Dil Devrimi hedef oldu: Uydurukça mı, sadeleşme mi?
Türkiye Gazetesi, Dil Devrimi hedef aldı. Gazete konuşan Hale Sert, konuşma dilinin yazıya dönüşmesinin uydurukça olduğu ifade etti. Dilbilimci Kemal Ateş ise iddialara Ulusal Kanal aracılığıyla yanıt verdi.
Türkiye Gazetesi, 1938'de Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yapılan Dil Devrimi'ne karşı yayın yaptı. Gazete konuşan Hale Sert, Dil Devrimi ile seçkinci ve anlaşılması güç bir dil yaratıldığını iddia etti. Hale Sert, dil devriminin ürettiği sözcüklere "uydurukça" dedi:
"İşte şehir yerine kent dendi de, şunu yerine şu dendi de, sanki bu birkaç sözcükten ibaretmiş gibi konuyu tartışırlar."
Haber de Dil Devrimi "eski medeniyetten" tespitiyle eleştirildi. Edebiyatın ciddi yaralar aldığı iddia edildi. Hatta daha ileri giderek Dil Devrimi'nin İslam karşıtlığı olduğu söylendi:
"Yazı devrimi, dil devrimi bir bütündür. Şimdi Osmanlı aydınının bir yanlışına Bu işi bilen aydınlar dikkatimizi çeker. Osmanlı aydını, yazı dilini kurarken yani 12. 13. yüzyılda Anadolu'da yazı dilini kurarken halk dinde kulak vermediler.
Önlerindeki Arapça ve Farsça sözcüklerden, aşırarak halktan kopuk yapay bir dil yarattılar. Bu dilin dünyada hiçbir benzeri yok."
Ulusal Kanal'a konuşan dil bilimci doktor Kemal Ateş, Dil Devrimi eleştirilerine yanıt verdi. Atş dil devriminin amacının bir millet yaratma ufku olduğuna dikkat çekti. "Dil sadeleşti, halkın anlayacağı hale geldi" dedi:
"Dil devrimi, urşid yerine güneş demektir. Mah yerine ah demektir. Ab yerine su demektir. Teraki tekamül yerine ilerleme gelişme demektir. Adet yerine dönmek demektir. Hane yerine ev demektir. Müsellesi mütesavvül adla yerine eşkenar üçgen demektir.
Dil devrimi bir sözcük atma, sözcük ayıklama, sözcük atma hareketi değildi. Dil devrimi sözcük üretme hareketiydi. Sözcük üretti, sözcük önerdi. İsteyen o sözcüğü kullanır, isteyen bu sözcüğü kullanır."
Kaynak: Ulusal Kanal Haber Merkezi