Vatan Partisi: İzmir Baro Başkanı derhal istifa etmelidir

Vatan Partisi Konak İlçe Başkanlığı tarafından İçişleri Bakanlığınca, Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevlerinden uzaklaştırılmasıyla ilgili İzmir Barosu Başkanlığınca yapılan basın açıklaması hakkında "İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, PKK güdümlü HDP’li belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasına karşı çıkarak meşruiyetini kaybetmiştir. Baro Başkanı derhal istifa etmelidir" ifadeleri kullanıldı

Vatan Partisi: İzmir Baro Başkanı derhal istifa etmelidir

Vatan Partisi Konak İlçe Başkanı Av. Bülent Karagöz, şunları söyledi:

"Değerli basın mensupları,

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI İŞLEMİ

Bilindiği üzere 19.08.2019 tarihinde İçişleri Bakanlığınca, terör örgütleri ile iltisak ve irtibatı olan, terör örgütlerine destek verdikleri yönünde tespit ve deliller bulunan Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanları Anayasanın 127. maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 47. maddesi uyarınca görevden uzaklaştırılmış, yerlerine Belediye Kanununun 45. maddesi uyarınca belediye başkan vekilleri görevlendirilmiştir.

İZMİR BAROSU BAŞKANLIĞININ TALEBİ

Bu gelişme üzerine İzmir Barosu Başkanlığı ve bazı barolar tarafından 19.08.2019 tarihinde konuya ilişkin yapılan basın açıklamasında, İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan ve yukarıda Anayasal ve kanuni dayanakları ifade edilen idari işlemler, “idarenin yargı üzerindeki vesayeti, hukuksuzluk, seçim ve onun tezahürü olan halk iradesine sivil darbe” olarak değerlendirilmiş ve belediye başkanlarının derhal göreve iadesi talep edilmiştir.

BELEDİYE BAŞKANLARININ GÖREVE İADESİ TALEBİ, ANAYASAYA VE KANUNA AYKIRI, HUKUK VE DEMOKRASİ DIŞI BİR TALEPTİR

Barolar, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olarak hukukun yanında yer alma ve kamuoyunu doğru bilgilendirmekle yükümlüdür.1136 sayılı Avukatlık Kanununun 2. maddesine göre avukatlığın amacı hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamaktır.

Terör örgütleri ile iltisak ve irtibatı olan, terör örgütlerine destek verdikleri yönünde tespit ve deliller ile haklarında soruşturma ve kovuşturma bulunan belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması işlemlerini, hukuksuz ve demokrasi dışı ilan etmek baroların kuruluş amacına ve avukatlık mesleğine aykırıdır.

Türkiye, devleti ve milletiyle ABD güdümlü PKK terörüne karşı topyekûn mücadele yürütmek durumundadır. Teröre karşı mücadele yalnız Mehmetçiğe ve Polisimize bırakılamaz. Devletin her kurumu ve görevlisi, milletimizin her vatandaşı, toplumun her örgütlenmesi, teröre karşı mücadeleyle görevlidir. Bu savaş, İkinci İstiklâl Savaşıdır ve olanca gücümüzün seferber edilmesiyle en kısa zamanda kazanılacaktır.

İÇİŞLERİ BAKANI ANAYASA VE KANUNUN GEREĞİNİ YAPMIŞTIR

Terör örgütlerine destek olan belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması işlemleriyle ilgili mevzuatımız çok açıktır. Anayasamızın 127. maddesinin 4. fıkrasına göre, görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerini, İçişleri Bakanı, geçici bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.

5. fıkrasına göre, merkezi idare, mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahiptir.

5393 sayılı Belediye Kanununun 47/1. maddesine göre, görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyeleri, kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilir.

45/2. maddesine göre belediye başkanın terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılması halinde 46. maddesi uyarınca İçişleri Bakanı tarafından belediye başkan vekili görevlendirilebilir.

