Ali Koç: Bindiğimiz dalı kesiyoruz birleştirici ruh öne çıkmalı

Sporda yapıcı rekabetin önünü açacak düzenlemelerin önemine işaret eden Ali Koç, sporun birleştirici yanının ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi

Ali Koç: Bindiğimiz dalı kesiyoruz birleştirici ruh öne çıkmalı

Aydınlık gazetesinden Recep Erçin'in haberine göre, beyaz eşya sektöründe küresel marka olma yolunda ilerleyen Beko, dünyanın en tanınmış kulüplerinden FC Barcelona ile sponsorluk anlaşmasını 3 yıl daha uzattı. FC Barcelona’nın Camp Nou’daki imza töreni sonrası Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç ile sohbet toplantısında bir araya geldik. Sponsorluklara ilişkin kazanımları “Bilinirlik farkındalığı artırıyor, pazar payını artırıyor. Bununla beraber de fiyatlandırma gücünü artırıyor” şeklinde özetleyen Ali Koç, söz konusu anlaşmayı sponsorluktan ziyade birliktelik olarak nitelendirdi.

BEŞİKTAŞ ÖRNEĞİNİ VERDİ

Türkiye ile İspanya ekonomisi arasında uçurum olmadığı halde, Türkiye’de birçok kulüp maç formalarına bile sponsorluk bulamazken, İspanyol kulüpleri antrenman fomalarını dahi satar hale geldi. Buradan hareketle Ali Koç’a, Türkiye’deki eksikliğin ne olduğu soruldu.

Koç’un yanıtı şöyle oldu:

“Sponsorları krallar gibi hissettiriyorlar. Sponsorluk ilgisi (Türkiye’yi kasdediyor) her geçen gün azalıyor. Burada muhtelif nedenler var ama biz sporun birleştirici yanını, gerçek ruhunu ortaya çıkardığımız zaman bu sorunları daha iyi çözeceğiz. Yapıcı rekabet derken kasdettiğim de o. Bugün Türkiye’de bir marka ‘X takıma verirsem öbür ikisine de vermem lazım yoksa markam zarar görür’ diyorsa, bir şeyleri yanlış yapıyoruz. Yapıcı rekabet derken bunu topyekün yapmamız lazım çünkü bindiğimiz dalı kesiyoruz.”

Ali Koç’a Vodafone ile Beşiktaş’ın yaptığı sponsorluk anlaşması hatırlatıldığında, “Son dönemde gördüğümüz farklılık yaratan, benim size ifade ettiğim gibi bir yolculuk olan işbirliğine Vodafone-Beşiktaş belki en yakınıdır. Belki dediğimi tarif eden bir şeydir ama bunun norm haline gelmesi lazım” dedi. İşin çarpıklığını (Türkiye’deki sorunları kasdediyor) konuşmaktan ziyade, kendisinin baktığı yerlerde en çok etkilendiği konuya değinen Ali Koç, bunun yapıcı rekabet olduğunu anlattı.

Bunu da “Saha dışında bütünün, büyük resmin daha değerli olması için, daha cazip olması için yapılan uygulamalar” şeklinde özetleyen Ali Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunu en iyi İngilizler yapıyor. Ama İngiltere’de ihale oldu. Yayın ihalesinde değer 5.1 milyar pounddan, 4.4 milyar pounda düştü ama 30 tane daha maç var ihaleye çıkacak. Büyük tutarlar. Ama yumurta tavuk; yayın kuruluşları bu kadar para verdikçe transferler de bu kadar büyük oluyor. Orada bir yerden sonra inmesi lazım. Bir futbolcu daha ne kadar değerlenebilir? Ama TV kanalları para kazanmakta zorlanıyorlar. O bütçeler düştükçe transferler de dengelenir ama bir gerçek var ki dünyada spor her türlü özel sektör markası için doğru konumlandırdığınız zaman müthiş geri dönüş alabildiğiniz bir ortam.”

BEKO DA BARCELONA GİBİ

Küresel marka olma konusunda da değerlendirmelerde bulunan Ali Koç, şunları kaydetti:

“Bir ülkenin iki türlü küresel markası olur. Bir kendi içerisinden çıkardığı, ikincisi dışarıdan satın alma. Mesela bir Godiva gibi. Burada (Barcelona) içerden futbolcu yetiştirmek çok yaygın. Baktığımızda ben en yakınının (içerden çıkan markaya) Beko olduğunu düşünüyorum. Ama bizim istediğimiz küresel marka ve tanınırlık seviyesine gelmesi için daha yolu var. Mesela Mavi Jeans de çok iyi bir marka. Ama çok çok daha fazla küresel marka olması gerekiyor. Ülkemizde devamlı markalar yaratıyor olmamız lazım. İtalyan mermeri! Hep konuştuğumuz konular. Dünya mermerinin yüzde 35’i bizde ama işlemiyoruz, onlar işliyor.”

Sporda olması gereken yapıcı rekabete ilişkin örnek veren Ali Koç, “LaLiga 1 ve 2’de kulüplerin zarar etmeleri yasak. Bir sene zarar ediyorsun, ikinci sene o ettiğin zarardan daha fazla kar etmen lazım. Değilse denetleniyorsun. Onun için de sağlıklı burada lig. Barcelona’ya Rakuten sadece saha sponsorluğuna 54 milyon avro veriyor. Ondan önce Katarlılar 34 veriyordu, antrenman da dahildi. Sektörün ne kadar büyüdüğünü görmek açısından önemli” diye konuştu.

