıkça ilk etapta Gaziantep, Kayseri, Konya ve Bolu'da başlatılan "Bizim Şehir" projesiyle insan odaklı tasarım öğeleri ile akıllı şehir kavramlarının birlikte ele alındığını anlattı.
Kurum, İstanbul'un Avrupa yakasındaki "Kanal İstanbul Projesi"nin planlama çalışmalarının Bakanlıkça sürdürüldüğüne işaret ederek, projenin hayata geçirilmesi amacıyla alanın doğal, tarihi ve kültürel değerleri gözetilerek hazırlanacak imar planları ile yeni şehircilik vizyonuna uygun yaşam alanlarının inşa edileceğini anlattı.
Murat Kurum, "Kanal İstanbul projesinde yatay mimari esas alınacak, insan ölçeğinde, kadim değerlerini koruyan çevre dostu ve aynı zamanda afet riskini bertaraf eden sağlıklı ve güvenli yaşam alanları planlanacaktır." diye konuştu.
Halkı doğa ile ilişkilendiren, rekreasyon ve sosyalleşme gibi ihtiyaçları karşılayan büyük yeşil alanların yer aldığı Millet Bahçeleri çalışmalarına değinen Kurum, "İstanbul bütününde yapılacak Millet Bahçelerinin büyüklüğü şu an itibarıyla yaklaşık 14 milyon metrekaredir. Bu da İstanbul'da kişi başına düşen yeşil alan miktarını yaklaşık yüzde 10 artıracaktır." bilgisini verdi.
Kurum, Ankara'da yapılacak Millet Bahçeleri ile mevcuttaki aktif yeşil alan büyüklüğünün yüzde 6 artırılacağını anlatarak, ilk 100 günde 33 adet Millet Bahçesi çalışmalarına başlandığını ve bunlardan 5'inin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla İstanbul'da açıldığını anımsattı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, hedeflerinin her ilde ne az bir Millet Bahçesi'nin yapılması olduğunu vurguladı.
20 hektar ve üzerindeki araziler
Kurum, bölge planlarına, stratejik planlara ve kalkınma planlarına uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi kullanım kararlarını belirleyen çevre düzeni planlarının yaklaşık yüzde 99'unun katılımcı bir süreçle tamamlandığını belirterek, kıyı alanlarında ise planlama çalışmalarının yüzde 82'sinin bitirildiğini söyledi.
Arazi ihtiyacı olan iç ve dış yatırımların önünü açacak Türkiye Mekansal Strateji Planı çalışmalarına da başlandığını dile getiren Kurum, "İmar Kanunu'nda en üst kademe plan olarak yer alan Mekansal Strateji Planı ile ülkemizin sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde, ekonomik, sosyal ve mekansal gelişiminin sağlanması için mekansal stratejilerin ilgili tüm kurum kuruluşlarla beraber üretilmesi amaçlanmaktadır." diye konuştu.
Türkiye'nin 2023 hedefleri ve büyüme öngörüsü doğrultusunda ülke düzeyinde yatırımlar için arazi ihtiyacı analizi yapıldığını anlatan Kurum, şöyle konuştu:
"Hazine mülkiyetinde atıl olarak duran ancak yatırım yapılabilir 20 hektar ve üzerindeki arazilerin tespit edilmesi suretiyle gerekli düzenlemeler yapılacak ve bu arazilerin yatırımcılar tarafından kullanılması sağlanacaktır. Bu çerçevede Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile bakanlığımız ilgili birimlerinin çalışmaları neticesinde protokol nihai hale gelmiş olup süreç bu çerçevede koordineli bir şekilde yürütülmektedir. Böylelikle sanayi gelişiminin yoğun olduğu il ve bölgeler belirlenerek, bu bölgelerdeki belirli büyüklükteki yatırıma uygun hazine arazileri ülkemiz ekonomisi ve yatırımcısının kullanımına kazandırılacaktır."
