AKP'de Cemaat tartışması
Emniyet ve yargıda tasfiye operasyonlarını hızlandıran AKP’nin kendine yakın emniyetçi ve yargıç bulmakta sıkıntı çektiği öğrenildi. Bu da partide “Yargı ve emniyet nasıl bu hale geldi” tartışmasının başlamasına yol açtı
AKP’de Cemaatle süren kavganın rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla yükselişe geçmesinden sonra emniyette ve yargıda tasfiyeler gündeme geldi. Ancak AKP’nin kendine yakın emniyetçi ve yargıç bulmakta sıkıntı çektiği bildirildi. Emniyette birkaç ay önce göreve getirilen birçok kişinin son operasyonla görevden alındığına dikkat çekilirken, İçişleri Bakanlığı kaynakları, “Hükümet zor durumda. Emniyeti Cemaate teslim ettikleri ve Cemaatin emniyetin kılcal damarlarına kadar sızmasına sessiz kaldıkları için adam bulamıyorlar. Şu anda göreve getirilenler iktidara geldikten sonra peyderpey görevden aldıkları kişiler” dediler.
Benzer bir durum yargıda da sözkonusu. 12 Eylül 2012 referandumundan sonra Yargıtay ve Danıştay’a üye olarak atananların büyük bölümü Cemaate yakın kişiler. Son Danıştay Başkanı seçimlerinde Erdoğan’a mesaj vermek için uzun süre seçimi kilitlediler.
HSYK seçimlerinde Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in desteğiyle seçilenler de Cemaatin kadrosu. Şimdi Hükümet kritik merkezlere kendilerine yakın hakim ve savcı atamak istiyor ancak HSYK’yı aşamıyor. Ayrıca atayacak savcı ve hakim bulmakta da sıkıntı çekiyor. Kimisi tehdidden, kimisi korkudan Hükümetin yanında olmaktan korkuyor.
AKP’de tartışma
Emniyet ve yargıda yaşanan bu durum AKP içinde tartışma konusu. Kulislerde “AKP ve Emniyet nasıl bu hale geldi. Bakanlar buna nasıl göz yumdu?" diye soruluyor. Aydınlık’ın edindiği bilgilere göre, AKP üst yönetiminde yapılan tartışmalarda dile getirilen görüşlerden bazıları şöyle:
“Biz en çok yargı ve emniyetten yara aldık. Ergenekon, Balyoz, … gibi davalarda kamuoyunu ikna edemedik. Zaman içinde bu soruşturmaları yürütenlerin bizi de kandırdıkları ortaya çıktı.”
“Öcalan’la müzakere yürütürken Genelkurmay Başkanının terörist diye hapiste olmasını kimseye anlatamıyoruz. Bir yerde hata yaptığımız ortada.”
“Birileri bizim sırtımıza binmiş, kendi hesabını yapmış ama ceremesini biz çekiyoruz. Aynı ekip şimdi bizi hedef alıyor. Partide birileri bunun hesabını vermeli. Bireysel çıkar için, Cemaatin gazete ve televizyonlarında görünmek için, yurtdışı gezileri için verilen tavizlerin hesabı sorulmalı.”
“Partide Cemaate arka çıkanlar, yönetimden habersiz onlarla iş kovalayanlar, Cemaate maddi destek sağlayan bakan ve kamu kurumlarının yöneticilerine gerekenler yapılsın.”
Aydınlık
