'Gaybubet evi'nde ele geçirilen parayı geri istemiş

Düzce'de meslekten ihraç edilen polis ve öğretmenlerin de aralarında bulunduğu 122 sanığın yargılandığı FETÖ/PDY davasının gerekçeli kararında, örgütün "mahrem imamı"nın, "gaybubet evi"nde el konulan parayı geri istediği bilgisine yer verildi.

'Gaybubet evi'nde ele geçirilen parayı geri istemiş

Düzce'de aralarında meslekten ihraç edilen polis ve öğretmenlerin de bulunduğu 122 sanıktan 77'sinin, 1 yıl 10 ay ile 10 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırıldığı Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davasının gerekçeli kararında, örgütün "mahrem imamı"nın, "gaybubet evi"nde el konulan parayı geri istediği bilgisine yer verildi.

Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla yargılanan 122 sanıktan 77'sinin, 1 yıl 10 ay ile 10 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırıldığı davanın gerekçeli kararı açıklandı.

Gerekçeli kararda, "terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan örgütün "mahrem imamı" tutuklu sanık Barış Metin'in, hakkında çıkarılan yakalama kararı sonrası kaçtığı Karabük'te "gaybubet evi"nde yakalandığı evde, çeşitli ülkelere ait para ele geçirildiği belirtildi.

Sanığın 2014'te örgütün "mahrem yapısı"na katıldığının tespit edildiği aktarılan gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:

"Sanığın, 15 Temmuz darbe girişimine kadar örgütle organik bağını devam ettirdiği, ByLock'u birden fazla hatta kullandığı, Bank Asya'ya talimatla değişik tarihlerde destek amaçlı yoğun para yatırdığı ve 2014'te örgütün mahrem yapısına katıldığı tespit edilmiştir. Mahrem imam konumunda olan sanık, hakkında çıkarılan yakalama kararı sonrası 'gaybubet evi'nde başkası adına düzenlenmiş kimlik, fatura ve farklı ülkelere ait para birimleri ile yakalanmıştır. Diğer örgüt üyelerinin telefonlarına da ByLock ve Eagle yüklediği saptanan sanığın, 'Selim' kod adını da kullandığı saptanmıştır."

Gerekçeli kararda, sanığın, davanın 4. duruşmasında el konulan paranın iadesini talep ettiğine yer verilerek, heyetçe yapılan değerlendirme sonucu dolar ve avro birimindeki paranın, işlenen suçla ilgili eşya veya kazançların mülkiyetinin devlete aktarılması kapsamında değerlendirildiği ve müsadere edildiği anlatıldı.

Sanığın, örgütün en çok önem verdiği konularda üst düzey sorumluluk üstlendiği belirtilen gerekçeli kararda, şu bilgiler aktarıldı:

"Örgüt hiyerarşisi adı altında verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tam bir teslimiyetle yerine getiren sanığın, örgüte sadece sempati duymayıp örgüt içerisinde yer aldığı, örgüt bünyesinde süreklilik, çeşitlilik, yoğunluk kabulü gerektiğinden bahisle 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir ayrıca sanığın yakalandığı esnada ele geçirilen paraların müsaderesi kararlaştırılmıştır.

Sanığın, örgüt üyeliği için gerekli unsurları taşıdığı, suçun işleniş şekli ve meydana gelen netice kastının yoğunluğu da dikkate alınarak, 8 yıl 9 ay hapisle cezalandırılmasına, sanığın kaçma şüphesinin bulunması ve adli kontrol tedbirinin yetersiz kalacağı anlaşılmakla, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi."

Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 28 Aralık 2018'deki karar duruşmasında, 122 sanıktan 77'si "terör örgütüne üye olmak" suçundan, 1 yıl 10 ay ile 10 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılmış, sanıklardan 34'ünün beraatine, 11 sanığın ise dosyasının ayrılmasına karar verilmişti.

düzce