442 bin bağımsız bölüm yıkıldı
Türkiye'nin deprem bölgesinde yer aldığına işaret eden Kurum, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten bugüne kadar 53 farklı ilde 237 riskli alan, 29 farklı ilde ise yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere 107 rezerv yapı alanı belirlendiğini söyledi.
Ayrıca, 28 farklı ilde 122 kentsel dönüşüm ve gelişim alanı, 11 farklı ilde yıpranan tarihi ve kültürel taşınmazın korunması amacıyla 15 yenileme alanı çalışmasının başladığını aktaran Kurum, "Ülke genelinde 592 bin konut ve işyerini 'riskli yapı’ statüsünde yeniliyoruz. Bunlardan 442 bin bağımsız bölümün yıkımı sağlanmış ve inşaatlarına başlanmıştır." dedi.
"3 milyar 36 milyon lira kira yardımı yapıldı"
Tüm bu kentsel dönüşüm çalışmaları ile öncelikle şehirlerin afet risklerine karşı dayanıklı olmasının amaçlandığını vurgulayan Kurum, "Bugüne kadar riskli yapı kira yardımı olarak 253 bin 581 hak sahibine 2 milyar 520 milyon lira, riskli alan kira yardımı olarak da 41 bin 200 hak sahibine 516 milyon lira olmak üzere, toplamda ülke genelinde 3 milyar 36 milyon lira kira yardımı yapılmıştır." diye konuştu.
Murat Kurum, 9 bin 895 hak sahibi tarafından yapılan toplam 16 bin 515 kredi başvurusunun onaylandığını ve onay verilen kredilerin toplam tutarının 1 milyar 234 milyon lira olduğunu belirterek, bu kredilere toplam 74 milyon lira faiz desteği ödemesi yapıldığı bilgisini verdi.
Uygulamalar ve kamulaştırmalara ilişkin belediyelere, İller Bankasına ve TOKİ'ye yaklaşık 5 milyar tutarında kaynak aktarıldığını belirten Kurum, toplamda 8 milyar 528 milyon lira kaynak kullandırıldığını dile getirdi.
Terörden zarar gören bölgelerdeki inşa çalışmaları
Kurum, terörden zarar gören bölgelerdeki inşa çalışmalarına ilişkin de bilgi vererek, "Zarar gören vatandaşlarımızın zararları karşılanmış, yeni konutlar yapılmış, altyapı yenilenmiş, bölgede yeni rekreasyon alanları yapılmış, sokak sağlıklaştırma projeleri ile bu kentlerimiz yeni bir çehreye kavuşmuştur. Bu kapsamda bölgede 25 bine yakın yeni konut ve ticarethane yapılmıştır. Bölgenin sosyal ve kültürel yapısı dikkate alınarak çalışmalar yürütülmüştür." dedi.
Özellikle tarihi bir değere sahip olan Diyarbakır Suriçi'ndeki çalışmalara değinen Kurum, şöyle devam etti:
"Suriçi bölgesinde öncelikle yapım çalışmalarına ilişkin belirlenen alan üzerinde geleneksel dokuya uygun konutların proje-yapımı için avan ve kesin projeleri hazırlanarak yapım işine başlanmıştır. Diyarbakır Dicle Vadisi Kırklar Tepesi Rekreasyon Alanı'nın, yaklaşık 320 hektar alan üzerinde çalışmaları tamamlanmış, yöre halkının kullanımına açılmıştır."
Şehirlerin otopark sorununun giderilmesi amacıyla güncel uygulama ve teknolojik gelişmeleri içeren Otopark Yönetmeliği'nin de yürürlüğe girdiğini hatırlatan Kurum, yönetmelikle getirilen yenilikleri anlattı.
790 bin binaya Enerji Kimlik Belgesi verildi
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, binalarda Enerji Kimlik Belgesi uygulamasının da güncellendiğini dile getirerek, "Taşra teşkilatımız tarafından Enerji Kimlik Belgesi denetimleri başlatılmıştır. Bu sektörde yetkilendirilen 5 bin 500 Enerji Kimlik Belgesi Uzmanı tarafından 790 bin bina için Enerji Kimlik Belgesi düzenlenmiştir." değerlendirmesini yaptı.
