Narin Güran cinayetinde yeni gelişme! 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi

Narin Güran cinayeti davasında Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını sundur. Buna göre, amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Yasin Kerim Aşan Yasin Kerim Aşan
Narin Güran cinayetinde yeni gelişme! 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi

Diyarbakır'da Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeni 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde bulunmuştu.

Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyor.

Cumhuriyet savcısı hazırladığı 14 sayfalık mütalaayı, celse arasında Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesine sundu.

Mütalaada, 21 Ağustos'ta saat 20.43'te aile tarafından 112 ihbar hattına Narin Güran'ın kaybolduğu yönünde yapılan ihbar neticesinde kayıp çocuk konusu olarak soruşturmaya başlanıldığı hatırlatılarak, sahada görev alan kolluk birimlerince aktarılan bilgiler neticesinde Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan değerlendirme neticesinde soruşturmanın derinleştirildiği bildirildi.

Ailenin bu aşamalarda kolluk görevlilerini yanlış yönlendirdiği ve çelişkili beyanlarda bulundukları aktarılan mütalaada, çocuğu kaybolan bir ailenin kamera kayıtlarından olay günü saat 15.11'de son kez görülen kızlarının kayıp olduğunu kolluk birimlerine saat 20.43'te haber vermesinin izahının olamayacağı kaydedildi.

Olay günü şehir dışında olduğu HTS kayıtları ve beyanlarla tespit edilen hakkında ayrıca soruşturma yürütülen Narin Güran'ın babası Arif Güran'a kızının kayıp olduğunun eşi ve çocukları da dahil hiçbir aile ferdi tarafından haber verilmediği, şahsın kızının kayıp olduğunu komşu köyden arkadaşının haber vermesiyle öğrendiği anımsatılan mütalaada, bu tür durumlarda böyle bir haberin babayla paylaşılacağı hususunun tartışmasız bir toplumsal gerçeklik olduğu belirtildi.

ÇELİŞKİLİ BEYANLAR VE OLAYIN AYDINLATILMASINI ENGELLEME GİRİŞİMLERİ

Mütalaada, şunlar kaydedildi:

"Arama faaliyetlerinin başında öncelikle kolluk görevlilerinin aile tarafından Narin Güran'ın son görüldüğü saat hususunda açıkça yanılgıya uğratıldığı, dosyanın aşamalarında yaklaşık 16.00 sıralarında Eğertutmaz Deresi'ne cansız bedenin bırakıldığı sabit olan Narin Güran'ın 17.40'ta kendilerine geldiğini söyleyen Maşallah, Birsen ve Melike Güran'ın beyanları, saat 18.47'de Narin'i gördüğüne ilişkin M.K. isimli çocuğun beyanı dikkate alındığında ailenin organize şekilde hareket ederek çocuk yaştaki tanıkların dahi bu şekilde beyan vermelerini sağlayarak, Narin'in bulunmasını ve olayın aydınlatılmasını engellemeye çalıştıkları, bazı aile üyelerinin jandarma personelini sessizce dinleyerek yapılacak işlemleri öğrenmeye çalıştıkları, yine bazı aile üyelerinin elektrik tellerinin birbirlerine çarpmasını sağlayarak yangın çıkarmaları, bazılarının ise ayak numarası itibarıyla uyumsuz olmasına rağmen buldukları veya tamamen kendi senaryoları olan bulduklarını iddia ettikleri terlikle kolluk personelini yanıltmaya çalıştıkları açıkça belirlenmiştir. Aile üyelerinin neredeyse tamamının olay gününe ait konuşma, mesaj içerikleri ile WhatsApp kayıtlarını silmiş olduklarının belirlenmesi karşısında aile üyelerinin başından itibaren olaydan haberdar oldukları ve ortaya çıkmasını engellemeye yönelik olarak yoğun çaba içerisinde oldukları şüpheye yer vermeyecek biçimde tespit edilmiştir. Bu husus Erhan Güran'ın ikametine ait kamera görüntüleriyle de ortaya konulmuştur. Bu tutumlarını kovuşturma aşamasında da ısrarla sürdürerek yargılamaya ve maddi gerçeğe katkıları bir yana, yargılamayı sürüncemede bırakmak adına ağız birliği yaparak birbirlerine karşı gösterdikleri hassasiyeti aile bireyi Narin Güran'ın ölümünün net bir biçimde ortaya çıkması noktasında göstermedikleri tereddüte mahal vermeyecek şekilde aşikardır."

