Hasan Korkmazcan'dan Can Atalay yorumu: "Hukuki açıdan bir boşluk yok"

Yargıtay kararı okundu Can Atalay’ın milletvekilliği düştü. Vatan Partisi Gelen Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, hukukun işletilmesine muhalefet kanadından gelen tepkilerin sistematik bir kışkırtma projesine hizmet ettiğini söyledi:

- Anayasamız şunu düzenlemiştir. Temel hak ve özgürlüklerle ilgili 14 maddeye aykırı fiillerden dolayı yargılanan kişilerin siyasi faaliyet göstermesini kısıtlayıcı hükümler bulundurmaktadır bu konularda Hukuk bakımından yargı süreçlerini sonlandırma yetkisi de bir taraftan ceza yargısına aittir.

 18 yıl hapis cezası alan Can Atalay’ın milleveliği yargı kararı gereği düşürüldü. Türk siyasetinde Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay hükmüne aykırı verdiği karar da yeniden gündeme geldi.

- Anayasa Mahkemesi birçok kararında kendi yetkilerini aşarak hem anayasa koyucu yerine kendini koymakta hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin ve Avrupa'da Türkiye'ye yönelik Türkiye'deki siyasi sistemi eleştiren güçlerin odakların sözcüsü konumunda hareket etmektedir.

Yargıtay’ın kararında hukuki bir boşluk olmadığını belirten Eski TBMM Başkan Vekili, meclis muhalefetinin de tutumunu değerlendirdi:

- Cumhuriyet Halk Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir lokomotif gibi değerlendirdiği Dem Partisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin çalışma usullerini altüst eden tavırlar içindedirler. Bunlar maksadını Aşan değil kasıtlı olarak ortaya konulan beyanlardır.

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay’a aykırı kararını savunanları da uyardı:

-Bunları meclise sürekli Biz hatırlattık terörle iltisaklı unsurların bulunduğu bir meclis asla demokratik bir tarzda çalışamaz. Anayasa mahkemesinin kararını savunanlar önce şunu düşünmeliler. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve siyasi partiler kanunu ile Dem gibi bir partinin birlikte yaşaması mümkün müdür?

Korkmazcan, Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi üzerine muhalefetten gelen tepkilerin aynı "sistematik kaos Planı'nın" parçası olduğunu belirtti:

- Anayasa yok. Demokrasi yok gibi çığlıklar atılıyor. Türkiye'de sürekli bir kriz ortamı yaratmaya çalışıyorlar. Provokasyonlar yapmaya çalışıyorlar. Aynı şey kiliselerde işlenen cinayetlerden Anıtkabir'de atılan şeriat naralarına kadar hepsi bir bütünün parçasıdır.