Kurum, Milli Emlak Genel Müdürlüğünün çalışma alanına ilişkin bilgilendirmelerde bulunarak, "2B arazilerinin satışı kapsamında 748 bin hak sahibi tapularına kavuşmuştur. Satışı yapılan 531 bin taşınmazın toplam satış bedeli 11 milyar lira olup bu tutarın bugüne kadar 7 milyar 800 milyon liralık bölümü tahsil edilmiştir. Geri kalanı ise taksitler halinde ödenmektedir." ifadesini kullandı.
Başvuruların ve ödeme süresinin 30 Kasım'a kadar uzatıldığını anlatan Kurum, Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin ise şu bilgileri verdi:
"Hazineye ait tarım arazilerinin satışında ise 57 bin hak sahibini tapularına kavuşturduk. Bu kapsamda toplam 45 bin adet arazinin 782 milyon lira bedel üzerinden satışını gerçekleştirdik ve 267 milyon lirasının tahsilini bugün itibarıyla yapmış durumdayız. Henüz satış işlemlerine başlanılmayan illerimizde rayiç bedel kontrolü ve hak sahipliği belirleme çalışmalarımız da devam etmektedir."
Kurum, Hazineye ait tarım arazilerinin ecrimisil bedelinin yarısı üzerinden doğrudan kullanıcılarına kiralanmasına ilişkin de kasım itibarıyla 135 bin vatandaşın başvuruda bulunduğunu söyledi.
Tıbbi, aromatik ve süs bitki türlerinin yerli üretimini teşvik etmek üzere Hazine taşınmazlarını daha uygun şartlarla kiralama kolaylığı getirdiklerini belirten Kurum, "İlk etapta başta lavanta, gül, adaçayı, kekik, çörekotu ve kuşburnu olmak üzere 1,2 milyon metrekare yüzölçümlü Hazine taşınmazını kiraladık. Bu proje kapsamında, 20 ilimizde ilave 4,6 milyon metrekare Hazine taşınmazının da ihale ilanına çıkılmıştır." bilgisini verdi.
Kurum, belediye, il özel idaresi ve köylere, park, rekreasyon ve yeşil alan gibi hizmetlerde kullanılmak üzere toplam 185 adet, 4,7 milyon metre taşınmazın tahsis ve terk işlemlerini gerçekleştirdiklerini de belirtti.
Şehircilik faaliyetleri kapsamında kentsel dönüşüm ve afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi için tahsis ve devir işlemlerine devam ettiklerini kaydeden Kurum, kentsel dönüşüm ve afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi kapsamında bu ay itibarıyla 2 milyon metrekare yüzölçümlü taşınmazın harca esas değer üzerinden projelerde kullanıldığını vurguladı.
Hazine taşınmazları ile eğitim ve sağlık yatırımlarını desteklediklerini dile getiren Kurum, Turizmi Teşvik Kanunu ile başlayan teşvik sistemi ve devamında yapılan tahsisler kapsamında bugüne kadar yatırımcılara tahsis edilen Hazine taşınmazları üzerinde 540 adet otel, tatil köyü, günübirlik tesis, golf tesisi ile 52 adet yat limanı ve yat çekek yeri inşa edildiğini bildirdi.
Tapudan Hazine'ye 8,5 milyar lira harç geliri
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün çalışmalarına da değinen Kurum, "Tapu ve Kadastro faaliyetleri kapsamında Hazineye, 2017 yılında 10,7 milyar lira, 2018 yılı Kasım ayı itibarıyla da yaklaşık 8,5 milyar lira harç geliri sağlanmıştır." bilgisini verdi.
Kurum, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün uygulamaya geçirdiği projeleri anlatarak, "Ülke genelinde kadastro çalışmaları yüzde 99 oranında bitirilmiş olup, yüzde 100'e en yakın zamanda gelmeyi de hedeflemekteyiz." ifadelerini kullandı.
