Davutoğlu: Bu bir spekülasyon, nasıl çıktı bilmiyorum

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Erken seçim iddiaları spekülasyon, nasıl çıktı bilmiyorum" diye konuştu. Davutoğlu, Joe Biden ile ilgili olarak da "Türkiye'de yaşananları tam olarak görmek istemediği belli" dedi.

Davutoğlu: Bu bir spekülasyon, nasıl çıktı bilmiyorum

ABD Başkan Yardımcısı Biden’in, kamuoyunda tartışmalara yol açan, birbirine çok yakın siyasi görüşteki gazetecilerle görüşmesini eleştiren Davutoğlu, “Madem Türkiye’de yaşananlarla ilgili fikir sahibi olmak istiyor, biz Sayın Biden’den, PKK terörüne kurban verdiğimiz şehitlerimizin, sivil vatandaşlarımızın yakınlarıyla da görüşmesini beklerdik” dedi.

Başbakan Davutoğlu, Almanya ziyareti dönüşü, uçakta basın mensuplarının sorularını cevapladı. Erken seçim iddialarını değerlendiren Davutoğlu, hükümetin gündeminde yeni anayasa için tekrar seçime gitmek gibi bir düşünce olmadığını, böyle bir düşüncenin halkın nezdinde samimiyetsizlik olarak algılanacağını ifade etti. Davutoğlu, “Benim ağzımdan ya da herhangi bir şekilde bizden böyle bir açıklama duydunuz mu? Türkiye’de herhangi bir şekilde erken seçim, baskın seçimden bahsetmek doğru değil. Hele hele 1 Kasım gibi muhteşem sonuçtan sonra seçimden bahsetmek yok. Halkın beklediği daha fazla ihracat, daha fazla hizmet, milli gelirin artması, büyümenin olması. Bizim tüm bu gündemi bırakıp yeniden bir seçime gitmemiz halka anlatılmaz. Halkın önem verdiği şey samimiyet. Seçimi kazandıysak samimiyetimiz sebebiyle kazandık. Samimiyet ülkeyi yönetimsiz bırakmaz. Halka ‘bunlar fırsatçı’ gibi bir intiba vermedik. Diğer partiler bu yüzden kaybetti. Fırsatçı olursanız halk tepki verir. Bizim gündemimizde reformlar, hizmet, icraat var. Bunu halk her zaman ödüllendirir. Bunun hangi sebeple ne şekilde gündem oluşturduğunu anlamıyorum. Yeni bir anayasa; evet. Bu anayasanın nasıl yapılacağı ile ilgili süreci başlattık, yeni adım attık” ifadelerini kullandı.

“SEÇİM AŞI OLMAK GİBİDİR AMA SIK AŞI OLMAMAK LAZIM”

Başbakan Davutoğlu, “Yeni anayasa çok önemli hedef. Daha yeni çıktık seçimden. Seçim aşı olmak gibidir ama sık aşı olmamak lazım. Türkiye’de en çok ihtiyaç hissettiğimiz; siyaset ve ortamın normalleşmesi. Hükümetin öncelikli hedefi Türkiye'nin her yerinde hayatı, siyaseti normalleştirmek. Gittiniz seçime tekrar aynı neticeyi alamadınız, anayasa çoğunluğu yok; bunu nasıl izah edeceksiniz, bu bir spekülasyonNasıl çıktı bilmiyorum. Seçime gerçekten ihtiyaç olup, alırsanız olur. Türkiye’de bu tür beklentilerle seçime giden herkes kaybetmiştir. MHP üçlü koalisyonda yapmıştı bunu; seçime gitti, dışarıda kaldı. Bizim gündemimizde tek şey var; daha çok icraat, daha çok reform, daha çok hizmet ve yeni anayasa. Dünyada ekonomide kırılganlık var. Bu ortamda seçim demek için bunları göz önünde bulundurup konuşmak lazım. diye konuştu.

