FETÖ MİT içinde böyle çalışmış
Yargıtay farklı dosyalarda, eski MİT mensubu 3 sanığa FETÖ üyeliği ve casusluk suçlarından verilen hapis cezalarını onadı. Kararda FETÖ mensubu sanıkların MİT'te gerçekleştirdiği faaliyetlere yer verildi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, FETÖ mensubu olan eski MİT çalışanlarının dosyalarını incelemeye devam ediyor. Son olarak yerel mahkeme tarafından karara bağlanan 3 farklı dosyanın daha temyiz incelemesi tamamlandı. Buna göre Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi 5 Mayıs 2021 tarihinde eski bir MİT mensubu hakkında silahlı terör örgütü kurma veya yönetme suçundan 15 yıl, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme suçundan 21 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi 1 Ekim 2021 tarihinde sanık ve müdafinin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verdi. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, sanık avukatının temyiz istemini esastan reddederek mahkûmiyet hükmünü onadı.
'BİLGİLERİ FİLAMAKER YAZILIMINA İŞLEDİ'
Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararında şöyle denildi:
- Sanığın, Milli İstihbarat Teşkilatında 'temsilci' konumunda faaliyette bulunduğu, teşkilat bünyesine örgüt tarafından sızdırılan MİT çalışanlarının takibini yaptığı örgüt üyesi kişilerle düzenli ve periyodik olarak görüştüğü, örgütün Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının adeta künyesini tutmak üzere oluşturduğu FİLAMAKER adında yazılıma temin ettiği bilgileri işlediği, bu şekilde kurum bünyesinden bilgi alarak bağlı olduğu MİT mahrem imamına vermek üzere teşkilat bünyesinden bilgi temin ettiği, sanığın eyleminin zincirleme şekilde siyasi casusluk kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirlenerek sanığın mahkumiyetine dair kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
BAŞKA DOSYADA VERİLEN KARAR
Başka bir dosyada da Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi 20 Mayıs 2021 tarihinde eski MİT mensubu hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 8 yıl 9 ay, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme suçundan 18 yıl 10 ay 20 gün hapis cezası verdi. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi 5 Ekim 2021 tarihinde sanık avukatının istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine karar verdi. Sanık avukatı tarafından bu karar temyiz edildi. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesi 17 Ocak 2024 tarihinde temyiz istemini esastan reddederek verilen hükmü onadı.
'MAHREM ABİSİNİN TALİMATIYLA FAALİYETLERİ OLDU'
Yargıtay'ın bu kararında ise şu ifadeler yer aldı: "Sanığın Milli İstihbarat Teşkilatına katıldıktan sonra eğitim dönemini müteakiben teşkilatın Erzurum Bölge Başkanlığına, sonrasında Ankara Bölge Başkanlığına tayin edildiği, mezkur dönemde örgütün MİT mahrem yapılanması içerisinde 'öğrenci' konumunda faaliyete bulunarak, örgüt hiyerarşisinde üstü konumunda olan mahrem abileri ile belirli periyotlar içerisinde yüz yüze veya örgütün verdiği gizli/operasyonel hat aracılığıyla kurulan iletişim marifetiyle paylaşımda bulunmak amacıyla teşkilata ilişkin gizli bilgileri temin ettiği ve mahrem abisinin talimatları doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu anlaşılmıştır."
27 YIL 11 AY CEZA VERİLDİ
Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi bir başka davada ise 7 Nisan 2021 tarihinde eski MİT mensubu hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 11 yıl 3 ay, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi 20 Aralık 2021 tarihinde sanık avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edilen dosyada Yargıtay 3. Ceza Dairesi temyiz istemini reddedip verilen kararı onadı.
DİĞER ÖRGÜT MENSUPLARININ TAKİBİNİ YAPTI
Yargıtay'ın bu kararında da şu tespitler yer aldı:
- Sanığın milli güvenlik istihbaratının en üst düzeyde yürütüldüğü ve milli güvenliğin sağlanması konusunda çok önemli bir konumda bulunan Milli İstihbarat Teşkilatında 'öğretmen' konumunda faaliyette bulunduğu, teşkilat bünyesine örgüt tarafından sızdırılan MİT çalışanlarının takibini yaptığı örgüt üyesi kişilerle düzenli ve periyodik olarak görüştüğü bu şekilde öğrenci olarak nitelendirdiği üyeleri aracılığıyla kurum bünyesinden bilgi alarak örgüt abisine vermek üzere teşkilat bünyesinden bilgi temin ettiği, sanığın eyleminin zincirleme şekilde siyasi casusluk kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirlenerek sanığın mahkumiyetine dair kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.