Kurum, İller Bankası AŞ'nin faaliyetlerine ilişkin olarak da şöyle konuştu:
"Yerel yönetimlere her türlü proje, harita-imar, yapım işleri ve ihtiyaç duydukları malzeme, ekipman ve araç-gereç alımları için son on beş yılda İller Bankası AŞ özkaynaklarından toplam 46 milyar lira kredi tahsis edilmiştir. 2003 yılından bugüne kadar tüm belediyeler ve il özel idareleri için genel bütçe vergi gelirlerinden toplam 260 milyar lira pay tahakkuk etmiş olup, borçları düşüldükten sonra kalan 228 milyar lira ilgili belediyelere ve il özel idarelerine aktarıldı."
Toplu Konut İdaresi Başkanlığının özellikle son yıllarda ürettiği konutların yüzde 95'inin sosyal konut niteliğinde olduğuna işaret eden Kurum, "Geçtiğimiz yıl itibarıyla ihale edilen konut sayısı 60 bine ulaşmıştır. Bu yıl piyasa şartları da gözetilerek Eylül ayı itibarıyla yaklaşık 23 bin konutun ihalesi yapılmış, projelendirme ve ihale süreci devam etmektedir. Halen TOKİ'nin 400 aktif şantiyesinde yaklaşık 105 bin konut ve sosyal donatıların inşası da devam etmektedir." diye konuştu.
2017 yılında ihale edilen yaklaşık 60 bin konutun ve bu yıl ihale edilen yaklaşık 23 bin konutun yüzde 80'inin, 6 ve daha az katlı binalardan yapıldığını dile getiren Kurum, yatay mimari ve yerel dokuya önem verildiğini aktardı.
Konutlara yoğun talep
TOKİ tarafından satışa sunulan konutlara yoğun talep geldiğinin altını çizen Kurum, "2017 yılında yaklaşık 50 bin konutun, bu yılın ilk 10 ayında ise toplam 42 bin konutun satışı gerçekleştirilmiş, 35 bin konutun da vatandaşlarımıza teslimi yapılmıştır. TOKİ'nin halen satışı devam eden ve satışa çıkaracağı konut sayısı 35 bin 243 adettir." dedi.
TOKİ tarafından 2017 yılında 2 bin 92 Şehit ve Vazife Malulü ailesine ve 2018 yılında da bugüne kadar bin 364 aileye faizsiz konut kredisi verildiğini aktaran Kurum, "Toplamda, 22 bin 813 aileye yaklaşık bir milyar lira faizsiz konut kredisi kullandırılmıştır." diye konuştu.
Tasfiye sürecinden çıkarılma kararı alınan Emlak Bankasının son durumuna ilişkin de bilgi veren Kurum, "2019 yılında BDDK'dan faaliyet izninin alınması ve merkez şube açılışının yapılması ile birlikte, bankamız kendisinden beklenen projeleri hızla hayata geçirmeye başlayacaktır." dedi.
Kurum, önümüzdeki dönemde de çevreyi korurken yatırım ortamının iyileştirilmesi ile sosyal donatı ve yeşil alanlarıyla, yatay mimarinin esas alındığı, yaşanabilir sağlıklı ve güvenli şehirlerin oluşturulması için çalışmaya devam edeceklerini belirterek, 2019 bütçesinin hayırlı olmasını diledi.
Kaş'taki kaçak yapılaşma
Konuşmasının ardından bütçe görüşmelerine verilen arada gazetecilerin Kaş'ta heyelan bölgesinde yapıldığı iddia edilen kaçak yapılara ilişkin sorusunu Kurum, "Bununla ilgili Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüz harekete geçti ve aynı zamanda Rehberlik Teftiş Kurulu Başkanlığımız da sahadalar. 2018 yılından sonra yapılan ne kadar yapı varsa bunların tespitlerini yapacağız. Bunların da yıkımlarını süreç içerisinde gerçekleştireceğiz." diye yanıtladı.