“TÜRKİYE GEREKTİĞİNDE KANDİL'E YAPTIĞI MÜDAHALEYİ YPG’YE DE YAPAR”

Davutoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in PKK ile PYD’nin ayrı değerlendirilmesi gerektiği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, “Kendisiyle görüşeceğim. Yüz yüze konuşacağım. PKK ile YPG’nin ayrı olduğunu iddia etmek, Kandil'den Suriye'ye giden grupları, silahları, Suriye içinden Türkiye’ye sokulmaya çalışılan silahları bilmiyor, görmüyor olmak demek. YPG faaliyetlerinin kaynağı Kandil’dir, militanlar oradan gönderilir. Suriye sınırında yakaladığımız silahların önemli kısmında Suriye sızmalarının etkisi var. Vaşington’dan böyle görülebilir ama Türkiye'de öyle görülmez. YPG rejimle işbirliği yapan görünümde, DEAŞ’la mücadele etmesi onu meşru kılmaz. Türkiye kendisine tehdit olan faaliyet yapılmasını, silah aktarımlarını gördüğü takdirde, Kandil'e yaptığı müdahaleyi YPG’ye de yapar” değerlendirmelerinde bulundu.

“BİDEN’DEN, ŞEHİTLERİMİZİN YAKINLARIYLA DA GÖRÜŞMESİNİ BEKLERDİK”

Başbakan Davutoğlu, Joe Biden’in görüştüğü gazetecilerin hatırlatılması üzerine, “Sayın Biden’ın görüşme programını kim hazırladı bilmiyorum ama Türkiye’de yaşananları tam olarak görmesini istemediği belli. Türkiye özgür bir ülke, elbette herkes herkesle görüşür. Ama biz Sayın Biden’den, madem Türkiye’de yaşananlarla ilgili fikir sahibi olmak istiyor, PKK terörüne kurban verdiğimiz şehitlerimizin, sivil vatandaşlarımızın yakınlarıyla da görüşmesini beklerdik. Ya da PKK terörünün mağdur ettiği vatandaşlarımızla da görüşebilirdi. Bunları kendisi ile dediğim gibi oturup konuşuruz” şeklinde konuştu.

“ABD’DE BİR KÖY EL KAİDE TARAFINDAN SİLAHLANSA, ‘ABD POLİSİ ÇEKİLSİN’ DER Mİ?”

Davutoğlu, Biden’in bildiriye imza atan akademisyenleri destek veren açıklamalarını, “Akademisyenler konusunda kanaatlerimi paylaştım. Hukuki ya da başka süreç olmadan, bu akademisyenlerle fikren mücadele etmeyi tercih ederim. Bu konuda hazır olduğumuz ve sahip olduğumuz kararındayım. Stiglit; Ekonomi Nobel ödüllü. Davos’ta yemek için adını yazdırmış. Masama aldım, üstelik bu konuda bizi eleştirmiş. ‘Özellikle sizi masama aldım’ dedim. ‘Konuşmak istiyorum’ dedim. Benim bunlarla mücadele etmek için hukuki kalkana ihtiyacım yok gözaltı vb. Akademik olarak mücadele ederim. Bizim tarafımızdan da gözaltı gibi yargıya müdahalemiz olmadı. Öyle bir intiba oluyor ki, sanki savcılar bizim görüşümüzle harekete geçti; doğru değil. Gitmeden önce de akademisyenlere meydan okudum ‘çıkın bilimsel değeri var mı’ diye sordum. Konuşan olmadı. Ama dışarıda algı yönetimi yapmaya kalktılar. Türkiye’deki kurallar, dünyanın her yerinde ‘terörü teşvik’ diye bir suç vardır. Davos’ta akademisyenlerle oturduğumda da ifade ettim. Diyelim, ABD’de bir köy El Kaide tarafından silahlansa, çukurlar kazılsa, mayınlar olsa, okullar mühimmat deposu olsa, hastanelerine roket atılsa, ABD’de akademisyenler toplansa, ‘bırakın, dokunmayın’ diye bildiri imzalar mı? ‘ABD polisi çekilsin, burayı El Kaide’ye bıraksın’ der mi? Bu örneklerle bunu tüm dünyaya anlatabiliriz. Gözaltında akademisyen yok. İlk gün birkaçının çağrılmasında dışında yok. Bu hükümeti eleştirdikleri için yapılan bir şey değil. Ona bakarsanız her gün hükümeti çok sert eleştiren onlarca makale yayınlanıyor” ifadeleriyle eleştirdi. (İHA)

Başbakan Ahmet Davutoğlu spekülasyon