OLAY GÜNÜNE İLİŞKİN KAMERA KAYITLARINDAN YAPILAN TESPİTLER

Mütalaada, Tavşantepe Mahallesi'nde Narin Güran'ın kaybolduğu 21 Ağustos gününe ilişkin kamera kayıtlarına ilişkin incelemede yapılan tespitlerle ilgili şu ifadeler yer aldı:

"Narin Güran'a ait en net son görüntünün Tavşantepe İlkokuluna ait kamera olduğu, Narin'in olay günü saat 15.11.10'da (kamera saatinin güncel saate göre yaklaşık 4 dakika ileri olduğu) kamera açısından çıkarak ikametine giden patikaya yöneldiğinin net tespiti karşısında Narin'e ait cansız bedenin bulunduğu yeri gösterir tüm kayıtlar ve deliller tekrar irdelenerek bu saat sonrasına yoğunlaşıldığında Tavşantepe Mahallesi'nin karşı kısmında bulunan çiftliğe ait kamera açısına olay günü saat 15.41.56'da şüpheli bir aracın girdiği, aracın 15.44.43 sıralarında Eğertutmaz Deresi'nin yakınında bulunan toprak yolda durduğu, kamera saatine göre 38 dakika 11 saniye sonra Eğertutmaz deresi civarından ayrıldığı, söz konusu aracın kırmızı renkli şahin marka araç olduğunun tespit edildiği, kamera kayıtlarının takibinde aracın kırmızı renkli şahin marka Ferhat Bahtiyar adına ruhsata kayıtlı ancak fiilen sanık Nevzat Bahtiyar'ı kullanımında olan araç olduğu gerek aşamalarda verilen beyanlar gerekse de kamera görüntülerinden açıkça belirlendi."

"SANIKLAR SALİM GÜRAN VE NEVZAT BAHTİYAR'IN OLAY SAATİNDE BİR ARADA OLDUKLARI" TESPİTİ

Mütalaada, tutuklu sanıklara ilişkin yapılan değerlendirmelere yer verildi.

Sanık amca Salim Güran'ın olayın en başından itibaren telefonundaki ses kayıtlarında Narin'in kaybolduğu saatle ilgili çelişkili beyanlarda bulunduğu, sanığın öncelikli amacının Narin'in bulunmasını ve ölümünün net bir biçimde ortaya çıkmasını engellemek olduğu, ses kayıt içeriklerinde jandarma personeline haber verirken köyde çingenelerin eski bir kırmızı araba görüldüklerine dair beyanlarda bulunarak ve Çarıklı Mahallesi'nde Nevzat Bahtiyar'ın akrabalarının evlerinde arama yapılmasını sağlayarak ilk günden itibaren olası bir olumsuz durumda ise eylemden sadece Nevzat Bahtiyar'ı sorumlu tutabilmek için bir organizasyon içerisinde olduğunun değerlendirildiği ifade edilen mütalaada, şöyle denildi:

"Nevzat Bahtiyar'ın cesedi bıraktığı aracın eski model şahin marka ve kırmızı renkli bir araç olmasının bu hususu açıkça ortaya koyduğu, şahsın telefonunda yapılan teknik incelemede cihazda yer alan kayıt programındaki olay gününe ilişkin kendince önemli gördüğü kayıtları silmesi, Whatsapp kayıtlarını silmesi hususlarını izah edemediği, alınan son savunmasında hayat kadınlarıyla görüştüğü yönündeki beyanının kayıt silme eylemine karşı geliştirilmiş bir savunma niteliği taşıdığı, bu durumu doğrulamak için de olay günü Narin'in cansız bedeninin gömülmesinden sonra hayat kadını olduğu değerlendirilen bir kişiye mesaj gönderdiği ve bu mesajın silinmeden telefonda bulunmasının da bu durumu kuvvetle ortaya koyduğu, Nevzat Bahtiyar ile olay günü saat 15.08 dışında hiç görüşmediğini beyan etmesine karşın HTS analizi ve dar alan baz çalışması yapılan bilirkişi raporunda yaklaşık olay saatinde bir arada oldukları ve birlikte hareket ettiklerinin açıkça ortaya konulduğu, fiilen kullandığı kendi beyan ile de sabit olan araçta yapılan incelemelerde şoför koltuğu oturma kısmında sürüntü şeklinde DNA profili ile sağ arka kapı iç kısmında kıl örneğinden elde edilen DNA profillerinin Narin'e ait olduğu açıkça belirlenmesinin sadece aracın kapılarının açık olması veya tüm çocukların arabaya binmiş olabilecekleriyle savunulmasının mümkün bulunmadığı anlaşılmıştır."

