Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'den dikkat çeken Suriye açıklaması
Suriye'deki gelişmelere ilişkin konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler dikkat çekici açıklamalar yaptı. Gündeminde, Suriye'deki yeni yönetim, F-35 ve Eurofighter alımı, Süleyman Şah Türbesi ve diğer gelişmeler vardı.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler gazete, televizyon ve ajansların Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. Gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Bakan, Suriye ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yaşar Güler'in açıklamasında öne çıkan noktalardan bir diğeri de terörle mücadele oldu.
"SURİYE'DEKİ YENİ YÖNETİME BİR ŞANS VERMEK LAZIM"
Bakan Güler, yaptığı açıklamada Esad'ı deviren yeni yönetimin ilk açıklamaında tüm hükümet kurumlarına, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlara saygı göstereceğini açıkladığını belirtti. Güler, kimyasal silah tespit etmeleri hâlinde elde edecekleri bilgileri şeffaf şekilde Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'ne bildireceklerini özellikle ifade ettiklerini, yeni yönetimin yapacaklarını görmek ve onlara bir şans vermek gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Suriye ile askeri iş birliği konusuna da değinen Güler, "Hâlihazırda birçok ülke ile Askerî Eğitim ve İş Birliği Anlaşmamız bulunuyor. Yeni yönetimin talep etmesi durumunda gerekli desteği sağlamaya hazırız" dedi.
TERÖRLE MÜCADELE
ABD’nin Suriye’de bugüne kadar belli bir tutumu olduğunu ancak ortamın değiştiğini bildiren Güler şunları söyledi:
"Artık herkes istese de istemese de ortaya çıkan gerçekliği kabullenmek zorunda. Nitekim, PKK/YPG’nin ana gelir kaynaklarından biri olan ve petrolün ana bölgesi Deyrizor muhaliflerin kontrolüne geçti. Şu anda PKK/YPG terör örgütü bu gelir kaynağından mahrum kaldı. Zaten TUSAŞ saldırısı sonrası düzenlenen operasyonlarla Suriye’nin kuzeyindeki teröristlere kaynak sağlayan tesisler vurulmuştu. Örgüt şu anda parasal konuda çok ciddi sıkıntıya girdi. Ayrıca Esad’ı deviren yeni yönetimin vermiş olduğu mesajlara dikkat edersek ülkede kapsayıcı rol oynayacaklarını açık açık ifade ettiler."
Güler, Suriye’deki terör örgütünün elebaşı Ferhat Abdi Şahin'in yaptığı açıklamada, 'Biz yeni yönetimle anlaşıyoruz. Suriye’de bulunduğumuz alanlarda yeni Suriye bayrağından başka bayrak dalgalandırılmayacak’ mesajı verdiğini, bu mesajın, terör örgütünün yeni dönemde kendini kurtarmaya yönelik bir arayış içerisinde olduğunu gösterdiğini belirtti.
"PKK/YPG terör örgütünün artık tek başına hareket etmesine ve kendisine alan açmasına ne Suriye halkının, ne yeni yönetimin ne de bizim müsaade etmemiz söz konusu değildir" diyen Güler, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Öncelikli konumuz PKK/YPG terör örgütünün tasfiyesidir. Bunu ABD’li dostlarımıza da açık ve net şekilde ifade ettik. Onların da pozisyonlarını tekrar değerlendirmelerini bekliyoruz."
