Perinçek, Çin resepsiyonunda konuştu: 'Kürdistan' planı İpek Yolu'nu da tehdit ediyor
Çin Ankara Büyükelçiliğindeki Milli Gün Resepsiyonu'nda Büyükelçisi Yü Hongyang'la görüşen Vatan Partisi lideri Perinçek, burada basına da açıklamalarda bulundu. 'Önemli olan bölgede, ABD karşıtı bir cephe oluşmasıdır. Ankara-Şam ilişkisi kaçınılmaz olarak kurulacaktır' dedi.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 69. Kuruluş Yıldönümü sebebiyle Ankara’da Büyükelçilik tarafından düzenlenen ‘Milli Gün Resepsiyonu’na katıldı.
Resepsiyona, Doğu Perinçek başkanlığındaki bir Genel Merkez heyetiyle katılan Vatan Partisi, protokol davetlisi olarak ağırlandı.
Perinçek, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Yü Hongyang ile özel bir sohbet gerçekleştirdi. Karşılıklı dostluk vurguları yapıldı.
ABD-İsrail ittifakına karşı Avrasya Cephesi’nin ve Türk-Çin dostluğunun altını çizen Doğu Perinçek Sputnik Haber Ajansı'na da bu bağlamda bir demeç verdi. Rusya'nın Suriye'de terörle mücadele sürecine dahlinin son derece faydalı ve olumlu olduğunu belirten Doğu Perinçek, Rus birliklerin Suriye'ye gereken zamanda intikal ettiğini söyledi. Perinçek, İdlib Mütabakatı sonucunda Türk Hükümeti’nin Şam'la kaçınılmaz olarak ilişki kuracağını da kaydetti.
Perinçek'in açıklamalarının satırbaşları şöyle:
"Rusya'nın Suriye'de terörle mücadele sürecine dahli, son derece faydalı ve olumlu oldu. Türkiye ve Rusya, birbiriyle partner oldu. Ancak önemli olan, bölgede ABD karşıtı bir cephe oluşması. Tabii ki bu, sonsuza dek değil. ABD, Suriye'den çekildikten ve ülkedeki güvenlik tehditleri ortadan kalktıktan sonra Ruslar, Türkler, İranlılar da dahil tüm yabancı askerler Suriye'den çıkmalı.
Reklamdan sonra devam ediyor
‘ABD’NİN SURİYE’DEKİ HEDEFİ KÜRDİSTAN’I KURMAK’
“ABD'nin Suriye'ye saldırmasının nedeni, Washington'un 'Kürdistan Planı'nı hayata geçirmek. Bu bir Müslüman İsrail olacaktır. Böylece, ilk olarak İsrail güçlendirilecek. Zira bölgede tek başına ve bir müttefike ihtiyacı var. İkinci olarak da, ABD, Ortadoğu'da ikinci destek noktasına ve kendisine ait bir güce sahip olacak. Böylece ABD, Körfez ülkelerini, Çin'den başlayan Büyük İpek Yolu güzergahını kontrol altına alacağını düşünüyor.
Kürtler bağımsız bir devlet istemiyor ancak ABD kendi çıkarları için bu düşünceyi destekliyor. Suriye'nin kuzeyinden Akdeniz'deki limanlara bir koridor açmak için Suriye'yi istikrarsızlaştırmaya çalışıyor. Fakat ABD Suriye’deki varlığı uzun süre koruyamaz. Washington Suriye’de kaybeden taraf olacak.”
‘ANKARA-ŞAM İLİŞKİSİ KAÇINILMAZ OLARAK KURULACAK’
Suriye krizinde sona yaklaşılıyor. son dikişleri dikkatlice, koordinasyon içinde ve Astana ile Soçi anlaşmalarına uygun olarak atmak gerekiyor. Bu çerçevede Ankara, Şam'la mutlaka ilişki kurmalı. Görünüşe göre Cumhurbaşkanın Erdoğan'ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a karşı kişisel bir saplantısı var ve bunu devletin çıkarlarıyla açıklamak imkansız. Ancak Ankara ve Şam arasındaki kaçınılmaz olarak ilişki kurulacak. Türkiye’nin Amerikan kampına dönmesi artık imkansız. Zira ABD, Türkiye'yi bölmek istiyor, PKK'ya silah tedarik ediyor, Türk ekonomisini iflasa sürüklemeye çalışıyor.
‘RUSYA VE TÜRKİYE, 21. YÜZYILDA BİRLİKTE HAREKET EDECEK’
Siyaset merkezi Avrasya'ya kayıyor ve Çin'den Almanya'ya uzanan, Rusya ve Türkiye'nin de yer aldığı bir ittifak kuruluyor. ABD ve İsrail'e karşı kurulan bu ittifak kritik. Akdeniz'deki çekişmede kazanan gelecekteki gelişmeleri de tayin edecek. ABD öncülüğündeki ittifak bölgeyi kontrolü altına alırsa, bu tüm bölge için büyük bir tehdit oluşturacak. Bu bağlamda Rus-Türk ilişkileri daha stratejik bir anlam kazanıyor. Liderlerimiz ne derse desin ve hangi olaylar yaşanırsa yaşansın Rusya ve Türkiye, 21. yüzyılda birlikte hareket edecek."