"SALİM GÜRAN'IN KULLANDIĞI ARAÇTA ELDE EDİLEN TEK DNA PROFİLİ NARİN'E AİT"

Mütalaada, DNA profiline ilişkin inceleme yapılırken araç içerisinde bulunması muhtemel tüm DNA profillerine dair çalışma yapıldığı, yalnızca belirlenmiş olan Narin Güran'a ait DNA profiline dair bir inceleme yapılmadığı, araçta elde edilen tek DNA profilinin Narin'e ait olduğu, sanığın kendi ailesine dair bir DNA profili dahi bulunamadığı, zira Narin'in babası Arif Güran'a ait araç içerisinde yapılan incelemede de herhangi bir DNA bulunamadığı, kendi babasına ait araçta dahi DNA bulgusu olmayan Narin'in DNA profilinin sanığa ait aracın iki bölümünde de çıkmasının hayatın olağan akışına açıkça aykırı olduğu ifade edildi.

Teknik olarak da DNA profilinin "kan, meni, doku, organ, kıl, idrar, tükürük ve vücut sıvısı" gibi biyolojik örneklerde bulunabileceği bilgisine yer verilen mütalaada, Nevzat Bahtiyar'ın Narin'in yerde yatar vaziyette iken ağzından sıvı geldiği yönündeki beyanında DNA profilinin biyolojik örnekten elde edilmiş olabileceği ve sanık Salim Güran'a bulaşması sonucu araçta bulunması hususlarını kuvvetle muhtemel ortaya koyduğu belirtildi.

Mütalaada, "Bu sebeplerle sanığın öldürme eylemi içerisinde olduğu ve delilleri karartmaya çalıştığı, dolayısıyla diğer sanıklarla birlikte Narin'in öldürülmesine ilişkin iştirak iradesi içerisinde olduğu." değerlendirmesine yer veridi.

"ENES GÜRAN'IN DOSYAYA İLİŞKİN KONUŞACAĞI ŞEKLİNDE AİLEYE TEHDİTVARİ KONUŞTUĞU" TESPİTİ

Sanık ağabey Enes Güran'ın olay günü ve sonrasında alınan beyanlarında Narin'in kaybolduğu saatle ilgili sürekli çelişkili beyanlarda bulunduğu, olay günü mahalle bakkalına giderek alışveriş yaptığı yönündeki beyanının mahalle bakkalının o gün dükkanını kapattığına dair beyanı karşısında açıkça gerçeğe aykırı olduğunun tespit edildiği belirtilen mütalaada, Enes Güran'ın Narin'in son kamera açısına girdiği saat 15.11 öncesinde ve sonrasında ikamette bulunduğunun HTS analiz raporu ve bilirkişi raporuyla sabit olduğu ifade edildi.

Mütalaada, sanık Enes Güran ile ilgili şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"Sanığın gözlerinde bulunan morluklara ilişkin ilk olarak mısır tarlasında meydana geldiği yönündeki beyanları sonrasında kendisine sinirle vurmuş olabileceğini söyleyerek açıkça çelişkiye düşmüştür. Sırtında bulunan tırnak izine benzer izlere ilişkin ilk beyanlarında bir açıklamada bulunamaz iken adli tıpta sorulan öykü noktasında duvara vurduğu, sonrasında alınan beyanlarında arama çalışmalarında bazı yerlere girerken sırtının çizilmiş olabileceği yönündeki çelişkili beyanları, ceza infaz kurumunda bulunmakta iken görüş esnasında sürekli adli tıp raporlarının çıkıp çıkmadığını sorması nedeniyle üstü örtülü bir şekilde Narin'in cesedi üzerinde kendisine ait herhangi bir DNA çıkıp çıkmayacağı hususunda tedirgin olduğu, Narin Güran'ın diş fırçasını kullanması gibi bir durumdan bahsetmesi ve kardeşi Eren'i kimseye bir şey anlatmaması şeklinde tembih etmesi, yine aynı şekilde ağabeyi Baran Güran ile cezaevinden yapmış olduğu telefon görüşmesinde kendisine ısrarla görüş için avukat gönderilmesini istediği, olası herhangi bir gecikmede aileye dosyaya ilişkin konuşacağı şeklinde tehditvari cümleler kurduğu tespit edilmiştir. Tanık Hediye Güran'ın aşamalardaki beyanlarında zamana ilişkin tutarlı ifadelerin bulunmadığı, olayın cereyan ettiği saatlere ilişkin Enes Güran'ı korumak maksadıyla Enes'in uyuduğuna yönelik çelişkili beyanlarda bulunduğu, aile bireylerinin ve Enes'in arkadaşları olan tanıkların çelişkili beyanları dikkate alındığında sanığın olayın en başından itibaren ısrarla çelişkili beyanlar ile tutum ve davranışlarda bulunduğu, eyleme iştirak etmiş olmanın korkusuyla bu şekilde davrandığının açıkça mahkeme huzurunda da görüldüğü, dolayısıyla diğer sanıklarla birlikte Narin'in öldürülmesine ilişkin iştirak iradesi içerisinde olduğu anlaşılmıştır."

