Yabancı turistlere göre Türkiye'de fotoğraf çekilecek en güzel 20 yer

PAMUKKALE - DENİZLİ 

Pamukkale'deki masmavi traverten teras oluşumları ve termal havuz muhteşem bir manzara. Mineral bakımından zengin sular doğal olarak tepelerden aşağı akar ve yolda kar beyazı kireçtaşını yumuşak bir şekilde şekillendirir. Uzaktan, tepeler neredeyse donmuş görünüyor ve çarpıcı fotoğraf fırsatları sunuyor. Ayrıca vadinin açık manzarasını görmek için havuzların tepesine 200 metre yüksekliğe tırmanabilirsiniz.

ÖLÜDENİZ - MUĞLA

Tatil köyü Ölüdeniz'deki mavi lagün, Türkiye'nin en iyi plajlarından birine ev sahipliği yapmaktadır . Aynı zamanda bir yamaç paraşütçülerinin ve kanocuların rüyasıdır. Uzun mesafeli Likya Yolu parkuru buradan başlar, ancak yürüyüş yapmayanlar için bile masmavi göl ve çevresindeki çakıllı sahil plajı mutlaka ziyaret edilmelidir.

ÇIRALI PLAJI - ANTALYA

Tropik cennetten bir parça arayan doğa tutkunları için Çıralı'dan iyisi olamaz. Koyu yeşil ormanlık dağlarla çevrili ıssız bir plaj olan Çıralı, Likya İmparatorluğu'ndan kalma kalıntılara da yakındır. Deniz kaplumbağaları kumların üzerinde yuva yaptığı için plaj koruma alanıdır.

KURŞUNLU ŞELALESİ - ANTALYA

Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı, derinlerinde gizli bir şelale bulunan sık bir çam ormanıdır. Şelale sadece 10 metre yüksekliğindeyken, altındaki yeşil-mavi havuz, yakınlardaki restore edilmiş değirmen ve zengin yaban hayatı, çarpıcı renkleri ve çeşitliliği ile bunu fazlasıyla telafi ediyor.

NEMRUT DAĞI - ADIYAMAN

2.134 metre yüksekliğindeki etkileyici Nemrut Dağı, en çok zirvesinde M.Ö. "Tanrıların Dağı" özellikle gün doğumunda güzeldir, çünkü güneş heykellerin arkasında uyanır.

AĞRI DAĞI 

Başı karlı bir volkan ve 5.137 metre ile Türkiye'nin en yüksek zirvesi olan Ararat'ın Nuh'un Gemisi'nin yattığı yer olduğu sanılıyor. Dağ sınırın hemen ötesinde olmasına rağmen, Türkiye içinde Ermenistan'ın ulusal sembolü ve kutsal dağı olarak kabul ediliyor.

KAPADOKYA - NEVŞEHİR

Kapadokya'nın en çok fotoğraflanan manzaralarından biri de gökyüzünü dolduran sıcak hava balonlarıdır. Onları volkanik manzaraya karşı yakalayın veya bu muhteşem manzara üzerinde bir gezintiye çıkmak için birine atlayın. Göreme Açık Hava Müzesi'ni mutlaka ziyaret edin.

İSTANBUL

İstanbul'un yerlerini fotoğraflama şansını kaçırmayın. Güzel fotoğraflar çekerken ilgi çekici yerleri ziyaret edin. Ayasofya, Topkapı Sarayı ve Sultanahmet Camii, İstanbul'un en önemli özelliklerinden bazılarıdır. İstanbul'un çarşılarında ve alışveriş bölgelerinde fotoğraf çekmek için ilginç yerler de bulabilirsiniz.

ERCİYES DAĞI - KAYSERİ

Erciyes Dağı, önemli bir kış sporları alanı olarak hizmet veren büyük bir stratovolkandır. Neredeyse sürekli karla kaplı olan dağa, ana telesiyej istasyonundan başlayarak kışın kros kayağı ile yaklaşık üç saatte tırmanılabilir. Yaz aylarında telesiyejler kapalıyken yürüyüş sekiz saate kadar sürebiliyor.

SALDA GÖLÜ - BURDUR

196 metre ile Türkiye'nin en derin gölü olan Salda, karaçam ormanlarıyla çevrili bir krater gölü. Mavi ve turkuazın birçok tonu, efsanevi şifa özellikleri ve Mars'taki kum tepelerini taklit eden yumuşak beyaz kumsallarıyla ünlü Salda, Türkiye'ye gelenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden.