"SURİYE'DE PKK/YPG ER YA DA GEÇ TASFİYE EDİLECEK"
Yeni dönemde Suriye’de PKK/YPG terör örgütünün er ya da geç tasfiye edileceğini ifade eden Güler, "Bunu hem Suriye’deki yeni yönetim hem de biz istiyoruz. Suriye dışından gelen örgüt mensupları Suriye’yi terk edecek. Suriyeli olanlar silahlarını bırakacak" dedi. Güler, "Bizim ne Irak’ta ne de Suriye’de yaşayan Kürt kardeşlerimizle hiçbir sorunumuz yok" dedikten sonra sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bizim problemimiz sadece ve sadece teröristlerle. Suriye’de yaşayan Kürt kardeşlerimiz de terör örgütü PKK/YPG’nin baskı ve zulmüne maruz kaldı. PKK/YPG’li teröristler orada yaşayan Kürt kardeşlerimizin çocuklarını zorla kaçırıyor ve çocuk yaşta silahaltına alıyor. Aileler de bu durumdan rahatsız olduklarından çocuklarını örgütün elinden kurtarmak için başka ülkelere göndermeye çalışıyor. İşte bizim sorunumuz Kürt kardeşlerimize de zulmeden PKK/YPG terör örgütüyledir."
Suriye’de yapılan mutabakatlara uyduklarını, muhatapların da uyması ve terör örgütünün elindeki ağır silahların toplanması gerektiğini defaatle söylediklerini aktaran Güler şu ifadeleri kullandı:
"Ayrıca ABD tarafından verilen bu silahların birçoğu çatışmalarda kullanıldı veya farklı grupların eline geçti, bir kısmı da terör örgütü tarafından Irak’ın kuzeyine aktarıldı. Irak’ın kuzeyine eleman temininde zorlanan terör örgütü, Suriye’den örgüt elemanı ve malzeme aktarmaya çalışıyor. Ancak Irak’ın kuzeyine gönderilenler bölgeyi bilmedikleri ve zorlandıkları için ya teslim oluyor ya da çok kısa zamanda örgütten kaçıyorlar."
DEAŞ İLE MÜCADELE
ABD’ye ‘Terör örgütü PKK/YPG ile hareket etmeyi bırakın. Görevlendireceğimiz 3 komando tugayı ile DEAŞ’a karşı birlikte mücadele edelim’ dediklerini hatırlatan Güler şöyle konuştu:
"Hatta onlara binlerce DEAŞ’lı teröristin ve ailelerinin tutulduğu El-Hol kampının kontrolünü sağlayabileceğimizi ilettik. Buna rağmen ABD’li dostlarımız buna sessiz kaldılar ve DEAŞ ile mücadele adı altında PKK/YPG terör örgütü ile iş birliği yaptılar. Bir terör örgütü kullanılarak başka bir terör örgütü ile mücadele edilmeyeceğini her zaman vurguladık. Yani, terörle mücadele teröristlerle yapılamaz. Ayrıca son 3 yıldır Suriye’de DEAŞ’lı teröristlerin saldırı yaptığını duyan var mı? Şu an DEAŞ ile ilgili bir şey duymuyoruz, görmüyoruz."
Rusya’nın Suriye’deki birliklerini tam anlamıyla çektiğine yönelik kesin bir emare olmadığını bildiren Güler, "Bazı gemileri bakım ve değişim kapsamında Rusya’ya götürebilirler." dedi. Güler sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Şu anda oradan ayrılacaklarını sanmıyorum. Kalmak için ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. Hatta bir Rus yetkili, Suriye’de kalmaya devam edeceklerini ve yeni yönetimle de bu konuda görüştüklerini açıkladı. Rusya, Suriye içerisinde farklı yerlerde bulunan değişik büyüklükteki birliklerini Tartus ve Lazkiye’ye topladı. Bu süreçte onlara gerekli desteği sağlayabileceğimizi söyledik. Ancak bu konuda bizden bir talepleri olmadı. Bölgedeki son gelişmelerden sonra her ülkenin bir oyun planı var. Biz savunma ve güvenlikle ilgili tüm gelişmeleri yakından takip ediyor ve alınması gereken tüm tedbirleri alıyoruz. Ayrıca, Suriye’den kaçan Beşar Esad’ın hava sahamızı kullandığı iddiaları da doğru değildir."