Mütalaada, sanık Yüksel Güran'ın 2 Eylül'de düzenlenen tutanak içeriğinde de belirtildiği gibi olay günü ilk saatlerden itibaren "Narin'in vefat ettiğini bildiği" şeklinde hal ve tavırlar sergilediği, üzüntünün yanı sıra korku ve endişe barındıran sözler söylediği, "Enes'i nasıl kurtarabilirim?" şeklinde beyanlarının olduğu aktarıldı.

Narin'in cansız bedenine ulaşıldığı gün çıkan tartışmada kardeşi Yasemin'in "Doğruyu söyleseydiniz böyle olmazdı." şeklindeki sözlerine yer verilen mütalaada, şunlar kaydedildi:

"Sanık Nevzat Bahtiyar'ın ifade ve savunmalarında, Narin'in cansız bedenini Salim Güran'dan alıp götürdüğü esnada yukarı doğru yani Arif Güran'ın evine doğru baktığında Yüksel Güran'ın yüzünü ellerinin arasına bırakmış şekilde ağlayarak baktığını gördüğü şeklindeki ifadeleri, sanık Yüksel Güran'ın olayın başından beri bir anne içgüdüsü ile kızının kaybolduğu gibi bir davranışta bulunmayıp kızı Narin'in ölümünü kabullenişine dair hareketler sergilemesi dikkate alındığında sanığın diğer sanıklarla birlikte Narin'in öldürülmesine ilişkin iştirak iradesi içerisinde olduğu anlaşılmıştır."

"NEVZAT BAHTİYAR İLE SALİM GÜRAN'IN NARİN'İN İKAMETİNE GİRDİKLERİ" TESPİTİ

Nevzat Bahtiyar'ın, Narin'in cansız bedenini Salim Güran'dan alarak çuval içerisinde Eğertutmaz Deresi'ne bıraktığı yönündeki beyanlarına yer verilen mütalaada, çocuğun cansız bedeninin bulunduğu çuval ile Nevzat Bahtiyar'ın ahırında bulunan çuvalların benzer ve numaralarının ardışık olduğunun tespit edildiği hatırlatıldı.

Dosyadaki mevcut kamera kayıtları ve HTS-daraltılmış baz raporundan Nevzat Bahtiyar'ın fiilen kullandığı kırmızı arabayla Narin'in cansız bedenini beyan ettiği gibi söz konusu ikametten alıp Eğertutmaz Deresi'ne gittiğinin belirlendiği ifade edilen mütalaada, Bahtiyar'ın olay günü ve olay saatinde arkadaşı olan Salim Güran ile birlikte Narin Güran'ın ikametine girdiklerinin ve birlikte hareket ettiklerinin tespiti karşısında kovuşturma aşamasında da sürdürdüğü tutumu göz önüne alınarak, diğer sanıklarla Narin'in öldürülmesine ilişkin iştirak iradesi içerisinde olduğunun tespit edildiği belirtildi.

Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar'ın kullandıkları araçlarda yapılan detaylı incelemelerde alınan toprak numunelerine ilişkin Van Jandarma Kriminal Laboratuvarının 16 Eylül tarihli raporuna yer verilen mütalaada, raporda her iki araç içerisinden alınan toprak numunelerinin benzer olduklarının tespit edildiğine işaret edildi.

Tutuklu sanıkların daha önce verdiği ifadelerinin de yer aldığı mütalaada, "daraltılmış baz" ile ilgili ek bilirkişi raporu, Ulusal Kriminal Büro raporu ve Adli Tıp Kurumu raporuna yer verildi.