ULUDAĞ - BURSA

Türkiye'nin gözde kış sporları destinasyonlarından biri olan Uludağ Milli Parkı, ağaçların renk değiştirmeye ve manzarayı kırmızı ve sarıların ateşli bir tonuna dönüştürmeye başlamasıyla yaz ve sonbahar aylarında aynı derecede büyüleyicidir. Uludağ'ı kaplayan ormanlarda yürüyüş yapmanın tam zamanı.

SAKLIKENT - MUĞLA

Saklıkent Milli Parkı'nın çoğu aslında 300 metre derinliğinde bir kanyon. Kanyonun daha derin kısımlarına ancak Nisan ayından sonra erişilebilir, çünkü kış aylarında ve ilkbaharın başlarında su seviyeleri yüksektir ve bu da kaygan kayalarda yürüyüş yapmayı tehlikeli hale getirir. Parkta, bazıları profesyonel rehberlik altında tırmanılabilen veya iple inilebilen 30'dan fazla şelale vardır.

KEKOVA ADASI - ANTALYA

Simena kalesi ve antik bir Likya bölgesinin kalıntıları, güzel Kekova Adası'nın öne çıkan özelliklerinden sadece bir tanesidir. Batık harabeler, 2. yüzyıldan kalma antik kentler ve sakin turkuaz sulardan oluşan körfez, üzerinde yerleşim bulunan bu adayı mutlaka görülmesi gereken bir yer haline getiriyor.

SÜMELA MANASTIRI - TRABZON

Mela Dağı'ndaki sarp bir kayalığın hemen üzerindeki bir çıkıntının üzerine inşa edilen Sumela Manastırı, 1.200 metre yükseklikte. Mavimsi dağın ve yaprak dökmeyen ormanların üzerinden alabildiğine açık olan eski manastırın manzarası, yapının kendisi kadar çarpıcıdır. Aslen 4. yüzyılda inşa edilen ve yüzyıllar boyunca genişletilip yeniden inşa edilen manastıra 30 dakikalık dik ve yorucu bir yürüyüşten sonra ulaşılabilir.

LİKYA YOLU 

Dünyanın en çarpıcı uzun mesafe yürüyüş parkurlarından biri olan kıyı Likya Yolu 540 kilometre uzunluğundadır ve tüm uzunluğu 29 gün sürer. Yürüyüşçülerin çoğu, engebeli dağlık bölgelerde ve yükselen deniz kayalıklarında, masmavi sularda ve antik kalıntılarda kısa bölümlerde yürümek için buraya gelir.

KAUNOS HARABELERİ - MUĞLA

Antik Karya kentinin kalıntıları, kıyıdan birkaç kilometre uzakta yer alır - M.Ö. Bir amfitiyatro, Roma hamamları, bir dizi sur ve kubbeli bir Bizans bazilikası en çarpıcı kalıntılar arasındadır.

KÖPRÜLÜ KANYON - ANTALYA

Köprülü Kanyon Milli Parkı, yürüyüş ve antik kalıntılar açısından sunabileceği çok şey var. Ziyaretçilerin çoğu MS 2. yüzyıla tarihlenen Oluk Köprüsü'nü görmek için buraya geliyor. Köprünün altından akan Köprü Nehri'nin turkuaz suları, kano ve rafting için popüler bir yer.

ASPENDOS - ANTALYA

Aspendos şehri, MÖ 5. yüzyılda önemli bir tuz ve yün ticaret noktasıydı ve bugün hala ayakta duran en etkileyici antik tiyatrolardan birine sahip olmasıyla biliniyor. 96 metre genişliğindeki tiyatro, 155 yılı civarında bir Yunan mimar tarafından taş tonoz sistemi kullanılarak inşa edilmiştir. Tiyatroda her yıl düzenlenen Aspendos Uluslararası Opera ve Bale Festivali düzenlenmektedir.

BERGAMA - İZMİR

Bu antik Yunan şehri, Selinus ve Ketios nehirlerine bakan bir tepede yer almaktadır. Pergamon harabeleri arasında engebeli bir tepe üzerinde kurulmuş etkileyici bir tiyatro; bir zamanlar 200.000'den fazla kitap barındıran bir kütüphane; ve MÖ 2. yüzyıla tarihlenen Zeus Sunağı.

GELİBOLU - ÇANAKKALE

Ege Denizi ve Saros Körfezi'ne bakan Gelibolu Yarımadası, bir zamanlar bazı kanlı 1. Dünya Savaşı savaşlarının arka planıydı. Bugün, masmavi sularda mükemmel yüzme noktaları sunan güzel plajları ve koyları ile tanınmaktadır. Sadece 250 metre uzunluğunda olmasına rağmen, buradaki plaj, arkasındaki yüksek kayalıklar ve büyüleyici açık deniz manzarası nedeniyle özellikle pitoresktir.

Kaynak: www.planetware.com/tourist-attractions/turkey-tr.htm