SURİYE İLE İLGİLİ DİĞER ÜLKELERLE GÖRÜŞMELER
Suriye’de meydana gelen yeni gelişmeler ışığında muhataplarıyla görüşmeler gerçekleştirdiklerini bildiren Güler, "Suriye başta olmak üzere ikili ve bölgesel savunma ve güvenlik konularında görüş alışverişinde bulunduk. Bu görüşmelerde Suriye’nin birliği ve toprak bütünlüğünü desteklediğimizi, terörle mücadeledeki tutumuzun net olduğunu bir kez daha ifade ettik. Suriye’deki siyasi geçişin; güvenli, sorunsuz ve mevcut problemleri çözecek şekilde olması için aktif çabalarımızı ve girişimlerimizi sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Suriye’deki mevcudiyetinin, Suriye topraklarının bölünmesine ve orada bir terör koridorunun oluşturulmasına engel olmak olduğuna dikkat çeken Güler şunları söyledi:
"Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunması, siyasi sürecin barışçıl şekilde tamamlanması ve sınırımızın terör unsurlarından arındırılması temel amacımızdır. Gerekli şartlar oluştuğunda Suriye’nin yeni yönetimiyle bu konular görüşülüp tekrar değerlendirilebilir."
SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ'NİN DURUMU
Süleyman Şah Türbesi’ne ilişkin konuşan Güler, "Süleyman Şah Türbesi’nin Karakozak köyündeki yerinden şu anda bulunduğu Suriye Eşmesi köyüne geçici olarak taşıdığımızı daha önce ifade etmiştik. Türbenin Karakozak köyündeki eski yerine taşınıp taşınmaması konusu sahadaki duruma göre daha sonra değerlendirilir" değerlendirmelerinde bulundu.
F-16, F-35 VE EUROFİGHTER ALIMI
40 adet F-16 alımı ile ilgili süreç ve teknik görüşmelerin devam ettiğini belirten Güler, "Eurofighter konusunda da görüşmeler olumlu şekilde sürüyor. Katar’da tatbikata katılan Birleşik Krallık'a ait 2 adet Eurofighter, 18 Aralık’ta Ankara'ya gelecek ve uçakları görme fırsatı bulacağız" dedi.
F-35 konusunda da almak istediklerini daha önce söylediklerini hatırlatan Güler, "F-16 alım sürecindeki olumlu havanın F-35 sürecine de yansıyacağını düşünüyoruz. ABD’de görevi devralacak yeni yönetimle de müttefiklik ruhuna aykırı CAATSA yaptırımlarının kaldırılmasını konuşacağız. S-400 ile ilgili tutumumuzda ise bir değişiklik yoktur" ifadelerine yer verdi.
TEĞMENLERİN DİSİPLİNE SEVK EDİLMESİ
Türk Silahlı Kuvvetlerinde müesses disiplinin muhafazası ve idamesinin olmazsa olmaz olduğuna dikkat çeken Güler sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Biz olaya en başından itibaren disiplin açısından baktığımızı defalarca ifade ettik. Konu yürürlükten kaldırılan andı okumak veya ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demek değil, amirlerin ikazlarına rağmen kasıtlı, organize ve planlı bir disiplinsizlik yapmaktır. Olaya ilişkin yapılan inceleme ve soruşturmanın okunan metinle veya içeriğiyle bir ilgisi yoktur. Disiplin soruşturmasında hiçbir teğmene okunan metnin içeriği veya neden ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ dedin diye soru sorulmadı. Burada önemli olan, içerik ne olursa olsun disiplin sürecinin her zaman aynı şekilde işletilecek ve disiplinden asla taviz verilmeyecek olmasıdır. Yüksek Disiplin Kurulu süreci devam etmektedir. Kurul kararını henüz vermedi. Bu aşamada kesin kanaat belirtmek uygun değil. Hep birlikte sonucu bekleyelim."
Kaynak: İhlas Haber Ajansı