Yalan habere karşı kanun teklifi TBMM'de
Basın, sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifi TBMM'ye sunuldu. Düzenleme ile yalan haber ve dezenformasyonun önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, sosyal medya platformlarında dezenformasyona ve manipülasyona müsaade etmediklerini ve etmeyeceklerini belirterek, "Çeşitli kaynaklarla fonlanıp ülkemizde kaos oluşturmaya çalışanlar bir kez daha düşünecekler. Bu kapsamdaki düzenleme TBMM'ye sunuldu." dedi.
Sayan, Twitter hesabından, TBMM'ye sunulan basın, sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifinde yer alan dezenformasyona ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sosyal medya platformlarında dezenformasyona ve manipülasyona müsaade etmediklerini ve etmeyeceklerini vurgulayan Sayan, "Çeşitli kaynaklarla fonlanıp ülkemizde kaos oluşturmaya çalışanlar bir kez daha düşünecekler. Bu kapsamdaki düzenleme TBMM'ye sunuldu." ifadelerini kullandı.
Sayan, Avrupa Dijital Hizmetler Yasası ile de uyumlu bir şekilde hazırlanan düzenlemeyle ilgili bazı detayları paylaşarak, dezenformasyonun, sosyal ağların sorumlulukları ve internet ortamında işlenen suçlar gibi birçok maddeyi kapsayan geniş bir yasa teklifi hazırlandığına işaret etti.
Sosyal ağ sağlayıcıları ile ilgili muhataplık ilişkisinin güçlendirileceğini belirten Sayan, şunları kaydetti:
- Türkiye’den günlük erişimi 10 milyonu aşan sosyal ağlar ayrıştırıldı. Bu ağların Türkiye’de belirleyeceği temsilciler idari, teknik, mali ve hukuki yönden tam yetkili ve sorumlular. Hazırlayıp sunacakları raporlarda algoritmalarına ve reklam politikalarına yer verecekler. Sosyal ağlar, vatandaşımıza eşit ve tarafsız davranmakla yükümlü olacaklar. Türkiye’deki kullanıcıların hangi kişisel verilerini ne amaçla kullanacağını açıklayacaklar. Kullanıcılar sosyal ağların kullanabileceği kişisel verilerini kendileri belirleyebilecek. Sosyal ağlar, suç içeren içerikleri oluşturan ve yayan faillere ulaşmak için gerekli olan bilgileri adli mercilerle paylaşacak. Çocuklara özgü hizmetleri ayrıştırmak suretiyle çocukların yasa dışı ve zararlı içeriklere muhatap olmaması konusunda gerekli tedbirleri alacaklar. Sosyal ağlar, can/mal güvenliği konusunda tehlike arz eden içerikleri oluşturanlara ilişkin bilgileri ivedilikle kolluk birimleriyle paylaşacaklar. Doğal afet, pandemi gibi olağanüstü durumlara ilişkin önceden kriz planı oluşturacaklar. Kurumlara aktif katkıda bulunacaklar.