Bugün Soma için yürüyüş iktidar yürüyüşüdür
Bugün 1919 genç, başlarında madenci baretleri, ellerinde madenci fenerleri ve ekmeklerle Ankara’ya ulaşıyorlar. Ankara’da 1919 Cumhuriyet kadını onları bağrına basacak. Ankaralı yurttaşlarımız, 1919 devrimci anayı ve 1919 devrimci genci saat 13.00’te Güvenpark’ta karşılayacak. Hep birlikte Arslanlı Yol’a yürüyecekler.
Türkiye Gençlik Birliği, Yürüyüşü Soma’da şehit olan madencilerimize adadı.
Eylemin adı anlamlı ve yakıcıdır: “Özelleştirmeye Karşı Samsun- Ankara Yürüyüşü”.
TGB Genel Başkanı Çağdaş Cengiz, bütün yurttaşlarımızı Güvenpark’ta buluşmaya çağırdı.
Millî Hükümet için yürümek
Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs’ta Anadolu’ya Millî Hükümeti kurmak için çıktı. 16-21 Haziran 1919 tarihleri arasında Amasya’da yapılan Komutanlar Toplantısının önüne konan tarihsel görev budur. Ülke ancak bir Devrimci Hükümetle kurtarılabilirdi. Padişah Hükümeti düşmana teslim olmuştu. Milletin bütün imkan ve kabiliyetini seferber edebilmek için Anadolu’da hükümet kurmak günün göreviydi.
Ancak İstanbul Hükümetinden vazgeçemeyenler vardı. 16 Mart 1920 günü İngilizlerin İstanbul’u işgali bu tartışmayı çözdü. Mustafa Kemal Paşa’nın Anadolu’da Hükümet tasarımı 23 Nisan 1920’de hayata geçti. O nedenle Samsun-Ankara Yürüyüşü, bir iktidar yürüyüşüdür, bir devrim yürüyüşüdür. 95 yıl önce de böyleydi, bugün de böyledir.
Özelleştirmeye karşı kamu ekonomisi için yürümek
Bugün Türkiyemizin önündeki devrim, Kemalist Devrimi tamamlamaktır. Programımız budur.
Kemalist Devrimin ekonomisi, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik ve Devrimcilik ilkelerine dayanıyordu. 1930’larda kamu eliyle ve plan yaparak dünyanın “Türk mucizesi” dediği büyük başarıyı kazandık. Türkiye o yıllarda dünyanın en hızlı gelişen ikinci ekonomisi oldu. Birinci ülke, Sovyetler Birliği idi. İki devrim el ele verdiler.
Kemalist Devrimin asıl yıkım yılları 1980 sonrasıdır. Dünya Ekonomisiyle Bütünleşme Programıyla millî ekonomiyi ve Kamu Kuruluşlarını tasfiye ettiler. Özelleştirme, yıkım getirdi. O yıkımın son sahnesini, Soma’da maden kuyularında yaşadık.
Madenlere gömülenler, yalnız canlarımız değildir. Özelleştirme de, yarattığı felâket ve bıraktığı derin acılarla o madenlere gömülmüştür.
Bundan sonra özelleştirme yok, Millî Hükümet var ve Kamu Ekonomisinin yeniden kuruluşu var. Ankara-Samsun Yürüyüşü, bu açıdan kamunun Kamu Ekonomisi için yürüyüşüdür.
Özelleştirmeye son verecek ve KİT’leri verimli kılacağız
İşçi Partisi Millî Hükümet Programı’nın 35. maddesi, özelleştirmeye son verecek ve KİT’leri verimli kılacak uygulamanın esaslarını koymaktadır:
“Özelleştirme kapsamında bulunan ve yürütülen bütün işlemler derhal durdurulacaktır. Özelleştirme kapsamına alınan ve özelleştirilen, ortaklık yapısı kısmen ya da tamamen değiştirilerek yönetimi yabancı sermaye ve işbirlikçilerine veya yerli sermayeye devredilen ya da bunlarla paylaşılan İktisadi Devlet Teşekkülleri, Kamu İktisadi Kuruluşları ve bunların iştirakleri yeniden kamulaştırılacaktır. Özelleştirmeyle ilgili bütün işlemler ayrıca soruşturulacaktır.
“İktisadi Devlet Teşekküllerini, Kamu İktisadi Kuruluşlarını ve bunlara ait iştirakleri verimli hale getirmek için, gerekli kaynaklar bütçeden karşılanacak ve Devlet Yatırım Bankası yeniden örgütlenecektir.
“KİT’lerin işletilmesinde, millî çıkar, üretim ve istihdam artışı, verimlilik, fiyat istikrarı, ucuz fiyat ilkeleri esas alınacaktır. Dar gelirlilerin gıda, giyim ve ısınma ihtiyaçları için üretilen mallar, satış mağazaları zinciriyle halkın ayağına götürülecektir. Ancak bunlar dışında kalan mallar, piyasa kuralları içinde oluşan fiyatlarla sunulacak, devlet eliyle kaynak aktarılması önlenecektir. KİT’lerin kendi çalışanlarına sosyal ve kültürel yarar sağlayan hizmetleri geliştirilecektir.”
Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy’e dokunamazsınız
Artık özelleştirmeciler, Yatağan’a, Yeniköy’e, Kemerköy’e dokunamaz. Emekçi halkımız bu savaşı yüzlerce işçimizi toprağa vererek kazanmıştır.
Önümüzdeki görev, işçinin, köylünün, kamu emekçisinin, esnaf ve zanaatkârın, millî sermayenin Millî Hükümetini kurmaktır.
ArslanlıYol’da yürümek iktidara yürümektir
Soma faciası, milletçe yüreğimizi yaktı ama bilincimizi de ateşledi.
1919 gencimiz ve 1919 Cumhuriyet kadınımız, bugün ellerinde madenci fenerleriyle Arslanlı Yol’u aydınlatıyorlar.
Arslanlı Yol’da yürümek, iktidara yürümektir.
Doğu Perinçek
Aydınlık/ROTA