PKK GÜDÜMLÜ BELEDİYELERİN YAPTIKLARI

PKK güdümlü HDP’li belediye başkanlarının “eş başkanlık” adı altında belediye başkanlığı yetkilerini PKK’ya devretmesine, belediye kaynaklarını PKK’ya aktarmasına, şehit yakınlarını işten atmasına, Mehmetçiğimizi, polisimizi, korucumuzu, vatandaşlarımızı şehit eden teröristlerin cenaze törenlerine katılmasına, mezarlarını ziyaret etmesine, cadde ve sokaklara teröristlerin adını vermesine, teröristler için saygı duruşu düzenleyip, örgüt marşı çalmasına “seçilmişler diyerek, demokrasi adına” izin verilemez. %100 oy almış olsalar bile HDP belediyelerini görevden almak demokratik hukuk devleti olmanın vazgeçilmez şartıdır.

İZMİR BAROSU BAŞKANI PKK/HDP’NİN KORUYUCULUĞUNU ÜSTLENMİŞTİR

Hal böyleyken; İzmir Barosu Başkanı, avukatlık mesleğinin ve baroların kuruluş amacı ile Anayasa ve kanunlara aykırı hareket ederek, PKK terör örgütünün, siyasi uzantısı HDP aracılığıyla belediyeleri ele geçirmesine ve belediyelerin teröre destek olmasına arka çıkarak terör örgütünü ve terörü koruyucu tutum almıştır.

TERÖR TEMİZLENMEDEN DEMOKRASİ OLMAZ

ABD güdümlü “seçilmiş” PKK/HDP Belediye başkanlarının görevden alınmasına itiraz edenler, bu uygulamanın demokrasiye aykırı olduğunu öne sürüyorlar. HDP’nin belediye başkanlarının Kandil’den atandığını HDP yöneticilerinin kendileri itiraf ediyorlar.

Teröre özgürlük tanınamaz. Teröristle demokrasi olmaz. Terörün ve teröristin otorite sahibi olduğu yerde, demokrasi de olmaz, özgürlük de olmaz. Demokrasi, ancak terörün temizlendiği yerde işler. Özgürlükler, ancak terörün temizlendiği ortamlarda kullanılabilir. O belediyelerin bulunduğu illerimizin halkı, terör temizlendiği zaman özgür iradeye sahip olur ve özgür seçim yapar. Terörü bitirmek, demokrasi ve özgürlüklerin şartıdır.

HDP’NİN KAPATILMASI ŞARTTIR VE HUKUKUN GEREĞİDİR

HDP gibi bölücü terör faaliyetinin odağı haline gelmiş bir partiye yasal olanak tanınamaz. HDP’ye devlet bütçesinden her yıl verilen 90 Milyon Lira,

Mehmetçiğe kurşun olarak dönmektedir. HDP’nin kapatılması, şarttır ve hukukun gereğidir.

HDP’nin yerine aynı amaçla parti kurulması da yasalara aykırıdır. Yargı, bu konuda sorumsuz ve ürkek olamaz. Yargıtay Başsavcılığı, Anayasanın ve Siyasî Partiler Kanununun kendisine yüklediği görevi ve yetkiyi kullanmak durumundadır. Bu hem yargı görevidir hem de vatan görevidir.

İZMİR BAROSU BAŞKANI ÖZKAN YÜCEL GÖREVİNDEN DERHAL İSTİFA ETMELİDİR

Buradan kamuoyuna sesleniyoruz.

Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumaktır.

Devletin, Anayasa ve kanunlar uyarınca terörle mücadelesine karşı çıkan, “seçim ve demokrasi” adına terör örgütünü ve terörü koruyucu tutum alan baro başkanı MEŞRUİYETİNİ KAYBETMİŞTİR.

İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan YÜCEL GÖREVİNDEN DERHAL İSTİFA ETMELİDİR.

Türk Milletine saygıyla duyurulur."

ulusal.com.tr

vatan partisi