Yargıtay'dan kredi kartı kararı
Kredi kartının limitinin bilgisi haricinde artırıldığını belirten kişi, bankayı dava etti. Yargıtay tarafından ise konu ile ilgili emsal niteliğinde karar çıktı.
Kredi kartı limitleri ile ilgili mahkemeye başvuran S.S.'ye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen karar emsal niteliğinde oldu. Davacı, dava ettiği bankadan 4 bin TL limiti olan kredi kartı limitlini aile dostuna verdiği ve hesap özetine bakıldığında 45 bin TL borcu olduğunu görünce neye uğradığını şaşırdı. Konu ile ilgi banka ile görüşme yapan S.S. sonuç alamaması nedeni ile icra takibine maruz kalmamak amacı ile 19 bin 700 TL ödeme yaptı. Bununla birlikte ödediği miktarın yalnızca 4 bin TL'sinde sorumlu olduğu ve de 15 bin 700 TL ödemesinin ise kendisinden sorumlu olmadığını belirterek bunun yanı sıra geriye kalan 28 bin TL borcunun olmadığını belirtti.
TÜKETİCİ MAHKEMESİ'NE GİDİLDİ
Tüketici Mahkemesi tarafından davacının yanı sıra bankanın da kredi kartı limitini aşacak şekilde kullanmasına izin verdiği için kusurlu sayıldığı belirtilerek 4 bin lira limit dışında kalan 40.518 liralık miktarın yarısının davacının, yarısının da davalının sorumlu olduğu, davacının kendisine ait sorumluluk miktarından bankaya yaptığı 19 bin 700 lira ödemenin düşülmesi ile davacının 4 bin 559 lira asıl alacak, bin 927 lira işlemiş faiz olmak üzere toplam 6 bin 583 liradan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği belirtildi. Konu Yargıtay'a taşındı.
YARGITAY KARARI VERDİ
Tüketici Mahkemesi her ne kadar bankanın sorumlu olduğunu dile getirse de Yargıtay tarafından verilen kararda ise müşterinin kredi kartını başkasına vermesinden sorumlu olduğu dile getirerek bununla birlikte “Dava konusu kredi kartı davacıya teslim edilmiş olup, kredi kartı hamili kendi iradesi ile kredi kartını verdiği kişinin yaptığı işlemlerin tamamından sorumludur. Bu nedenle kanıtlanamayan davanın reddi gerekirken yazılı gerekçe ile haklı olmayan davanın kısmen kabulü isabetsizdir” gerekçesi ile kararı bozduğunu dile getirdi.
Fakat Tüketici Mahkemesi karara direnerek direnme kararı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edildi.
Yargıtay ise, “5464 sayılı Kanunun 15. ve 16. maddelerine göre, kredi kartının ve kredi kartına ait şifrenin korunması yükümlülüğü kart hamiline yüklenmiştir. Kart hamili kart ve şifre ile hesabı üzerinde belirlenen limit dahilinde işlem yapabilecek ve tasarrufa bulunabilecektir. Davalı bankanın da limit üzerinde yapılan harcamalara onay vermemesi ve limitin aşılmaması için gerekli teknik önlemleri alması gerekmektedir. Ancak yukarıya aynen alınan 05.10.2011 tarihli yazı içeri göstermektedir ki, davalı Banka kart limitinin aşılmaması için gerekli önlemleri almamış, sistemdeki teknik hata nedeniyle limit üstü harcamaya izin vermiştir. Hâl böyle olunca; yerel mahkemece hem davacı asılın hem de davalı bankanın kusurlu olduğuna yönelik verilen direnme kararı yerindedir.” şeklinde verdiği karar ile Tüketici Mahkemesi'nin direnme kararını bozarak hem bankayı hem de müşteriyi kusurlu buldu.