Fransa, Orta Afrika Cumhuriyeti’ne saldıracak
Fransa, Orta Afrika Cumhuriyeti’ne askeri müdahaleye hazırlanıyor. Önümüzdeki hafta Birleşmeş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nden askeri müdahale kararı çıkartmaya çalışan Fransa, diğer taraftan 6-7 Aralık tarihlerinde Elysee Sarayında “Afrika’da güvenlik” konulu bir zirve topluyor.
Ali Rıza Taşdelen/Paris
Orta Afrika’da son bir yılda yaşanan gelişmelere geçmeden, ülkeyi biraz tanıyalım. Fransa’nın eski sömürgelerinden Orta Afrika, 1960 yılında bağımsızlığını ilan etmiş 5 milyon nüfuslu bir ülke. Neredeyse Türkiye kadar topraklara sahip: 622.984 km². Resmi dili Fransızca. 1991 yılından itibaren de yerel dil Sango da resmi dil olmuş. Afrika’nın en yoksul ülkelerinden biri; nüfusun üçte ikisi günde 1.25 dolar ile ‘geçiniyor’. Zengin kaynaklara sahip: uranyum, altın, elmas ve demir.
Çin cezbediyor
Bu kaynaklar emperyalistlerin iştahını kabartıyor. Bağımsızlığını ilan ettiği 1960 yılından bu yana Fransa’nın seçim hileleriyle ve darbelerle başa getirdiği diktatörler tarafından yönetilmiş. 15 Mart 2003 tarihinde, François Bozize, gene Fransa ve ABD’nin desteğiyle başa getirilmiş ve 2005 yılında yapılan seçimlerde de Cumhurbaşkanlığına seçilmiş.
2000’li yıllar, Çin’in Afrika’da hızla geliştiği yıllar. 2007 yılında Fransa’yı geride bırakarak 2009’dan itibaren de Afrika’nın birinci ticari ortağı durumna gelmiştir. Sömürgeci Batı’dan farklı olarak karşılıklı yarar ve ülkelerin içişlerine karışmama temelinde ticari ilişkilerini geliştiren Çin, Afrika ülkelerini cezbetmektedir.
Orta Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı François Bozize, Çin’nin bu girişimlerine kayıtsız kalamazdı. Çin ile ülkenin altyapısını geliştirme, ticaret ve yatırımlarla ilgili ikili anlaşmalar yaptı. 40 subayını eğitilmek üzere Çin’e gönderdi. Bozize’nin Çin ile başlattığı bu ilişkiler WikiLeaks belgelerine de yansıdı: “Çin’nin Orta Afrika’daki etkisi çok belirgin”, “Fransa’nın can çekişen yatırımları ve geriliyen etkisinin yanında, Orta Afrika’nın uranyum, altın, elmas ve demirinden esas yararlanan Çin’dir”.
Bozize hizadan çıktı
François Bozize, hizadan çıkmıştır. Öyleyse, iktidardan uzaklaştırılmalı yerine Fransa ve ABD’ye hizmet edecek biri gelmelidir. 2012 sonunda, dört ayrı silahlı grup bir araya getirilerek ittifak anlamına gelen “Seleka” grubunu hükümete karşı isyan ettirirler. İsyancılar, ABD ve Fransa tarafından desteklenir.
Seleka’nın Başkent Bangui’ye ilerlediği sıralarda, Cumhurbaşkanı Bozize Fransa’yı yardıma çağırır. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande şu cevabı verir, “Bizim bir yerde bulunmamız o bölgede rejimin devamını sağlamak için değil vatandaşlarımızı ve çıkarlarımızı korumak içindir. Bir ülkenin, ki bu durumda Orta Afrika Cumhuriyeti’nin iç işlerine asla karışmayacağız. O günler çok geride kaldı”. Ne masum cevap değil mi? Bu cevabı veren Hollande, o sıralar Mali’ye saldırının planlarını hazırlamaktadır.
Çin’in önünü kesme çabası
Mart 2013’de Başkenti de ele geçiren Seleka militanları liderleri Michel Djotodia’yı yeni Cumhurbaşkanı olarak ilan etti. Cumhurbaşkanı François Bozize ise Kamerun’a sığındı. Fakat o gün bugün sular durulmadı. Bugün ülke bir iç savaş yaşamakta ve Seleka iktidarı sallanmaktadır. Bu kez de Seleka Fransa’ya imdat çağırısında bulunmakta.
Bozize’ye “içişlerinize karışmayız, ülkenizdeki rejimin devamlılığını sağlamak bizim işimiz değildi” diyen Hollande, Uluslararası topluma, “Orta Afrika kan gölüne döndü” diyerek müdahele etme çağırısında bulunuyor. Neden biliyor musunuz? “insanlık adına drama son vermek için”. Buna kargalar bile güler Mösyö Hollande! Siz değil misiniz “Biz ancak çıkarlarımızı korumak için müdahele ederiz”diyen.
Fransa’nın ABD destekli Fildişi Sahilleri, Libya ve Mali’ye saldırıları Afrika’da Çin’in önünü kesme ve yeniden Silah zoruyla Afrika’da söz sahibi olmak içindir.
Aydınlık