​VEHBİ BEY AYIP DERDİ

Koç Grubu’nun sosyal sorumluluk alanında yaptıklarına ilişkin bir soruyu cevaplandıran Ali Y. Koç, “Şirketler, vakfımıza (Vehbi Koç Vakfı) kaynak ayırırken, kendi sponsorlukları da var. Sadece spor değil, kültür sanat dahil pek çok alanda sponsorluklar yapıyoruz. Aslında etki faaliyet raporu diye bir şey vardır. Koç Grubu olarak bu alanda açık ara önde olduğumuzu düşünüyorum ama biz Vehbi Bey’in kültürüyle bu konuları 98-99’lara kadar konuşmazdık bile. Vehbi Bey ‘ayıp’ derdi. Ondan sonra değişmeye başladık. Geldiğimiz noktada iyi işler yapıyoruz ama onları da yeterince iletemiyoruz” ifadelerini kullandı.

PAZAR PAYI VE BİLİNİRLİK ARTTI

Beko ile FC Barcelona işbirliği sadece forma ve stadyum reklamlarından ibaret değil. Çocuk obezitesiyle mücadelede “Şampiyon gibi beslen” kampanyası da yürütülüyor. İlk aşamada 30 ülkede başlatılacak kampanyanın daha sonra Beko’nun yer aldığı tüm ülkelerde uygulanması hedefleniyor. Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu, sosyal sorumluluk alanında yapılan projelerin kaynaktan ziyade yaptığı etki ve aldıkları sonuçları önemsediklerini söylüyor. Toplantıda konuşan Arçelik Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Yalım Uzun’un verdiği bilgilere göre; Barcelona ile olan işbirliği sonrası Beko markasının bilinirliği İspanya’da yüzde 34’ten yüzde 40’a, Avrupa’da yüzde 54’ten yüzde 67’ye kadar yükseldi. Zeynep Yalım Uzun, “Toplamda Avrupa’da pazar payında 2 numaradayız. Tüketicinin tercih etme oranı 8.5’ten 13.5’e geldi. İspanya pazarında 25. sıradan 3. sıraya yükseldik” dedi.

KOÇ'UN BARÇA GÖZLEMLERİ

Toplantıda FC Barcelona’ya ilişkin gözlemlerini de paylaşan Ali Koç, kulübün 145 bin civarında üyesi bulunduğunu, bu ailelere bölündüğünde 32 bin aile olduğunu söyledi. Barcelona’nın ciro hedefinin 1 milyar avro olduğunu belirten Koç, “Buradaki en pahalı bilet her maç dahil bin 200 avro. Burada başkan olacaksan en büyük vaat: Fiyatları yükseltmiyorum!” dedi.

Kulüpte, FC Barcelona Başkanı Josep Maria Bartomeu’nun ailesinden 38 üye bulunduğunu ama Camp Nou’da sadece 11 koltukları olduğu bilgisini veren Ali Koç, şunları anlattı:

“Her hafta oynanan maçlara kimin gideceğine büyükbaba karar veriyormuş. Çocuğu doğduğu an bilet sırasına yazılmış şu an 19 yaşında bin 800’üncü sırada. ‘Baba sen başkansın biz neden bilet alamıyoruz’ diyormuş. Basın toplantısından ayrılırken sizin dikkatinizi çekmedi ama bir adam omzuma dokundu döndüm Gerard Pique’nin (Barcelonalı yıldız futbolcu) büyükbabası. 30 senedir kulübe hizmet ediyor. Hakikaten değişik bir cemiyet burası. Mesela locaya sıra var, kombine bilet almaya sıra var, üye olmaya sıra var. “More than a club (bir kulüpten fazlası)” yazıyor. ‘Yazmak kolay, bunu yaşatmak zor. Bunu yaşattığımızı düşünüyoruz’ diyorlar. Çok iç açıcı, ufuk genişletici bir beraberlik, birliktelik... Sponsorluk demiyorum.”

AVRUPALI MAĞAZAYA GELİP BEKO İSTİYOR

Toplantıda verilen bilgiye göre Beko; Güney Afrika, Pakistan, Hindistan, ASEAN piyasası ve dünyanın en zor piyasası ADB’ye girdi. Ali Koç, yeni pazarlara ilişkin “Arçelik grubu için heyecanlı zamanlar. İyi pazarlama ve inovasyonla, bizim de küresel bir markamız var diyebileceğimiz bir noktaya geleceğine inanıyoruz” ifadesini kullandı.

Toplantıda Beko markası ve sponsorluğa ilişkin bilgi veren Arçelik AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Hakan Bulgurlu da, “Sponsorluk, fiyatlandırma olarak daha değerli ürün satmamıza neden oluyor. Son üç yıl öğrenme devresiydi. Şimdiki üç yıl daha etkili kullacağımızı düşünüyoruz. Sponsorluğa ayırdığınız kaynak kadarını etrafını örmeye de ayırmak gerekiyor” diye konuştu.

Beko’yu evine bir defalık alan Avrupalı tüketicinin ikinci ürün almaya geldiğinde tekrar Beko’yu sorduğunu kaydeden Hakan Bulgurlu, “Son üç yıldır evinde Beko olmayanların mağazaya gidip Beko ürün istediklerini gözlemliyoruz. Eskiden en basit ürünleri satabiliyorken, şimdi en pahalı enerji verimli ürünlerini satabiliyoruz” ifadelerini kullandı.

ulusal.com.tr

aydınlık ali koç barcelona