"SANIKLARIN OLAY SAATİNDE ZAMAN VE MEKAN BİRLİKTELİĞİ İÇERİSİNDE OLDUKLARI" TESPİTİ

Sanıkların eylemleri noktasında iştirak tanımı değerlendirildiğinde, müşterek faillikte fiil üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu için her bir suç ortağının "fail" konumunda olduğuna dikkati çekilen mütalaada, şu bilgiler paylaşıldı:

"Fiil üzerinde ortak hakimiyetin kurulup kurulmadığının belirlenmesinde suç ortaklarının suçun icrasında üstlendikleri roller ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulmalıdır. Suç ortaklarının, suçun işlenmesinde yaptıkları katkının, diğerinin fiilini tamamladığı durumlarda da müşterek faillik söz konusu olacaktır. Kişinin eyleminin, bir suça katılma aşamasına ulaşıp ulaşmadığı, ulaşmışsa da suça katılma düzeyinin belirlenmesi için eylemin bir aşamasındaki durumun değil, eylemin yapılmasında verilen kararın, bu kararın icra ediliş biçiminin, olay öncesi, olay sırası ve sonraki davranışların da dikkate alınıp, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Müşterek faillikte aranan en önemli unsurlardan birisi, kişinin suçun işlenişi sırasında fiil üzerinde ortak hakimiyetinin bulunmasıdır. Bu halde, suçun gerçekleştirilmesi amacıyla fiilin icrasına katkıda bulunan suç ortaklarının tamamının, bu katkıları dolayısıyla sorumlulukları bulunmaktadır. Bu hususlar doğrultusunda, dosya içeriğinde soruşturma ve kovuşturma boyunca bulunan ve sunulan tüm kamera görüntüleri, ifade tutanakları, adli tıp raporları, olay yeri inceleme raporları, HTS kayıtları, HTS daraltılmış baz analiz raporu ve bu yönde desteklenen bilirkişi raporu, kriminal raporlar, Ulusal Kriminal Büro raporu, görüşme kayıtları, cep telefonları üzerinde yapılan inceleme neticesinde elde edilen veriler, kolluk tutanakları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, olay günü sanıklar Enes, Salim ve Yüksel Güran ile Nevzat Bahtiyar'ın olay saatinde Arif Güran'ın evi ve civarında bulundukları daraltılmış baz analiz raporu ve bilirkişi raporuyla tespit edildi.

Ayrıca Ulusal Kriminal Büronun raporu ile de desteklenen ahır ve ev bölgesinde olay saatinde gerçek canlı hareketleri mevcut olup Narin'in de ahır ev bölgesine ulaştığının belirlendiği, bu bağlamda sanıkların olayın sonuna kadar zaman ve mekan birlikteliği içerisinde oldukları ve bu eyleme taraftar olmadıklarını gösterecek şekilde engelleyici bir irade ortaya koymadıkları gibi fikir ve eylem birlikteliği içerisinde hareket ederek bildikleri gerçeği açıklamamak suretiyle Narin'in öldürülme saikinin kesin bir şekilde belirlenememesine sebebiyet vererek iştirak iradelerini ortaya koydukları anlaşılmıştır. Sanıkların kasten öldürme suçunun işlenmesinde suçun icrasını kolaylaştırma iradeleri yanında suçun işlenmesi sonrasındaki tutumları da göz önüne alındığında Narin'i boğmak suretiyle ölümüne sebebiyet verdikleri ve üzerlerine atılı suçu müşterek fail olarak işledikleri anlaşılmaktadır."

Mütalaada, üzerlerine atılı "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçunu işleyen sanıklar Enes ve Yüksel Güran'ın eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 37/1 maddesi delaletiyle Türk Ceza Kanunu'nun 82/1-d,e, 53/1 ve 63. sevk maddeleri uyarınca, sanıklar Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar'ın eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 37/1 maddesi delaletiyle Türk Ceza Kanunu 82/1-e, 53/1 ve 63. sevk maddeleri uyarınca ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları, alacakları ceza miktarı nazara alındığında hükümle birlikte sanıkların tutukluluk hallerinin devam edilmesi talep edildi.

"AİLE BİREYLERİNİN TOPLANTI GÖRÜNTÜSÜ" İLE İLGİLİ SUÇ DUYURUSU

Dava dosyasına eklenen "aile bireylerinin toplantı görüntüsü"nün incelenmek üzere Van Kriminal Şube Müdürlüğüne gönderildiği anımsatılan mütalaada, şöyle denildi:

"İlgili videoların ses iyileştirilmeleri ve söz konusu konuşmaların Türkçe tercümesi yapılmak üzere rapor talep edilen Erhan Güran'ın ikametindeki kamera görüntülerinde yer alan kişilerin eylemlerinin 'kasten yaralama', 'tehdit', 'suçluyu kayırma', 'suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçları yönünden suç ve suç unsuru teşkil ettiği değerlendirildiğinden Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusuna bulunulmasına kamu adına talep ve mütalaa olunur."

Kaynak: Anadolu Ajansı

Narin Güran diyarbakır son dakika