İstanbuldaki en çok ziyaret edilen türbeler! İstanbul'un tarihi hazineleri en çok ziyaret edilen 5 türbe!

İstanbul, binlerce yıllık tarihi ve zengin kültürel mirasıyla adeta bir açık hava müzesini andırıyor. Şehir, tarihin her döneminden izler taşıyan sayısız eseri bünyesinde barındıryor ve bu eserlerin başında da türbeler gelir. İstanbul'daki türbeler, sadece dini açıdan kutsal sayılmakla kalmaz, aynı zamanda tarihi önemleri ve mimari güzellikleriyle de göz kamaştırır. Bu yazıda, İstanbul'un bu gizemli ve dikkat çekici türbeleri arasından en çok ziyaret edilen beş tanesine yakından inceleyeceğiz.

İSTANBUL'DAKİ EN ÇOK ZİYARET EDİLEN TÜRBELER!

İstanbul'daki türbeler deyince ilk aklınıza gelecek olan türbe: Eyyub El Ensari Türbesi. Eyüp Sultan Camii'nin kuzey tarafında bulunan türbe, İstanbul'un fethinden önceki önemli bir döneme ait bir hikayeye sahiptir. Eyyüb el-Ensâri'nin kabri, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinin ardından inşa edilen ilk eserlerden biridir. Eyyüb el-Ensâri, Medine Hazraç kabilesi kollarından Neccar-Zade Hanedanı'nın reisiydi ve İslam'ı kabul etmek için Hicretten iki yıl önce Mekke'de Hz. Peygamber ile buluşmuştu.

İstanbul'u fethetmek amacıyla İslam ordusuna katılan Ebu Eyyub El Ensari, ilerleyen yaşına rağmen sefer sırasında rahatsızlandı ve 672 yılında vefat etti. O, İslam ordusunun İstanbul'a ulaştığı en ileri noktada defnedildi. Mezarı, İstanbul'un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet'in isteği üzerine Akşemsettin tarafından bulundu ve türbe haline getirildi. Bu türbe, İstanbul'un tarihi ve dini mirasının bir parçasını temsil eder ve ziyaretçiler için önemli bir dini ve tarihi mekan olarak hala ayakta durmaktadır.

YUŞA TÜRBESİ!

İstanbul Boğazı'nın muhteşem manzarasına hakim olan tepelerden birinde yükselen Hz. Yuşa Türbesi, İstanbul'un tarih boyunca her din için kutsal sayılan bir bölgesinde bulunur. Bu tepe, farklı dinlere mensup yöneticiler tarafından çeşitli tapınaklarla süslenmiştir. Bizans Dönemi'nde bu alanda Zeus tapınağı ve Hagios Michael Kilisesi de inşa edilmiş, ibadetler burada gerçekleşmiştir.

Hz. Yuşa, Yusuf Aleyhisselam'ın soyundan gelen ve Hz. Musa'nın yeğeni olan bir peygamberdir. İslam, Hristiyan ve Yahudi inançlarında önemli bir figür olarak kabul edilen Hz. Yuşa ve onun mezarı hakkında birçok rivayet dolaşır. Hıristiyan ve Yahudi kaynaklarında adı "Yeşu" olarak geçerken, Tavrat'ta "Musa'nın hizmetçisi, genç adam" olarak tanıtılır.

ŞEYH YAHYA EFENDİ TÜRBESİ! 

Kanuni Sultan Süleyman'ın süt kardeşi ve Osmanlı İmparatorluğu'nun önemli alimlerinden biri olan Yahya Efendi'nin türbesi, İstanbul Boğazı'nın enfes manzarasını seyreden Yıldız Parkı'nın yanında yer alır. Yahya Efendi, 1495 doğumlu olup, Osmanlı İmparatorluğu'nun en ihtişamlı dönemlerinde yaşamıştır. Kanuni Sultan Süleyman, ona "ağabey" hitabıyla yaklaşmıştır çünkü Yahya Efendi, sultanın danışmanlarından biri olmuştur. Ayrıca, Üsküdar Mihrimah Sultan Medresesi ve Fatih Camii Külliyesi'nde bulunan Sahn-ı Seman medresesinde eğitim vermiştir.

Yahya Efendi, döneminde Osmanlı donanmasının sefere çıkmadan önce duasını aldığı bilinen bir alimdi. Vefatından sonra, denizciler sık sık onun kabrini ziyaret ederlerdi. Emekli olduktan sonra Beşiktaş'ta yer alan türbenin bulunduğu alanda inzivaya çekilen Yahya Efendi, bu bölgede bir ev, mescit, hamam, çeşme ve bir medrese inşa etmiştir. Türbe ahşap bir yapıdır ve zarif süslemelerle bezelidir. Ayrıca, türbenin içerisinde toplam 11 sanduka bulunur.

AZİZ MAHMUD HÜDAİ TÜRBESİ!

Koçhisarlı doğan Aziz Mahmud Hüdai Hazretleri, 1541 yılında hayata gözlerini açmış ve İstanbul'un en çok ziyaret edilen dört önemli aliminden biri olarak tanınmıştır, tam tamıyla 8 padişah devri görmüştür. Hocası Nazırzade Ramazan Efendi, onun potansiyelini fark ederek özel bir ilgi göstermiştir. Mahmud Hüdai Efendi, Nazırzade Ramazan Efendi ile birlikte ilerleyen yıllarda kadılık görevlerini üstlenmiş ve hatta Şam ve Mısır gibi uzak bölgelere birlikte gitmişlerdir.

Aziz Mahmud Hüdai Efendi, gördüğü bir rüya sonucu mal ve mülkünü satarak Bursa'da fakirlere yardım etmiş ve Üftade Hazretlerinin tarikatına katılmıştır. Daha sonra İstanbul'a dönerek Üsküdar'da kendi dergahını kurmuş ve öğrenci yetiştirmeye başlamıştır. 

SÜMBÜL EFENDİ TÜRBESİ!

Sümbül Efendi, Cemaliyye koluna bağlı Sümbüliye şubesinin kurucusudur ve asıl adı Yusuf Sinan'dır. Ancak Zeynüddin unvanıyla da tanınır. Küçük yaşlardan itibaren ilim yolunda büyük bir potansiyel sergileyen Sümbül Efendi, yaşıtları oyun oynarken alimlerin dergahlarını ziyaret ederek bilgi sahibi olma yolunda adımlar atmıştır.

Memleketindeki ilk eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul'a gelerek medrese eğitimine başlamış ve sadece 3 yıl içinde hilafet alarak Mısır'a gönderilmiştir. Koca Mustafa Paşa Dergahı'nda yaşamı boyunca faaliyetlerini sürdüren Sümbül Efendi, Ayasofya ve Fatih Camileri'nde cuma vaazları vermiştir. 2. Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde saygı duyulan bir alim olan Sümbül Efendi, Yavuz Sultan Selim'in daveti üzerine Yavuz Sultan Selim Camisi'nde ilk vaazını vermiştir. 1529 yılında vefat eden Sümbül Efendi, dergahının bulunduğu alana defnedilmiş ve onun anısına bir türbe inşa edilmiştir.

Dünya'daki En Yüksek Hızlı Tren Nerede? Listede Türkiye Kaçıncı Sırada?Ekonomi