Tarımda istihdam alarm veriyor

Tarım sektöründe istihdam sorunu giderek büyüyor. Çıkmazdaki üretici toprağını bırakıyor, köyden kente göç ediyor. Sektör temsilcilerine göre üretimden kaçışın önüne geçebilmek için maliyet sorununa kalıcı çözüm ve planlı üretime geçiş şart.

Haber Merkezi Haber Merkezi

Tarım sektöründe istihdam sorunu giderek büyüyor. Çıkmazdaki üretici toprağını bırakıyor, köyden kente göç ediyor. Sektör temsilcilerine göre üretimden kaçışın önüne geçebilmek için maliyet sorununa kalıcı çözüm ve planlı üretime geçiş şart.

Girdi maliyetlerin yükselmesiyle, tarımdan istediği geliri elde edemeyen çiftçi, çareyi yeni iş kapıları aramakta buluyor. Bu da köylerden kentlere göçü her geçen gün daha da artırıyor. Kentlere iş aramaya giden genç nüfus, tarımda istihdam boşluğu yaratıyor. Üretici sayısı günden güne düşüyor.

- Kırsalda ki üretici para kazanamayınca anne baba diyor ki çocuğuna, git yavrum kendini kurtar ne yapıyor kentlere gelen gençler, bulaşıkçı olarak otellere giriyor, sitelerde bekçi olarak olarak çalışmaya başlıyor. Bu da tarımda büyük bir istidam sorunu yaratmaktadır. 

 Örtü altı tarımın yüzde 70'i Antalya’da yapılıyor. Bununla birlikte narenciye ve meyve üretimi ile de hatırı sayılır bir konumda. Ancak buralarda istihdam sorunu gitgide derinleşiyor. Göçmen tarım işçileri artıyor.

- Bu bölgede göçmen işçi sorunu çok derinleşmiştir. Önceden örtü altı tarımında yerli işi dediğimiz kırsaldan kentlere göçen aileler bir kaç çocuğu olduğunda herhangi bir serada ortakçı olarak girdi yüzde 2’ e çalışırdı. Örneğin 5 dekarlık 10 dekarlık bir serası var üreticinin buna ortakçı olarak girer seranın kenarında bir evde istihdam edilir bu insan. Üretimde gününü gün eder para kazanabilirdi. Ama son yıllarda 4’ te bir yerli tarım işçisini tatmin etmediği için yavaş yavaş bu zeminde göçmenlere kaldı. 

 Türkiye Ziraatçıler Derneği Antalya Şube Başkanı Abdurrahman Özcan, Tarım Bakanlığının verdiği rakamlara göre göçmen sayısının 27 Temmuzdan itibaren 3 milyonu geçtiğini açıkladı.

- Kırsal da bile artık yerli işçiler çalışırken şimdi tamamen Suriyeli işçilere bırakıldı. Gittiğimiz ilçelerde girdiğimiz seralarda sorduğumuzda genç nüfus onlarda var. Bir an önce bu sorunu çözmemiz gerekiyor. Yabancı işçi Göçmen işçi diyelim. Bunları oturup devletimiz, yetkililerimiz bilinçli bir şekilde eline verileri alarak geleceği düşünerek hem ülkenin geleceğini, hem tarımın geleceğini düşünerek bir orta yol bulmaları gerekiyor.

 Abdurrahman Özcan, Hükümetin yanlış politikaları yüzünden üreticinin tarımı bıraktığını ve bu nedenle yerine yabancı işçilerin geldiğini söyledi.

- Bizim üreticimiz istekle bilinçle seracılığı bırakmıyor. Bırakmak zorunda kalıyor. Kendisi 5 ila 10 dekar üretim yapabilme kapasitesi varken yeni seralar kurmuş, yeni krediler almış kazancını artık oraya yatırım yapmış yerli işçi kalmadığı içinde bu alanı yabancı işçiler doldurmaya başladı. Son yıllarda devletin ve hükümetin izlediği yanlış politikalar aşırı derecede dövizin artışı, mazot fiyatlarının ,ilaç fiyatlarının ve yem girdilerinin, gübrenin, sulamanın, elektriğin artışı doğal olarak bütün girdileri etkiledi.

 Özcan, yetkilileri uyardı, çözümleri sıraladı.

- Tarımda her alanda geriye düşmüş durumdayız. Dolayısıyla bir an önce planlı tarıma geçerek sivil toplum örgütleriyle çiftçi örgütleriyle bir araya gelerek bu sorunlara çözüm üretebilmelidir. Yapmazsak her geçen gün üretim alanlarını kaybederiz. Çiftçimiz bilinçlendirilmeli. Çiftçi seçilmeli ve o korunmalı. Üretim yapamazsak, üreticiyi istihdamda tutamazsak bu sorunları çözemeyiz. 
Tarım istihdam